YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/19397
KARAR NO : 2011/3788
KARAR TARİHİ : 14.03.2011
Dava dilekçesinde suya vaki müdahalenin önlenmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından duruşma istemli olarak temyiz edilmiştir.
HUMK.438.mad.hükmü gereğince vaki duruşma isteminin reddi gerekmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davada, Karagöl mevkiindeki 101 ada 501 parsel sayılı taşınmazdan çıkan … Pınarı suyunu kadimden beri davacıların sulama suyu olarak kullandığı davalının kaynağın çıkış noktasına yakın yere sondaj kuyusu açmak suretiyle müdahale ettiği ileri sürülerek suya vaki haksız müdahalenin önlenmesi istenilmiştir.
Davalı savunmasında, dava konusu suyun bulunduğu taşınmaz ile birlikte başka parsellerden de oluşan 199.2 dekarlık alanı Çevre ve Orman Bakanlığı Pozantı Orman İşletme Müdürlüğünden 49 yıllığına kiraladığını ve üzerine 4000 adet … ağacı diktiğini ve bu ağaçları sulamak için de Niğde İl Encümeni Kararı ile dava konusu suyu kiralayarak gerekli izinleri aldığı ve sonra sondaj çalışmaları yaptığı nedeniyle haksız açılan davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davalının kullanımının geçerli kira sözleşmesine dayandığı gerekçesi ile açılan davanın reddine karar verilmiştir.
Dava konusu … Pınarı suyunun genel su olduğu anlaşılmaktadır.
Kural olarak, genel sulardan kadim ve öncelik haklar ihlal edilmemek şartı ile faydalı ihtiyacı oranında herkes yararlanabilir(TMK. Madde 756).
Somut olayda, dava konusu suda davacıların kadim ve öncelik haklarının bulunduğu ihtilafsızdır.
Yine, keşif sonrası alınan ziraat bilirkişisi raporunda, tarafların taşınmazları için gereken su miktarı ve kullanım süreleri belirlenmiş ve suyun debisi teknik bilirkişi tarafından ölçülmüştür. İl Özel İdaresi tarafından ihtiyaç fazlası suyun kiraya verilebileceği mahkemenin de kabulündedir. Bu durumda, davalının kiraladığı yerler için gerekli sudan fazlasını tutamayacağı da gözetilerek sonucuna göre hüküm kurulmalıdır.
O halde mahkemece, davacıların ve davalının suya ihtiyaçları belirlenmeli, gerekirse belirli saatlerde münavebe oluşturularak tarafların suya ihtiyacının karşılanıp karşılanamayacağı değerlendirilmeli böylece eksiklikler giderilip su rejimi düzenlenmek suretiyle davacıların ihtiyaçları olan suyla sınırlı olarak men kararı verilmelidir. Eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile davanın tümüyle reddine karar verilmesi … görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 14.03.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.