Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2010/17547 E. 2010/20421 K. 13.12.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/17547
KARAR NO : 2010/20421
KARAR TARİHİ : 13.12.2010

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde 3.216,78 liranın istirdatı istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dilekçesinde; davacı şirketin, İvrindi Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/12 E 2002/169 K. sayılı ilamı ile davalı idareye 5.280,47 TL tazminat ödemesine karar verildiğini, davalı idarenin 23.03.2004 tarihli yazısına istinaden anılan tazminatın yargılama giderleri ile birlikte 8.943,08 TL olarak ödendiğini, davalı idarenin bu kez aynı tazminat nedeniyle 10.116,14 TL üzerinden ilamlı icra takibine giriştiğini, takibin iptali için icra mahkemesinde açılan davanın ise reddedildiğini ileri sürerek; icra baskısı altında mükerrer ödenen faiz ve yargılama giderleri toplamı 3.216,78 TL nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte geri ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davacı tarafça icra mahkemesinde açılan takibin iptali davasının reddedilerek kesinleştiğini, sözkonusu kararın eldeki dava yönünden kesin hüküm oluşturduğunu savunarak; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; konusu, kapsamı, sebebi ve tarafları aynı olan İvrindi İcra Hukuk Mahkemesinin 2006/7 E. 2007/5 K sayılı ilamının taraflar yönünden kesin hüküm oluşturduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dava, ilamlı icra takibi nedeniyle mükerrer ödendiği ileri sürülen paranın geri verilmesine ilişkindir.
İİK. nun 33/son madde hükmüne göre; ilamlı icra nedeniyle borçlu olmadığı parayı ödemek zorunda kalan borçlu, aynı kanunun 72. maddesi uyarınca istirdat davası açarak paranın geriye verilmesini istemek hakkına sahiptir. Alacaklı, takibin iptaline ilişkin davanın görüldüğü icra mahkemesinin kararına dayanarak, açılan istirdat davasına karşı kesin hüküm itirazında bulunamaz. Çünkü icra mahkemesinin takip hukukuna ilişkin kararları, esas hak bakımından (maddi anlamda) kesin hüküm teşkil etmez.
Şu halde mahkemece; işin esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK. nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 13.12.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.