Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2009/20810 E. 2010/2303 K. 16.02.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/20810
KARAR NO : 2010/2303
KARAR TARİHİ : 16.02.2010

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde muarazanın giderilmesine karar verilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dilekçesinde, müvekkili olan davacının davalı belediyeden kiraladığı büfeyi işlettiğini, kira ilişkisinin de halen devam ettiğini, Belediye Encümeninin … taraflı aldığı karar ile davacı tarafından işletilen büfeye ilişkin tahsisin iptaline karar verdiğini, bunun üzerine de davacıya ihtarname gönderilerek tahliyesinin istendiğini beyan ederek, encümenin … başına aldığı karar ile … hukuk ilişkisinden kaynaklanan kira sözleşmesinin feshedilemeyeceğine ve bu muarazanın giderilmesine karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, idari yargının görevli olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir.
İdarenin eylem ve işlemlerine karşı yargı yolu açık olup, 2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Yasası’nın 2. maddesinde hangi davaların idari yargı yerinde görüleceği belirtilmiştir.
İdarenin bir tasarrufundan dolayı idare mahkemesine iptal davası açılabilmesi için, idarenin hukuk düzeninde değişiklik yaratan kesin ve yürütülmesi zorunlu olan bir işleminin bulunması gerekir.
Somut olayda, davalı idare tarafından alınmış böylesi bir idari karar ya da tasarruf bulunmamaktadır. Dava konusu uyuşmazlık, … hukuk ilişkisinden kaynaklanan muarazanın giderilmesi talebine ilişkin olup, ortada idari yargı mahkemelerini ilgilendiren bir ihtilaf yoktur.
Öyle ise mahkemece, yukarıdaki ilke ve esaslar gözetilerek, yapılacak yargılama neticesinde hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 16.02.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.