Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2010/10457 E. 2010/10712 K. 15.06.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/10457
KARAR NO : 2010/10712
KARAR TARİHİ : 15.06.2010

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde 2580 liralık takipten dolayı borçlu olmadığının tesbiti ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece yetkisizlik nedeni ile davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dilekçesinde , müvekkili olan davacının davalıdan kapıdan taksitle satış yolu ile mal satın aldığını, bedeli ödendiği halde davalının , davacı aleyhine kötü niyetli olarak icra takibi yaptığını beyan ederek ,bu takipten dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, yetkisizlik kararı verilmiştir.
4822 … yasa ile değişik 4077 … Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1.maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2.maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir.
Bir hukuki işlemin 4077 … yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlıkta davacı ile davalı arasında 4077 … yasanın değişik 8. maddesi kapsamında sözleşme ilişkisi bulunduğu anlaşılmaktadır.
4077 … yasının 23.maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağı öngörülmüştür.
Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz.
4077 … Kanunun 2. ve 3.maddeleri gereği somut olaya 4077 … Kanunun uygulanması gerekmektedir. Aynı yasanın 23.maddesi gereğince uyuşmazlığın çözümünde Tüketici Mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde işin esasına girilip hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 15.6.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.