YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/15282
KARAR NO : 2010/18136
KARAR TARİHİ : 04.11.2010
MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Dava dilekçesinde 2.270,44 TL alacağın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dilekçesinde; Ankara Emniyet Müdürlüğü kadrosunda görevli iken,03.01.2000 tarihinde geçici görevle Bolu İline görevlendirildiği sırada geçirdiği tarafik kazasında yaralanan polis memuru … …’e tazminat ödenmesine sebebiyet veren davalıdan, 2.270,44 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte rücuan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece; Bolu depreminden sonra, Düzce’ye geçici görevle gönderilen 46 kişilik polis ekibini götürmekte olan davalının bir araca arkadan çarparak kazaya neden olduğu, polis memurlarının yaralandığı, Asliye Ceza Mahkemesinin kararı ile davalının tam kusurlu olduğunun … olduğu, davalı aleyhine başka mahkeme kararları ile açılan rücuan tazminat davalarının kabul edildiği, işçi olarak çalışan davalının Toplu İş Sözleşmesine aykırı olarak şehir dışında görevlendirildiği, bu esnada kamu hizmeti görülmesine destek olduğu, kazaya kasıtlı olarak sebebiyet vermediği, 46 kişiye ödenen tazminatın işleten yerine, o andaki ruh hali ve direnci yeterince araştırılmayan davalıdan istenmesinin hak ve nesafete uygun olmadığı, bunun bir kamu zararı olarak değerlendirilmesi gerektiği, aksinin davalının müzayaka haline düşmesine neden olacağı, TMK 4.maddesinde hakime tanınan takdir yetkisinin kullanıldığı belirtilerek hakkaniyet gereği davanın reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak, somut olayda davacı idare trafik kazasında yaralanan kamu görevlilerine 2330 sayılı yasa uyarınca ödediği tazminatın rücuan tahsilini istemektedir.
2330 sayılı yasa uyarınca devlet, yasa kapsamına giren kamu görevlilerinin görevleri sırasında, görevleri ile ilgili bağlantılı olarak uğradıkları zararın giderilmesini üstlenmiş olup, devletin buradaki sorumluluğu kusur sorumluluğu olmayıp yasadan … bir sorumluluk olduğu, devletin bu ödemeyi yaparak bir yönden zarar verenin yükümlülüklerini yerine getirdiğinden, devletin zarar verenin sorumluluğu oranında ona rücu hakkı bulunmaktadır.
Araç denetimi ve fiili tasarrufu davalıda bulunmakta olup, ceza mahkemesi kararı ile kusurun tamamı davalıda olduğundan davacının talebinin kabulü ile olayda BK 43.maddesinin uygulama olanağı tartışılıp özellikle davalının diğer yaralananlara da ödenebilecek tazminat miktarını ödeme gücü gözetilerek, uygun bir miktara indirilip hükmedilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddi doğru değildir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 04.11.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.