Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2010/13439 E. 2010/16136 K. 11.10.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/13439
KARAR NO : 2010/16136
KARAR TARİHİ : 11.10.2010

MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Dava, 2005 yılında boşanma sonucu velayeti anneye verilen müşterek çocuklar için 750,00 şer TL iştirak nafakasına karar verildiği; ancak küçük …’ın yaz tatilinden beri davacı baba yanında kaldığı gibi 1992 doğumlu diğer çocuğun da anne yanında olup-olmadığının bilinmediği ileri sürülerek iştirak nafakasının her bir çocuk için indirilerek 200,00 TL olarak belirlenmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, velayetin davalı annede olması ve değişmediği sürece bakım borcunun da … olana kadar devam edeceği gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak, küçüğe fiilen bakan ana veya baba, diğerlerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir ( TMK.nun 329/1. maddesi ). Yine, iştirak nafakası velayetin fiilen (eylemli olarak) kullanılmasına bağlı bir haktır. Kendisine verilen anne veya baba çocuğu yanına alarak fiilen bakmıyorsa hükmedilen iştirak nafakasını diğerinden isteyemez.
Somut olayda, çocuklardan …’ın yaz tatilinden itibaren davacı babanın yanında olduğu dinlenen tanık beyanları ile sabit olup bu yönden mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesi anılan yasa hükmüne aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 11.10.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.