Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2009/18493 E. 2010/4593 K. 18.03.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/18493
KARAR NO : 2010/4593
KARAR TARİHİ : 18.03.2010

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde 17.923,43 liralık takibe itirazın iptali %40 tazminatın masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı ve davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili bankanın Nişantaşı Şubesindeki kayıtların incelenmesi sırasında, aboneli tahsilat sistemi içinde davalı adına kayıtlı olan telefonun (aboneliğin) 1998-2003 tarihleri arasındaki tüm bedellerinin hataen bankaca ödendiğinin anlaşıldığını, ödeme tutarı ve işlemiş faizin tahsili için davalı aleyhine yapılan takibe itiraz edildiğini belirterek , itirazın iptali ile %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevabında; telefon aboneliği ile ilgili ödemelerin banka aracılığı ile yapıldığını, aboneliğin olduğu adresten ayrıldığını fakat aboneliği iptal ettirmediğini, davacının basiretli bir tacir gibi davranmadığı için başkasına ait aboneliğin ücretini ödediğini, kusurun davacıda olup, alacağın zamanaşımına uğradığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, davalı itirazının 15.413,83 TL üzerinden iptaline , takipten itibaren ticari faizi ile takibin devamına, icra inkar tazminatı talebi ile fazlaya dair istemin reddine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, tarafların sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Somut olayda; 0212 247 03 23 nolu telefonun aboneli tahsilat sistemi ile 1995 yılından 08.10.2003 tarihine kadar fatura ödemelerinin davacı banka tarafından yapıldığı, … … A.Ş’ye başvurularak hattın abone bilgilerinin tespiti ile söz konusu hattın 04.03.1998 tarihinden bu yana davalı … adına kayıtlı olduğu, davalının aboneliği iptal ettirmediği, 04.03.1998 tarihinden davacı bankanın otomatik ödemeleri durdurduğu 08.10.2003 tarihine kadar davalı adına olan bu hat için davacı bankanın ödeme yaptığı anlaşılmaktadır.
Davanın ve taraflar arasındaki somut olayın niteliği haksız iktisaptır. Davalının iptal ettirmediği halde telefon aboneliğine ilişkin adına borç gelmemesindeki maddi hatayı bilmediğini kabul etmek mümkün değildir. Dolayısıyla kendisine ait hattın borcunu ödemediği başlangıç tarihinden itibaren (04.03.1998) haksız iktisap oluşmuştur. Ancak olayın hukuksal niteliği itibarıyla ticari faiz değil, haksız iktisabın oluştuğu tarihten itibaren (bankanın … … A.Ş.’ye yaptığı ödemelerin tarihi) yasal faizin uygulanması gerekir.
Ayrıca, dosya içerisinde bulunan dava dışı … … A.Ş.’nin ödeme dökümüne göre (17.905,13 TL) hesap yapılması gerekirken, 1998-2003 tarihleri arasında davalının ödeme ile ilgili hiç bir iddiası olmamasına rağmen davacının ibraz ettiği 48 adet makbuz ile yapılan ödemeler toplamının 15.413,83 TL olduğundan sözeden bilirkişi raporu esas alınarak bu miktara hükmedilmiş olması da doğru değildir.
O halde mahkemece, yukarıda belirtilen hususlar gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 18.03.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.