YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/11904
KARAR NO : 2010/16631
KARAR TARİHİ : 14.10.2010
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı tarafların 24.09.2008 tarihinde evlendiklerini, evliliği takip eden ayda davalının davacıyı anne babasının yanına bırakarak askere gittiğini, davalının babasının kendisini sık sık dövdüğünü, davalının izne geldiğinde babam seni istemiyor” diyerek babasının evine bıraktığını belirterek, aylık 750 TL tedbir nafakasına hükmedilmesini, birleşen dava ile de müşterek çocuk için aylık 250 TL tedbir nafakası istemiştir.
Davalı, iddianın yersiz olduğunu, izne geldiğinde davacının kendisini istememesi üzerine babasının evine bıraktığını bildirmiştir.
Mahkemece tarafların 15-20 gün birlikte kaldıktan sonra davalının askere gittiği köy ortamında yaşayan davacının eşi askerde iken tek başına ayrı bir evde yaşamasının gelenek ve göreneklerimize göre mümkün olmadığı, eşi askerde iken kayınvalidesi ve kayınbabası ile kalmasının olağan hatta zorunluluk olduğu davacının ayrı bir ev açılması yönünde herhangi bir talebi de olmadığından bahisle ayrı ev açılmaması nedeniyle ayrı yaşama haklı görülemiyeceği gerekçesiyle davacının davasının reddine, birleşen davanın kısmen kabulü ile aylık 150 TL tedbir nafakasınmın tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Türk Medeni Kanununun 186/son maddesi uyarınca eşler birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve malvarlıkları ile katılmak zorundadırlar. Yine TMK.nun 197. maddesi gereğince de ayrı yaşamada haklı olan eş diğer eşten tedbir nafakası isteyebilir.
Somut olayda davacı kadın ayrı yaşama hakkına dayalı olarak tedbir nafakası isteminde bulunmuştur. Tedbir nafakasının niteliği ve yasal düzenleme gereği davalı koca birliğin giderlerini gücü oranında katılmak zorundadır.
Mahkemece ayrı yaşamda haklı olan davacı kadın için TMK.nun 4. maddesideki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınıp, davalı kocanın askerde olduğu sürenin tesbiti ile o dönemde geliri var ise bir miktar nafakaya hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 14.10.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.