YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/18058
KARAR NO : 2010/20489
KARAR TARİHİ : 14.12.2010
MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Dava dilekçesinde 1.431,82 lira alacak için itirazın iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dava dilekçesinde, davalı yönetimin bulunduğu binanın ortak kullanım alanı otopark ve bahçe aydınlatmasında kaçak elektrik kullanıldığından bahisle kaçak elektrik kullanım bedeli 1.431 TL alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptalini talep etmiştir.
Mahkemece, davalının tüzel kişiliğinin ve davada taraf ehliyetinin bulunmadığını, ortak yerler ile ilgili zarardan kat maliklerinin sorumlu olması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosya kapsamından, 20.5.2005 tarihli “Kaçak Elektrik Tutanağı” ile davalı … Blokları, … nolu blokta bahçe içi aydınlatma için genel aydınlatma tesisinden kaçak enerji alındığı tesbit edilmiş, zabıt mümzilerinin tanık olarak alınan ifadelerinde ise davalı yönetime ait bahçedeki dekoratif aydınlatmada sokak lambasından kaçak elektrik alınarak kullanıldığı belirtilmiş ve dava konusu bahçe aydınlatması için ayrı bir abone sözleşmesi yapılması gerektiği halde abone kaydının bulunmadığı anlaşılmaktadır.
KMK’nun 34.maddesine göre, ana gayrimenkulün yönetimi için atanan yönetici ve yönetim kurulu aynı yasanın 38. ve 40.maddeleri uyarınca vekil statüsündedir. Vekil gibi sorumlu ve vekilin haklarına sahiptir.
Yönetimin yönetici olarak üstlendiği görevlerin kasten veya ihmal sonucu yerine getirmemiş olmasından dolayı kat maliklerinin uğradığı zararı da bu genel ilke çerçevesinde karşılamak durumundadır. Yöneticinin ana taşınmaz için girdiği tüm yüklenimler ve üstlendiği borçlar nedeniyle uğrayabileceği zararlar için kat maliklerine arsa payı oranları ile sınırlı olmak üzere rücü edebilir.
Davada, davalı yönetime ait binanın ortak yerlerinde kullanılan kaçak elektrik bedeli talep edilmektedir.
Bu durumda davalı yönetimin ortak alanlar için elektrik abone sözleşmesi yapmadığı ve kaçak elektrik kullandığı iddia edildiğine göre yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak, mahkemece; davanın esasına girmek suretiyle taraflardan delilleri sorularak , gerekirse bilirkişi raporu doğrultusunda karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 14.12.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.