YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/15955
KARAR NO : 2010/18648
KARAR TARİHİ : 11.11.2010
MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Dava dilekçesinde 5.500,00 TL alacağın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili; müvekkilinin Edirne ili Havsa ilçesi Cumhuriyet mahallesi 229 ada 84 parsel numarasında kayıtlı taşınmazın maliki olduğunu ve taşınmazını satmaya karar vererek satış konusunda anlaştığını, ancak tapuya satış işlemlerini ifa etmek üzere gittiklerinde taşınmazda gayrisahih vakıflardan … … Vakfı şerhi bulunduğundan 5.500,00 TL taviz bedeli ödediğini beyan ederek, haksız tahsil edilen alacağın sebepsiz zenginleşme kurallarına göre ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan istirdaden tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı İdare vekili; dava konusu taşınmazın vakıf yeri olduğunu, geldi kayıtlarında yer … ve tedavüller sırasında intikal ettirilmeyen şerhin yeniden konulmasında hata bulunmadığını beyanla davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, dosyaya sunulan komşu taşınmazlarla ilgili bilirkişi raporları ve kararlar ile getirtilen … tapu kaydı ve belgelerden “… … Vakfının” gayri sahih vakıf olduğu anlaşıldığından taviz bedeli istenemeyeceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
5737 Sayılı … Kanunu 27.02.2008 tarihli Resmi Gazetede yayınlanmış ve aynı tarihte yürürlüğe girmiştir. Sözü edilen 5737 Sayılı … Kanununun 18. maddesi hükmüne göre; miri arazilerden mukataalı hayrata tahsis edilmeyenler ile aşar ve rüsumu vakfedilen taşınmazlar dışındaki icareteyn ve mukataalı vakıf şerhi bulunan … ve tüzel kişilerin mülkiyetinde veya tasarrufundaki taşınmazlar taviz bedeline tabidir. Yasanın 3. maddesinde yapılan tanıma göre de, Mukataalı vakıf: zemini vakfa üzerindeki yapı ve ağaçlar tasarruf edene ait olan ve kirası yıllık olarak alınan vakıf taşınmazlarını, icareteynli vakıf ise; değerine yakın peşin ücret ve ayrıca yıllık kira alınmak suretiyle süresiz olarak kiralanan vakıf taşınmazlarını ifade eder. Hal böyle olunca somut uyuşmazlığın çözümü için, kayda işlenen “… … Vakfının” mukataalı veya icareteynli vakıf olup olmadığının veya miri arazilerde mukataalı hayrata tahsis edilmeyen ile aşar ve rüsumu vakfedilen taşınmazlardan bulunup bulunmadığının yöntemince araştırılması gerekir.
Dosyada bulunan ve başka taşınmazlar için alınan her iki rapor da vakfın niteliğinin belirlenmesi açısından hüküm kurmaya elverişli bulunmamaktadır.
Vakfiye kapsamındaki her taşınmazın coğrafi konumu ve hukuki durumu ayrı ayrı olacağından bu taşınmazların … köy, kasaba ya da şehir içindeki mülk topraklar içinde olup olmadığının dosya üzerinde yapılan bilirkişi incelemesiyle ortaya çıkartılması doğru olmaz.
O nedenle, vakfiye örneği getirtilmeli, … Genel Müdürlüğünden kayda işaret edilmiş vakfın türü hakkında bilgi alınmalı ve HUMK.nun 275. maddesi uyarınca yukarıdan beri sayılan ilkeleri kapsar biçimde bilirkişi görüşüne başvurularak sonucuna uygun bir hüküm kurulmalıdır.
Mahkemece, bu yönler üzerinde durulmaksızın başka taşınmazlara ilişkin dava dosyası üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesiyle ve eksik araştırma sonucu davanın kabulü doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 11.11.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.