Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2023/12207 E. 2023/8769 K. 02.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/12207
KARAR NO : 2023/8769
KARAR TARİHİ : 02.11.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etme
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, yasal şartları oluşmadığından 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. … 28. Ağır Ceza Mahkemesinin, 30.11.2020 tarihli ve 2019/291 Esas, 2020/295 sayılı Kararı ile sanık hakkında silahlı terör örgütüne yardım etme suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 220 inci maddesinin yedinci fıkrası yollamasıyla 314 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 220 inci maddesinin yedinci fıkrası, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 5 inci maddesinin birinci fıkrası, 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesi, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkraları uyarınca mahkûmiyet kararı verilmiştir.
2. … Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesinin, 16.03.2022 tarihli ve 2021/11 Esas, 2022/530 sayılı Kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
3. Dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 30.05.2023 tarihli ve onama görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz sebepleri özetle;
1.Sanığın … … hesap hareketlerinin rutin bankacılık işlemleri kapsamında olduğuna, sadece 17/25 Aralık sürecinden sonra yeni hesap açılmadığına, yeni açılan hesaba aktarılan paranın ise zaten bankada mevcut olduğuna,
2.Sanığın … … hesabını 17/25 Aralık’tan çok önce ve çok sonra; banka TMSF’ye devredildiğinde ise öncesine göre çok daha aktif olarak kullandığına, talimatla hareket etmediğine,
3.Sanığın atılı suçu işlemediğine, beraatine karar verilmesi gerekirken mahkumiyetine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğuna
4.Yargılama aşamasında suçlamaya konu banka hesabına ilişkin açıklamaların görmezden gelindiğine, sanığın ekonomik varlığı, banka hesap hareketleri ve sair bankalardaki varlıklarının araştırılmadığına, uzman bilirkişi raporu alınmadığına,
5.Atıf yapılan bilirkişi raporunda sanığın savunmasının doğruluğunun teknik olarak ortaya konulduğuna,
6.Eksik araştırmaya dayalı, tahmin, yorum ve hatalı değerlendirme ile karar verildiğine,
7.Savunmalara neden itibar edilmediğinin gerekçeli kararda açıklanmadığına, lehe delillerin toplanmadığına, delil toplanması yönündeki talepleri reddedilerek silahların eşitliği ilkesine aykırı hareket edildiğine,
8.Özel kastın oluştuğuna dair delil bulunmadığına,
9.Sanığın KHK ile kapatılan üniversitede çalışmasının yan delil olarak değerlendirilemeyeceğine,
10.Verilen cezanın suçta ve cezada orantılılık ilkesine aykırı olduğuna, adil yargılanma hakkının ihlal edildiğine,
11.Temyiz dilekçesinde belirtilen sair temyiz sebepleri ve sair hususlara,
İlişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince sanığın eyleminin silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etme suçunu oluşturduğunun kabulü ile sanık hakkında mahkûmiyet kararı verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmıştır.
IV. GEREKÇE
1.BDDK’nın 29.05.2015 tarihli kararı ile temettü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetimi Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna devredilen ve 22 Temmuz 2016 tarihli kararı ile de 5411 sayılı Bankacılık Kanunun 107. maddesinin son fıkrası gereğince faaliyet izni kaldırılıncaya kadar yasal bankacılık faaliyetlerine devam eden, FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile iltisaklı … Katılım Bankası A.Ş.’de gerçekleştirilen mutad hesap hareketlerinin örgütsel faaliyet ya da örgüte yardım etmek kapsamında değerlendirilemeyeceği gözetilerek, örgüt liderinin talimatı üzerine örgütün amacına hizmet eden ve bankanın yararına yapılan ödeme ve sair işlemlerin, örgüte üye olmak suçu bakımından örgütsel faaliyet, tek başına ise örgüte yardım etmek olarak kabul edilebileceği nazara alındığında;
Sanığın … … hesap kayıtları üzerinde yapılan incelemeye göre, sanığın örgüt liderinin talimatına denk gelen dönemlerde katılım hesapları açtığı ve para yatırdığı tespit edilmiş ise de sanığın … … 2005 yılında açmış olduğu hesabında talimat tarihleri dışında da işlemler yapması, anılan hesabını … … TMSF’ye devrinden sonra olacak şekilde de aktif şekilde kullanmaya devam etmesi karşısında; … … nezdindeki işlemlerinin rutin bankacılık işlemleri dışında değerlendirilemeyeceği, sanığın örgüt ele başının talimatıyla örgüte yardım kastıyla hareket ettiğine ve dolayısıyla FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım suçunu işlediğine dair mahkumiyetine yeterli her türlü şüpheden arınmış, kesin, somut ve tam inandırıcı delil elde edilemediğinden “şüpheden sanık yararlanır” ilkesi gereği atılı suçtan beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi,
2.Kabul ve uygulamaya göre de; sanık hakkında silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etme suçundan temel ceza belirlenirken delalet maddesi olarak 5237 sayılı Kanun’un 314/3 üncü maddesinin de belirtilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle sanık müdafiinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden … Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesinin, 16.03.2022 tarihli ve 2021/11 Esas, 2022/530 sayılı Kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesi uyarınca … 28. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
02.11.2023 tarihinde karar verildi.