Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2010/12200 E. 2010/16675 K. 14.10.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/12200
KARAR NO : 2010/16675
KARAR TARİHİ : 14.10.2010

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde 4.000 lira manevi tazminatın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın yargı yolu bakımından idari yargının görevli bulunması nedeniyle reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davada, davalı belediye başkanının zabıta görevlisi davacıya karşı hukuka aykırı şekilde disiplin cezası uyguladığı, idari yargı kararıyla disiplin işleminin iptal edildiği, kişilik haklarının zedelendiği ileri sürülerek manevi tazminat istenilmiş; mahkemece, idari işlemden kaynaklanan tazminat isteminde idari yargının görevli bulunduğu gerekçesiyle, yargı yolu bakımından görevsizlik kararı verilmiştir.
Kural olarak mahkemece de benimsendiği üzere, idarenin idari işlem ve eylemlerinden kaynaklanan ve de idare aleyhine açılan tam yargı davalarına idari yargı mercileri bakmakla görevlidir (İYUK’md.2).
Ne var ki, somut olayda olduğu gibi dava idare aleyhine açılmamış diğer bir ifade ile gerçek kişi davalı gösterilmiş ise, idari yargıda gerçek kişi aleyhine tazminat istemiyle açılan davaya bakılamaz.
Kaldı ki davacı davasını iptal edilen idari işlem niteliğindeki disiplin cezasına değil, disiplin cezasını hukuka aykırı şekilde kasten ve kusurlu olarak verdiğini iddia ettiği davalı belediye başkanının kişisel kusuruna dayandırmış olduğundan, haksız fiile konu tazminat davasında adli yargı mahkemeleri görevli bulunmaktadır.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 14.10.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.