YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/4844
KARAR NO : 2010/6270
KARAR TARİHİ : 12.04.2010
MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kâğıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davada, tarafların daha önce boşandıkları, kesinleşen boşanma ilamına göre davacı kadın için 100 TL yoksulluk, müşterek çocuklar … ve … için ayrı ayrı 100’er TL iştirak nafakasına hükmolunduğu ve hükmolunan nafakaların gelecek yıllarda da ÜFE oranında artırılmasına karar verildiği, ancak aradan geçen zaman içerisinde nafaka alacaklılarının ihtiyaçlarının artması nedeniyle önceki sabit artışın (ÜFE oranındaki) yetersiz kaldığı ileri sürülerek yoksulluk nafakasının aylık 200 TL’ye, iştirak nafakalarının ise aylık 250 TL’ye çıkartılması talep ve dava edilmiştir.
Mahkemece, önceki davaya konu kesinleşen ilama göre hükmolunan nafakaların gelecek yıllarda da ÜFE oranında artırılmasına karar verildiği, gelecek yıllardaki artırımın taraflarca kararlaştırılması nedeni ile kesin hüküm teşkil edeceği, ayrıca tarafların sosyal ve ekonomik durumlarında da önceye nispeten aşırı oranda değişiklik olmadığı kabul edilerek kesin hüküm nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Yoksulluk nafakasına yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
HUMK. nun 21.07.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5219 sayılı yasa ile değişik 427/2 maddesine göre miktar ve değeri 1.400 TL’nı geçmeyen taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin olarak verilen kararlar kesindir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 6.4.2005 tarih ve 2005/3–169 E- 235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır.
Temyize konu edilen karar 5219 sayılı yasanın yürürlüğe girdiği 21.07.2004 tarihinden sonra verilmiş olup hüküm altına alınması istenilen yıllık nafaka (farkı) miktarı 1.400 TL’nı geçmediğinden 01.06.1990 gün ve 1989/3-E, 1990/4-K sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca yoksulluk nafakasına yönelik temyiz isteminin REDDİNE,
2- İştirak nafakasına yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Hükmolunan nafakaların gelecek yıllarda da artırımına ilişkin TMK. nun 176/4, 182/3, 330/3, 365/5. maddeleri nazara alındığında, madde gerekçelerinde de belirtildiği gibi, bu hükümler, ekonomik yönden güçsüz olan nafaka alacaklılarının her yıl dava açmak suretiyle emek sarfından ve masraf yapmaktan kurtarılmaları amacıyla getirilmiştir.
Hükmolunan nafakaların gelecek yıllardaki artırımına ilişkin olarak kurulan ve bu konuda kesinleşen önceki hükümler, sonraki davalarda kesin hüküm teşkil etmezler. Zira, sonraki zamanlarda tarafların sosyal ve ekonomik durumlarında, ihtiyaçlarında, ülkenin ekonomik yapısında vs. hallerde önemli değişiklik olması hallerinde, önceki ilamlardaki hükmolunan gelecek yıllardaki artışa ilişkin değerler veya oranlar sonradan yetersiz kalabilir. Şartların değişmesi halinde nafaka her zaman artırılabilir.
Somut olayda ise, nafakaya hükmedildiği tarihte 2 yaşında olan müşterek çocukların 4 yaşına geldikleri ve kreşe gitmeye başladıkları sabittir.
Bu nedenle, önceki ilamdaki gelecek yıllardaki artış (ÜFE) hükmüne göre otomatik olarak artan iştirak nafakası miktarlarının müşterek çocukların değişen ihtiyaçlarını karşılamada yetersiz kaldığı gözetilerek uygun bir nafakaya hükmedilmesi gerekirken istemin tümüyle reddi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK. nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 12.04.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.