YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/271
KARAR NO : 2010/4115
KARAR TARİHİ : 11.03.2010
MAHKEMESİ : ORHANELİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/06/2009
NUMARASI : 2009/179-2009/300
Dava dilekçesinde 7500 TL ecrimisilin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın HUMK. 1. ve 7. maddeleri hükmü gereğince idari yargı görevine girdiği gerekçesi ile reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davada, davacıya ait 385 parselin davalı Seyitömer Linyit İşletme Müdürlüğünün çalışmaları sırasında toprağın kayması nedeniyle kullanılamaz hale geldiği 2004-2008 arası beş yıllık ecrimisil bedeli 7500,00 TL’nin tahsili talep ve dava edilmiştir.
Mahkemece, kamu kuruluşları tarafından plan ve projeye uygun hafriyat çalışmaları sırasında oluşan toprak kaymaları nedeniyle taşınmazların kullanılamaması nedeniyle açılan davada davaya bakma görevinin idari yargıya ait olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm, süresinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
11/02/1959 gün ve 17/15 sayılı YİBK.da belirtildiği gibi, kamu kurumlarının verdikleri karar sonunda plan ve projelere uygun olarak tesisler yaptırmış olmaları yada bu tesisleri kullanmaları veya tesislere bakmaları nedeniyle idari eylem veya işlem sonucu kişilerin uğramış oldukları zararların ödetilmesinde idari yargı yeri görevlidir.
Somut olayda, davacının istediği zarar, kamu hizmetinin plan veya projeye uygun yerine getirilmesinden dolayı ortaya çıkan bir zarar olmayıp, haksız eylem nedeniyle taşınmazın kullanılamamasından doğan ecrimisil isteminden ibarettir. Bu tür haksız eylemden kaynaklanan tazminat davaları ile (ve haksız eylem benzeri olan ecrimisil davalarının) ise özel hukuk hükümlerine göre adli yargı yerinde çözümlenmesi gerekmektedir. İşin esası incelenerek varılacak uygun sonuç çevresinde bir karar verilmesi gerekirken, mahkemece idari yargının görevli bulunduğuna karar verilmesi bozma nedenidir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 11.03.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.