Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2010/1084 E. 2010/2753 K. 22.02.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/1084
KARAR NO : 2010/2753
KARAR TARİHİ : 22.02.2010

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde toplam 11.000 lira manevi tazminatın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Dava, trafik kazası sonucu murisin ölümü nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir.
Borçlar Kanunu’nun 47.maddesi hükmüne göre hakimin … halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan … bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek … hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Davaya konu olayda; olay tarihi, oluş biçimi, kusur durumu, olayın özellikleri, ekonomik olgular ve yukarıdaki ilkeler gözetildiğinde mahkemece takdir olunan toplam 2750 lira manevi tazminat miktarı azdır. Öte yandan reddedilen manevi tazminat miktarı üzerinden davalı yararına takdir edilecek avukatlık ücreti davacı yararına takdir olunan avukatlık ücretini geçemiyeceğinden davalı için fazla avukatlık ücreti takdiri de doğru değildir. Ne varki bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; HUMK’nun 438.maddesi uyarınca avukatlık ücreti ile manevi tazminat miktarı eş için 3.000 lira ve çocuklar için 1000’… liradan toplam 7.000 lira olacak biçimde kararın düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.

Bu itibarla mahkeme kararının hüküm fıkrasının birinci bendinde yazılı bulunan “…1.250,00…”, “…375,00…” ve “..2.750,00…” rakamlarının ayrı ayrı silinerek yerlerine sırasıyla “…3.000,00…”, “…1.000,00…” ve “…7.000,00…” rakamlarının yazılmasına, bu düzeltme ile bağlantılı olarak hüküm fıkrasının üçüncü bendindeki “…330…” rakamı ile dördüncü bendindeki “…990…” rakamının ayrı ayrı silinerek yerlerine sırasıyla “…840…” ve “…310…” rakamlarının yazılmasına, kararın düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 1,55-TL.bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 22.2.2010 günü oybirliğiyle karar verildi.