Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2010/21407 E. 2011/4023 K. 15.03.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/21407
KARAR NO : 2011/4023
KARAR TARİHİ : 15.03.2011

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde 5.775.00 TL alacağın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacılar vekili vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacılar vekili dava dilekçesinde; tarafların iştirak halinde malik oldukları taşınmazın satış işlemleri sırasında davalının vergi dairesine olan borcu nedeniyle taşınmaz üzerine konulan haciz şerhinin kaldırılması için müvekkili tarafından ödenen vergi borcunun hissesine düşen 5.775.00 TL sebepsiz zenginleşme uyarınca ödeme tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; hissedarlar arasında vergi borcunun tamamının davalıdan tahsil edileceği veya geri alınacağı yönünde herhangi bir anlaşma bulunmadığından dolayısı ile davalının vergi borcunun taşınmazın satış parasından düşüleceğinin kararlaştırılması nedeni ile davalının sebepsiz zenginleştiğine dair herhangi bir hususun bulunmadığından davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiştir.
BK.nun 410 ve devamı maddelerince vekaletsiz işgörme durumu düzenlenmiştir. buna göre işi yapmaya mezun olmayan birisi, başkasının işini yapma niyeti ile hareket ederek iş sahibinin menfaatine olan bir iş yapmış ise ortada vekaletsiz iş görme durumu vardır.
O halde mahkemece; davacıların yaptığı ödemelerin, davalı yararına yapılıp yapılmadığı araştırılarak davalı yararına yapılmış ise bu miktarın tahsiline karar verilmesi gerekir. Öte yandan taraflar arasında borçların ödenmesine ilişkin bir sözleşmenin bulunup bulunmadığı araştırılması gerekirken yerinde olmayan gerekçelerle ve eksik inceleme ile hüküm kurulmuş olması bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 15.03.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.