Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2022/16798 E. 2023/2599 K. 03.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/16798
KARAR NO : 2023/2599
KARAR TARİHİ : 03.05.2023

TUTUKLU

İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Silahlı terör örgütüne üye olma, 6136 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz başvurusunun esastan reddi ile hükmün onanması

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Mardin 3. Ağır Ceza Mahkemesinin, 25.10.2021 tarihli ve 2020/252 Esas, 2021/219 sayılı Kararı ile sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 314/2, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 3-5/1, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 221/4-2.cümle, 62, 221/5, 53/1-2-3, 58/9, 63 maddeleri uyarınca 5 yıl hapis cezası ile 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçundan, 6136 sayılı Kanunun 13/2, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 4-5/1, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 62/1, 52/2-4, 53/1-2-3 maddeleri uyarınca 7 yıl 6 ay hapis cezası ve 15.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
2. Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 9. Ceza Dairesinin, 01.02.2022 tarihli ve 2021/1952 Esas, 2022/103 sayılı Kararıyla sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun, 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
3. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 16.03.2022 tarihli ve onama görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz istemi özetle;
-Suçun maddi ve manevi unsurlarının oluşmadığına,
-Etkin pişmanlıkta bulunan sanığa ceza verilmemesi gerektiğine,
-Soyut gerekçe ile hüküm kurulduğuna,
-Temyiz dilekçesinde belirtilen sair temyiz sebepleri ve sair hususlara,
İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
PKK/KCK silahlı terör örgütüne üye olduğu ve 6136 sayılı Kanuna muhalefet ettiği iddiasıyla Mardin Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianame kapsamında mahkemece yapılan yargılama sonunda Mardin 3. Ağır Ceza Mahkemesince sanığın eylemlerinin silahlı terör örgütü üyesi olma ve 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçlarını oluşturduğunun kabulü ile mahkumiyet kararı verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmıştır.
IV. GEREKÇE
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan inceleme sonunda;
PKK/KCK silahlı terör örgütüne katılım sağlayarak ideolojik ve askeri eğitim aldığı, kod adı kullandığı, 2018 yılı ekim ayında Mardin ile Artuklu ilçesi kırsalında güvenlik güçlerinin operasyon yaptığı sırada kaçarak kendisine ait M16 silahı olay yerinde bıraktığı, yanına aldığı termal silah dürbünü ve 115 adet M16 marka silaha ait fişeklerin ise beyanı üzerinde yapılan aramada bir ikametin merdivenin altında taşların içine saklanmış biçimde bulunduğu, 10 ay yurt içinde kaçtıktan sonra yasa dışı yollarla Ermenistan’a kaçarken yakalandığı, soruşturma aşamasında örgüt mensubu yirmi dokuz kişiyi teşhis ederek aşamalarda tutarlı ve birbirleri ile uyumlu olarak beyanda bulunduğu, yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu anlaşılmakla sanık müdafinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1. 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçu yönünden;
Anayasanın 138/1. maddesi hükmü, TCK’nın 61/1. maddesinde düzenlenen cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine ilişkin ölçütlerle aynı Kanunun 3/1. maddesi uyarınca; suçun işleniş biçimi, işlendiği yer ve zaman, meydana gelen tehlikenin ağırlığı göz önünde bulundurularak hakkaniyete uygun bir ceza tayini gerekirken, temel cezanın belirlenmesinde suçun unsurlarının teşdit sebebi olarak kabul edilmesi suretiyle TCK’nın 61/3 maddesine aykırı davranılması hukuka aykırılık bulunmuştur.
2.Silahlı terör örgütüne üye olma suçu yönünden;
TCK’nın 221 inci maddesinin dördüncü fıkrasının ikinci cümlesinde öngörülen etkin pişmanlık şartlarını taşıdığı kabul edilen sanığın incelenen dosya kapsamı ve delillere göre, yakalandıktan sonra emniyet, savcılık ve sorgu hakimliğindeki ifadelerinde örgütte kaldığı süre ve konumu itibarıyla örgütün yapısı, faaliyetleri, örgüt yapılanması ve mensupları ile ilgili verdiği ve kovuşturma sonuna kadar özü itibariyle dönmediği bilgilerin faydalılık derecesi ve etkin pişmanlıkta bulunulan aşama gözetilerek, uygulanan kanun maddesinin amaç ve gerekçesi ile orantılılık ilkesi çerçevesinde belirlenen ceza üzerinden dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun makul oranda indirim yapılması gerekirken indirimin derecesinde yanılgıya düşülerek yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde fazla ceza tayini hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle sanık müdafinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 9. Ceza Dairesinin, 01.02.2022 tarihli ve 2021/1952 Esas, 2022/103 sayılı Kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Hükmolunan ceza miktarı, suçun niteliği, mevcut delil durumu ve tutuklulukta geçen süre dikkate alınarak tahliye talebinin REDDİNE,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca Mardin 3. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 9. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
03.05.2023 tarihinde karar verildi.