Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2022/40265 E. 2023/403 K. 08.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/40265
KARAR NO : 2023/403
KARAR TARİHİ : 08.02.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2019/1771 E., 2021/1406 K.
SUÇ : Silahlı terör örgütüne yardım etme
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz isteminin esastan reddi ile hükmün onanması

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 nci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 06.11.2019 tarihli ve 2019/175 Esas, 2019/433 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında silahlı terör örgütüne yardım etme suçundan 5271 Sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraat kararı verilmiştir.

2. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesinin, 24.09.2021 tarihli ve 2019/1771 Esas, 2021/1406 Karar sayılı kararı ile 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
3. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 21.11.2022 tarihli, temyiz isteminin esastan reddi ile hükmün onanması görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Bölge adliye mahkemesi Cumhuriyet savcısının temyiz istemi banka hesabına ilişkin hesap hareketleri ve SGK kayıtları ile sanığın üzerine atılı silahlı terör örgütüne yardım etme suçunu işlediğinin sabit olduğuna, bu nedenle sanık hakkında verilen kararın bozulmasına ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 06.11.2019 tarihli ve 2019/175 Esas, 2019/433 Karar sayılı kararı ile sanığın Bank … hesap hareketlerinin incelenmesinde; 10.09.2014 tarihinde sözde örgüt liderinin talimatından 9 ay sonra katılım hesabı açtırarak parasını Bankasya’ya yatırdığı, bankanın tamamının yönetimine TMSF tarafından el konulduğu tarihten sonra da bankada mevduat birikimini tutmaya devam ettiği, sanığın örgütün söz konusu bankada paranın yatırılmasına ve çekilmesine yönelik örgüt liderinin talimatına tamamen uygun şekilde hareketler sergilemediği, sanığın örgüte yardım kastı olması halinde parasını talimatın hemen akabinde yatırıp yönetime elkoyulmasından sonra da hemen çekmesinin gerektiği, aynı tarihlerde başka faizsiz bankada da mevduatının olduğu, hesap hareketlerinin olağan dışı hareketler olmadığı, dolayısıyla sanığın tüm hesap hareketlerine bakıldığında sanığın örgütsel amaçlar ile söz konusu bankaya para yatırdığı hususunun her türlü kuşkudan uzak bir şekilde tespit edilemediği, yine sanığın o dönemde varlığına karşı çıkılmayan okulda çalışma kaydının olmasının suç olarak kabul edilemeyeceği, bu hususun tek başına terör örgütüne yardım etme suçunun unsurlarından olmadığı, sanığın üzerine atılı suçları işlediğine dair her türlü şüpheden uzak mahkumiyetine yeterli, kanuni ve takdiri, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği gerekçeleriyle 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraat kararı verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesinin, 24.09.2021 tarihli ve 2019/1771 Esas, 2021/1406 Karar sayılı kararı ile yapılan yargılamaya, dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, karar yerinde gösterilip incelenerek tartışılan delillerin hükümlülüğe yeter nitelikte bulunmadığına, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre verilen hükümde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçeleriyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
Oluş, iddia, mahkeme kabulü, Cumhuriyet Savcısının temyizi ve tüm dosya kapsamına göre;
1.BDDK’nın 29.05.2015 tarihli kararı ile temüttü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetimi Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna devredilen ve 22 Temmuz 2016 tarihli kararı ile de 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 107 nci maddesinin son fıkrası gereğince faaliyet izni kaldırılıncaya kadar yasal bankacılık faaliyetlerine devam eden, FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile iltisaklı … Katılım Bankası AŞ’de gerçekleştirilen rutin hesap hareketlerinin örgütsel faaliyet ya da örgüte yardım etmek kapsamında değerlendirilemeyeceği gözetilerek, örgüt liderinin talimatı üzerine örgütün amacına hizmet eden ve bankanın yararına yapılan ödeme ve sair işlemlerin, örgüte üye olmak suçu bakımından örgütsel faaliyet, tek başına ise örgüte yardım etmek olarak kabul edilebileceği nazara alındığında; sanık adına kayıtlı banka hesap hareketleri ve sanığın savunmaları birlikte değerlendirildiğinde, sanık tarafından FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile iltisaklı … Katılım Bankası AŞ’de gerçekleştirilen rutin hesap hareketlerinin örgütsel faaliyet ya da örgüte yardım etmek kapsamında değerlendirilemeyeceği,
2.Yine sanığın bir dönem örgütle iltisaklı şirkette çalışma kaydı bulunmasının dosyaya yansıyan kişisel özellikleri ve hükme esas alınan savunması ile olay ve olguların nitelik ve mahiyetleri nazara alındığında örgütsel faaliyet ya da örgüte yardım etmek kapsamında değerlendirilemeyeceği,
Tüm bu nedenlerle sanığın silahlı terör örgütüne yardım etme suçunu işlediği hususunda her türlü şüpheden uzak kesin delil bulunmaması karşısında; sanık hakkında verilen beraat hükmünde hukuka aykırılık bulunmamıştır.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesinin, 24.09.2021 tarihli ve 2019/1771 Esas, 2021/1406 Karar sayılı kararında Cumhuriyet savcısı tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay İlamının bir örneğinin ise Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
08.02.2023 tarihinde karar verildi.