YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/18858
KARAR NO : 2010/510
KARAR TARİHİ : 21.01.2010
MAHKEMESİ : SARIYER 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/06/2009
NUMARASI : 2009/47-2009/175
Dava dilekçesinde 21.073,00 lira ecrimisilin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili; müvekkili idareye ait Sarıyer ilçesi, Yeniköy Sok.16 parsel sayıda kayıtlı Yeniköy Merkez Cami Pasajının tamamının maliki olduğunu, davalının hiçbir akti ve kanuni sebebe dayanmaksızın mezkur taşınmazı haksız işgal ettiğini belirterek 01/01/2002-05/09/2008 tarihleri arasındaki dönem için toplam 21.073,00 TL ecrimisilin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, bu yeri Yeniköy Merkez Camii derneğinden kiraladığını ve kiraları derneğe verdiğini beyan ederek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili 01/01/2002-05/09/2008 tarihleri arasındaki dönem için hesap tablosunda ayrıntıları belirtilen toplam 21.073,00 TL ecrimisilin kademeli faizi ile tahsilini istemiştir. Keşifte dinlenen bilirkişiler bu tabloyu hiç dikkate almadan, zamanaşımı savunmasını da dikkate alarak, işgal edilen kısmın ilk dönem ait aylık getirisinin 200 TL olduğunu, bunun endeks oranında artışı ile sonraki dönemlerde getireceği ecrimisili hesaplanmış ve toplam 22.685,00 TL olduğunu belirtmişlerdir. Ecrimisil miktarı yönünden bilirkişilerce verilen rapor, somut emsal kira sözleşmeleri ve keşifte kiralananların incelemesi yapılarak, özellikleri dava konusu taşınmazla karşılaştırılmak suretiyle düzenlenmediğinden bilimsel esaslara, özellikle Yüksek Dairenin Yerleşik İçtihatlarına uygun bulunmamaktadır. Ayrıca, mahkemece HUMK’nun 74. Maddesine göre istekten fazlasına hükmedilemeyeceğinden taleple bağlı kalınarak davanın kabulüne karar verilmiş ise de, davada 5 yıl için hükmedilen ecrimisilin her döneme isabet eden miktarı ile yürütülecek faizin başlama tarihi belirtilmeksizin, her dönem sonu tahakkuk eden miktara dönem sonundan itibaren yasal faiz yürütüleceği belirtilmek sureti ile infazda tereddüt uyandıracak şekilde hüküm kurulması (HUMK.md.388-389) da doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek. halinde temyiz edene iadesine, 21.01.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi .