Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2010/13022 E. 2010/16283 K. 12.10.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/13022
KARAR NO : 2010/16283
KARAR TARİHİ : 12.10.2010

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde müdahalenin önlenmesi ve 2.500 TL ecrimisilin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dilekçesinde, davacı ile davalının karı-koca olduklarını, davalının davacı kadını döverek evden kovduğunu, davalının davacıya ait 2 nolu dairede oturmaya devam ettiğini belirterek haksız işgal nedeniyle davalının müdahalesinin önlenmesi ve 20.06.2008 boşanma dava tarihinden 15.12.2008 bu dava tarihine kadar 2.500 TL ecrimisilin davalıdan tahsilini talep etmiş, yargılama sırasında davalının dava konusu taşınmazı tahliye etmesi nedeniyle müdahalenin önlenmesi talebi konusuz kalmıştır.
Davalı vekili cevabında, dava konusu evin davalı tarafından yapıldığını, ortak aile konutu olduğunu, boşanma davası açtıklarını beyan etmiştir.
Mahkemece; müdahalenin önlenmesi talebinin konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına, dava tarihi itibariyle tarafların evliliklerinin yasal olarak devam ettiği için davalının haksız işgalci olmaması nedeniyle ecrimisil davasının reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosya kapsamına göre davacı ile davalının evli olduğu, bu dava tarihi 15.12.2008 tarihinden sonra Torbalı 2. Aile Mahkemesinin 26.5.2009 tarih ve 2008/221 E-2009/130 K. sayılı ilamı ile (taraflar arasında geçimsizlik bulunması, davalı kocanın davacı kadını dövmesi ve kadının evi terk etmesi nedeniyle) boşanmalarına karar verildiği, ancak hükmün kesinleşmediği anlaşılmaktadır.
Dava konusu 2 nolu dairenin tapu kaydına göre, 10.3.1999 tarihinde davacı … adına tescil edildiği ve boşanma davasının dava tarihi 20.6.2008 tarihinden sonra davalı (koca) tarafından 28.11.2008 tarihinde “aile konutu” şerhi konulduğu saptanmıştır. Tescil tarihi itibariyle 743 sayılı Medeni Kanununun 186 vd. maddeleri gereğince eşler arasında mal ayrılığı hükümleri geçerlidir.
Ecrimisil, kötüniyetli şagilin ödemek zorunda olduğu tazminat miktarı olup, en azı kira geliri, en çoğu da tam gelir yoksunluğudur.
TMK’nun 995. maddesi ve 8.3.1950 gün ve 22/4 sayılı YİBK’nda da kabul edildiği gibi, başkasının taşınmazını haksız olarak kullanmış olan kötüniyetli kimse, o taşınmazı haksız olarak elinde tutmuş olmasından doğan zararları ve malikin elde ettiği veya elde etmeyi ihmal eylediği semereleri tazmin ile yükümlüdür.
Kural olarak başkasına ait tapulu taşınmazı haksız olarak kullanan şahsın iyiniyet savunmasında bulunamayacağı kabul edilmiş ise de, davada tarafların karı-koca olmaları nedeniyle taşınmazı kullanan davalının kötüniyetli olduğu iddiasının araştırılması gerekir.
Davacı tarafından, davalının kendisini dövdüğü ve evden kovulduğu iddia edildiğine göre mahkemece, taraflardan delilleri sorulmak suretiyle ve bu konuda araştırma yapılarak oluşacak sonuca göre, davacının talebi gibi boşanma davasının dava tarihi olan 20.6.2008 tarihinden 15.12.2008 dava tarihine kadar davalının haksız işgalci olduğu kabul edilerek, bu tarih itibariyle dava konusu taşınmazın getirebileceği ecrimisil bedeline alınacak rapor doğrultusunda karar vermek olmalıdır.
Yukarda açıklanan hususlarda araştırma yapılmadan eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 12.10.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.