Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2022/38907 E. 2023/460 K. 14.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/38907
KARAR NO : 2023/460
KARAR TARİHİ : 14.02.2023

T. C.
Y A R G I T A Y
3. C E Z A D A İ R E S İ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L Â M I

İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Silahlı terör örgütüne bilerek isteyerek yardım etme
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Sivas 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 12.01.2021 tarih 2020/33 Esas ve 2021/7 sayılı Kararı ile sanık hakkında silahlı terör örgütüne yardım etme suçundan, CMK’nın 223/2-e maddesi uyarınca beraatine karar verilmiştir.
2. Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin 01.07.2021 … ve 2021/294 Esas 2021/597 sayılı Kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik O yer Cumhuriyet savcısının istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
3. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 06.11.2022 tarihli ve onama görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdii olunmuştur.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısının temyiz istemi özetle, sanık …’in FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün finans kaynaklarından olan Bank Asyada daha önce hiç hesabı bulunmazken, örgütü lideri … ve bu örgütün yöneticilerinin Asya Katılım Bankasını kurtarma amaçlı yaptıkları ikinci çağrı dönemine denk gelen çağrı ve talimatları sonrası örgütün finansal kuruluşu olan Bank Asyada 2014 yılı Ağustos ayında hesap açtırmak ve hesabında artış yapmak suretiyle örgüte finansal destek sağladığı, böylelikle sanığın eyleminin örgüte yardım etme suçunu oluşturduğu halde bu suçtan mahkumiyeti yerine beraatine karar verilmesi usul ve yasaya uygun görülmemiştir. Sanığın daha önce hiç hesabı bulunmazken, örgütü lideri … ve bu örgütün yöneticilerinin Asya Katılım Bankasını kurtarma amaçlı yaptıkları ikinci çağrı dönemine denk gelen çağrı ve talimatları sonrası örgütün finansal kuruluşu olan Bank Asyada 2014 yılı Ağustos ayında hesap açtırmak ve hesabında artış yapmak suretiyle örgüte finansal destek sağladığı, Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 27.11.2019 tarih, 2019/1789 E., 2019/7220 K. sayılı kararında da belirtildiği üzere “Örgütün hiyerarşik yapısına dahil olmaksızın örgüt liderinin talimatı doğrultusunda Bankasya hesabına rutinin dışına çıkan para yatırma, mevduat artışı, katılım hesabı açma vb hesap hareketliliğinin tespit edilmesi halinde silahlı terör örgüte yardım suçunun oluşacağı;” şeklindeki yargısal değerlendirme ve uygulamalar ışığında yapılan değerlendirme de sanığın sübuta eren eylemlerin örgüte yardım etme suçunu oluşturduğu anlaşılmakla karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Her ne kadar sanık … Şahinin örgütün amaçları doğrultusunda finans kuruluşu olarak faaliyet yürüten Bank Asya isimli bankadaki hesabına örgüt liderinin talimatlarından sonra para yatırdığı iddia olunarak FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etme suçundan cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmış ise de, sanık savunmasında özetle, öğrenci olduğu dönemde ailesinin kendisine banka aracılığıyla harçlık yolladığını, aile şirketleri olduğunu, şirketin mali durumunun kötü olduğunu, bankalardan para yollanması halinde tedbirlerden dolayı el koyulabileceği ve ayrıca kesinti yapılabilceği sebebiyle birden fazla banka ile görüştüğünü, Bank Asyanın kesinti yapmadığını öğrenince burada hesap açtırdığını, bu hesaba babasının şirketinden ve amcasının oğlu …Ş. tarafından para yatırıldığını, Gaziosmanpaşa Üniversitesi tarafından yatırılan 188,66 TL’nin ise fazla harç yatırması sonucu kendisine iade edilen miktar olduğunu, örgütsel talimatla hareket etmediğini ve üzerine atılı suçlamayı kabul etmediğini beyan etmiştir. Dosya kapsamında yer alan sanığın Bank Asya hesaplarının incelenmesi sonucu hazırlanan 10.03.2020 tarihli bilirkişi raporuna göre sanığın örgüte müzahir banka olan Bank Asya ile 22.08.2014 tarihinde hesap açarak çalışmaya başladığı, sanığın cari hesabına kendisi tarafından bir kez ATM’den para yatırıldığı, amcasının oğlu tarafından iki kez EFT ile para yatırıldığı ve iki farklı kurum tarafından iki kez cari hesabına ödeme yapıldığı, bunlar dışında sanığın katılım hesabı açma kapama, döviz, altın alım-satımı gibi işlemler gerçekleştirmediği, sanığın adı geçen bankada talimat ile gerçekleştirdiği iddia olunan 2014 ve 2015 yıllarındaki hesap hareketleri incelendiğinde; sanığın ilk hesabını açtırdığı tarihten itibaren gerçekleştirdiği olağan bankacılık işlemleri yaptığı, bu durumun aksini kanıtlar nitelikte dosya kapsamında bir delilin de bulunmadığı, örgüt üyeleri tarafından örgütün finans kaynağı olan Bank Asyaya örgüt liderinin ilk talimat tarihi olan 29.12.2013 tarihinden sonra 2014 Ocak ve Eylül aylarında yoğunlukla para yatırıldığının ve yine örgüt üyelerinin sosyal medya üzerinden 04.02.2015 tarihinde Bank Asyaya para yatırma talimatının bulunduğunun bilindiği, sanığın 2014 yılı Ocak ve Eylül aylarında ve 04.02.2015 tarihinde herhangi bir hesap açma ve para yatırma işlemi gerçekleştirmediği, yine sanığın savunmasının tutarlı olduğu, hesabına babasına ait şirket ve kuzeni tarafından para gönderildiği, bunlarında cüzi miktarlar olup harçlık mahiyetinde olduğu, sanığın beyanlarına yönelik olarak dosya içerisinde aksine bir tanık anlatımı veya başkaca delil de bulunmadığı, sanığın yapmış olduğu bankacılık işlemlerinin örgütsel yakınlık olarak değerlendirilemeyeceği, örgütün talimat tarihlerine denk gelen anormal, süregelenin dışında ve olağan dışı nitelikte para yatırma ve katılım hesabı açma gibi işlemlerinin bulunmadığı, sanığın Bank Asya hesap hareketlerinin örgütsel faaliyet kapsamında yada örgüte yardım faaliyeti kapsamında değerlendirilmesinin mümkün olmadığı anlaşılmıştır. Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; örgütle organik bir bağ kurarak hiyerarşisine dahil olduğu yönünde herhangi bir delil bulunmayan sanığın, Bank Asyadaki hesabı üzerinden gerçekleştirdiği rutin, süregelen ve olağan bankacılık işlemleri nedeniyle hakkında örgüte yardım etme suçlaması ile kamu davası açılmış ise de, sanığın üzerine atılı silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etme suçunu işlediğine dair mahkumiyetine yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı başkaca maddi delil elde edilemediğinden ve isnat edilen suç sübut bulmadığından 5237 sayılı CMK’nın 223/2-e maddesi uyarınca sanığın silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etme suçundan beraatine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmıştır.
IV. GEREKÇE
BDDK’nın 29.05.2015 tarihli kararı ile temüttü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetimi Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna devredilen ve 22 Temmuz 2016 tarihli kararı ile de 5411 sayılı Bankacılık Kanununun 107. maddesinin son fıkrası gereğince faaliyet izni kaldırılıncaya kadar yasal bankacılık faaliyetlerine devam eden, FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile iltisaklı Asya Katılım Bankası A.Ş’de gerçekleştirilen rutin hesap hareketlerinin örgütsel faaliyet ya da örgüte yardım etmek kapsamında değerlendirilemeyeceği gözetilerek, örgüt liderinin talimatı üzerine örgütün amacına hizmet eden ve bankanın yararına yapılan ödeme ve sair işlemlerin, örgüte üye olmak suçu bakımından örgütsel faaliyet, tek başına ise örgüte yardım etmek olarak kabul edilebileceği nazara alındığında;
Bank Asyadaki hesap kayıtları üzerinde yapılan incelemeye göre, 22.08.2014 tarihinde hesap açarak çalışmaya başladığı, sözde örgüt liderinin bakiye artırımı yönündeki talimatlarından sonra, 2014 yılı Ocak ve Eylül aylarında ve 04.02.2015 tarihinde herhangi bir hesap açma ve para yatırma işlemi gerçekleştirmediği, yine sanığın savunmasının tutarlı olduğu, hesabına babasına ait şirket ve kuzeni tarafından para gönderildiği, bunlarında cüzi miktarlar olup harçlık mahiyetinde olduğu, sanığın beyanlarına yönelik olarak dosya içerisinde aksine bir tanık anlatımı veya başkaca delil de bulunmadığı, bu kapsamda sanığın para yatırma ve çekme işlemlerinin rutin bankacılık işlemleri olduğu, sanığın örgüt liderinin talimatı doğrultusunda, örgüte yardım kastıyla hareket ettiği tespit edilemediğinden örgüte yardım suçundan mahkumiyetini gerektirir her türlü şüpheden uzak delil bulunmayan sanığın atılı suçtan beraatine yönelik sanık hakkında kurulan hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle; yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine incelenen dosya kapsamına göre; Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin 01.07.2021 … ve 2021/294 Esas 2021/597 Karar sayılı kararında Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısınca öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Sivas 2. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
14.02.2023 tarihinde karar verildi.