Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi 2009/18062 E. 2010/4654 K. 18.03.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/18062
KARAR NO : 2010/4654
KARAR TARİHİ : 18.03.2010

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Dava dilekçesinde Keles Noterliğinin 14.08.2000 gün 1577 nolu vasiyetnamesinin iptali olmaz ise tenkisi istenilmiştir. Mahkemece davanın vasiyetnamenin iptali şartları oluşmadığından reddine ; tenkis isteminin kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Dava, miras bırakanın Keles Noterliğinin 14.08.2000 tarih ve 1577 sayılı vasiyetnamesinin tasarruf ehliyetinin yokluğu, şekle ait noksanlık bulunması ve davalıların hilesi sonucu düzenlendiği sebeplerine dayalı iptali, bunun kabul edilmemesi halinde saklı payları oranında tenkisi isteğine ilişkindir.
Mahkemece, vasiyetnamenin iptali davasının reddine; tenkis davasının ise davalıların tercih hakkını “mülkiyet” olarak kullanmaları nedeniyle mahfuz hisse karşılığının nakten ödenmesine karar verilmiştir.
Mirasçılık ve mirasın geçişi, miras bırakanın ölümü tarihinde yürürlükte olan hükümlere göre belirlenir (4722 S.K. md.17).
Miras bırakan, 24.05.2001 tarihinde vefat etmiştir. … mirasçı olarak eşi … ile müşterek çocukları …, … ve Hatice’yi bırakmıştır.
Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, tarafların sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 92 ve devamı maddelerinde düzenlendiği şekli ile kabul ; yargılamayı sona erdiren bir usul işlemi olup, kesin hükmün tüm hukuki sonuçlarını doğurur.
Somut olayda, davalılardan murisin eşi …’nin 11.10.2004 tarihli oturumda davayı kabul ettiğine dair beyanı vardır. O halde mahkemece, vasiyetnamenin bu davalı yönünden iptaline karar verilmesi ve yine oluşan bu yeni durumun tenkis hesabında dikkate alınması ve yeniden oranlama yapılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken davalının kabulü dikkate alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 18.03.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.