Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2022/34221 E. 2023/737 K. 16.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/34221
KARAR NO : 2023/737
KARAR TARİHİ : 16.02.2023

TUTUKLU
DURUŞMA VE TAHLİYE TALEPLİ

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2022/421 E., 2022/490 K.
SUÇ : Silahlı terör örgütüne üye olma
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, 7079 sayılı Kanun’un 94 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği yasal şartları oluşmadığından reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

1. Gaziantep 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 03.03.2022 tarihli ve 2021/447 Esas, 2022/95 sayılı kararı ile sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 314 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 3713 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin birinci fıkrası, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 62 inci maddesi, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkraları, 58 inci maddesinin dokuzuncu fıkrası ve 63 üncü maddesi uyarınca 6 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

2. Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 19.12.2018 tarihli ve 2018/1429 Esas, 2018/2220 sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

3. Dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 17.07.2022 tarihli ve bozma görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Sanık müdafiinin temyiz istemi özetle; dosyanın Çocuk Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesi taleplerinin değerlendirilmemiş olmasına, suç tarihinin sanığın ifadesinin alındığı tarih değil, suçun işlendiği iddia olunan tarih 2014 yılı olarak belirtilmesi gerektiğine ve bu tarih itibariyle de sanığın 18 yaşını doldurmamış olduğuna, sanığın savunmalarının aksini ispat edebilecek delil yokken tek bir fotoğrafa dayalı olarak gerekçesiz olacak şekilde hüküm kurulduğuna, sanığın beyanlarının etkin pişmanlık olarak kabul edilmesi gerektiğine ve sair sebeplere ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR

Temyizin kapsamına göre;

A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü

Sanık yargılamanın aşamalarında YPG tarafından alıkonulduğunu, örgüt içerisinde yer almadığını beyan etmiş ise de PKK/KCK-PYD/YPG silahlı terör örgütünün eylem ve faaliyetlerinin deşifre edilmesi ve engellenmesine yönelik sürdürülen çalışmalar kapsamında, https://www.facebook…. uzantılı ve Giwan Kobani isimli facebook hesabı üzerinden PKK/KCK silahlı terör örgütünün Suriye uzantısı olan PYD/YPG silahlı terör örgütü içerisinde silahlı faaliyet yürüten örgüt mensuplarının fotoğraflarının paylaşıldığı, paylaşılan fotoğraflarda yer alan kişiler arasında üzerinde kamuflaj elbisesi ve hücum yeleği bulunan sanık … olduğu, fotoğraftaki kişinin kendisi olduğu sanık tarafından kabul ve ikrar edildiği, sanığın tespit edilen fotoğrafta alıkonulan birinden ziyade arkadaşları ile fotoğraf çektiren kişinin durumunun söz konusu olduğu, sanığın Türkiye’ye geldikten sonra 2014 yılında Suriye’nin Kobani bölgesine gittiği, silahlı terör örgütü tarafından alıkonulan birine kod adı ve kısa süreli de olsa silah eğitimi verilmeyeceği dikkate alındığında sanığın savunmalarının suçtan kurtulmaya yönelik olduğu, sanığa örgüt mensubu

tarafından “zinar/zina” kod adının verildiği, Yargıtay uygulamasında; kod adı almak gibi eylemin bulunması halinde örgüt üyeliğinin oluştuğunun kabul edildiği, sanığın aşamalardaki ikrar içeren beyanları, Facebook hesabına yönelik araştırma raporunda yer alan görüntü kayıtları ve tüm dosya kapsamından sanığın PKK/KCK-PYD/YPG silahlı terör örgütünün kuruluş amaçlarını, faaliyet ve eylemlerini benimseyerek örgüt hiyerarşisine dahil olmayı tercih ettiği, kendi iradesini örgüt iradesine terk ederek örgüt adına süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluk gerektiren eylem ve faaliyetlerde bulunduğu kanaat ve sonucuna ulaşılarak sanığın sabit olan silahlı terör örgüne üye olmak suçundan TCK’nın 61/1 inci maddesinde düzenlenen cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine ilişkin ölçütlerde gözetilerek 5237 sayılı TCK’nın 314/2, 3713 sayılı TMK’nın 5/1 maddeleri gereğince cezalandırılmasına karar verilmiştir.

Etkin pişmanlıktan yararlanabilmek için sanığın göstermesi gereken samimiyetin sanıkça sergilenmediği, suçtan pişmanlığını söz ve davranışlarıyla göstermediği, sanığın örgütsel tavır sergileyerek örgütteki konumu ve faaliyetleri itibariyle örgüt yapısı, faaliyetleri ve diğer örgüt mensupları ile ilgili bilgi vermediği, sanığın beyanlarının suçtan ve cezadan kurtulmaya yönelik olduğu ve etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması için yetersiz olduğu, dolayısıyla etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanma imkanı bulunmadığı kanaati ile sanık hakkında etkin pişmanlık hükümleri uygulanmayarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

Ayrıca sanığın üzerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti, delil durumu, hükmedilen ceza miktarı, sanığın yabancı uyruklu olması nedeniyle kaçma ihtimalinin kuvvetle muhtemel olması dikkate alındığında bu aşamada verilecek adli kontrol hükümlerinin yetersiz kalacağı anlaşılmakla CMK’nın 100 ve 108 inci maddeleri uyarınca sanığın tutukluluk halinin hükmen devamına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü

İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE

Oluş, iddia, mahkeme kabulü, sanık müdafiinin temyizinin kapsamı ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında;

Suç işlemek amacıyla örgüt kurma, yönetme, örgüte üye olma, üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme veya örgüte bilerek isteyerek yardım etme suçlarında etkin pişmanlık, şahsi cezasızlık veya cezadan indirim yapılması gereken hâl olarak kabul edilmiştir.

Amaç suçun işlenişine iştirak etmeksizin, hakkında bir soruşturma başlamadan önce örgütten gönüllü olarak ayrıldığını ilgili makamlara bildirmesi halinde (TCK’nın 221/2 m.), hakkında soruşturma başladıktan sonra gönüllü olarak teslim olup örgütün yapısı ve faaliyetleri çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili bilgi vermesi halinde (TCK’nın 221/4 m. ilk cümlesi), verilen bilgilerin samimi ve örgütlü suçlarla mücadelede yararlı olması durumunda yakalandıktan sonra pişmanlık duyarak örgütün dağılmasını veya mensuplarının önemli ölçüde yakalanmasını sağlamaya elverişli bilgi vermesi halinde (TCK’nın 221/3 m.) sanık hakkında şahsi cezasızlık nedeni uygulanacaktır.

Amaç suça elverişli vahim nitelikte sayılan eylemler gerçekleştirilmeden yakalanmış olup örgüt kuran, yöneten, örgüte üye olan, üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyen veya örgüte bilerek isteyerek yardım edenlerin örgütün yapısı ve faaliyetleri hakkında bilgi vermesi halinde cezasından indirim yapılacaktır (TCK’nın 221/4. fıkra 2. cümlesi).

Bu kapsamda;

Sanığın temyiz aşamasında 06.07.2022, 27.07.2022 ve 07.12.2022 tarihli dilekçelerinde bir kısım bilgiler de vermek suretiyle etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istediğini belirtmesi nedeniyle, duruşmada hazır edilerek etraflıca beyanlarının alınıp, gerekirse kollukta teşhis işlemi de yaptırılmak suretiyle verdiği bilgilerin örgütte geçirdiği süre, konum ve faaliyetleri itibariyle yeterli ve faydalı olup olmadığı değerlendirilip, eldeki mevcut bilgiler ile örtüşüp örtüşmediği de ilgili birimlerden sorularak sonucuna göre, hakkında 5237 sayılı Kanun’un 221 inci maddesinin dördüncü fıkrasının ikinci cümlesinde yazılı etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmasında zorunluluk bulunması, bozmayı gerektirmiştir.

V. KARAR

Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle, sanık müdafiinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden sair yönleri incelenmeyen Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 27.04.2022 tarihli ve 2022/421 Esas, 2022/490 sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Hükmolunan ceza miktarı, suçun niteliği, mevcut delil durumu ve tutuklulukta geçen süre dikkate alınarak tahliye talebinin REDDİNE,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca Gaziantep 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

16.02.2023 tarihinde karar verildi.