Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2010/3143 E. 2010/6000 K. 06.04.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/3143
KARAR NO : 2010/6000
KARAR TARİHİ : 06.04.2010

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde 4800 liralık takipten dolayı borçlu olmadığının tespiti ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dilekçesinde müvekkili olan davacının davalıya ait taşınmazda kiracı olup,taşınmazı tahliye ettiğini, kira borcunun olmamasına rağmen davalı kiralayanın davacı aleyhine icra takibi yaptığını beyan ederek, bu icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespitine ve yargılama aşamasında bu borcun ödenmek zorunda kalınması halinde istirdatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı kiracı davada, iddiasını ispat için davalı kiralayana “yemin“ teklifinde bulunmuş, davalı yemininde “dava konusu aylara ilişkin kiraları aldığını, şu an itibariyle kira alacağının olmadığını“ ifade etmiştir.
Mahkeme ise, bu yemine dayanarak ve davacının da borcunun olmadığını ispat ettiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar vermiştir. Karar her iki tarafça da temyiz edilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, davacı kiracının takibe konu yapılan kira borcunu icra dosyasına ödediği, bu ödemeden sonra da davalı kiralayan icra ettiği yeminde kira alacağını tahsil ettiğini beyan etmiştir.
Dava konusu uyuşmazlık, davacı kiracının kira borcu bulunup bulunmadığının tespiti talebine ilişkindir. Davacı kiracı borcunun olmadığını iddia ediyor ise, bu iddiasını ispat etmekle yükümlü olacaktır. Davacının teklif ettiği ve davalının da eda ettiği yemin, bu borcun hiç olmadığı değil, borcun doğup da, dava aşamasında eda edildiğine ilişkindir. Mahkemenin kabul kararının doğru görülmesi halinde, davalı tahsil ettiği kira alacağını, haksız yere tekrar davacı kiracıya geri iade etmesi gibi bir durum ile karşılaşacaktır. Bu durum ise hakkaniyet esasları ile bağdaşmaz .
Her ne kadar karar davacı kiracı tarafından ödenen kira borcunun istirdatına karar verilmemesi nedeni ile temyiz edilmiş ise de, yapılan bozma sebebine göre, davacının temyiz itirazı yerinde görülmemiştir.
Öyle ise mahkemece, yukarıdaki ilke ve esaslar gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanlış gerekçeler ile kabulüne karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6.4.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.