Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2021/9388 E. 2022/8818 K. 05.12.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/9388
KARAR NO : 2022/8818
KARAR TARİHİ : 05.12.2022

İNCELENEN KARARIN;
Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Çorum 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 15.01.2018 tarih ve 2017/749 – 2018/26 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53/1,2,3, 58/9 ve 63. maddeleri uyarınca verilen mahkumiyet kararının istinaf başvurusunun esastan reddi

Bölge adliye mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-BDDK’nın 29.05.2015 tarihli kararı ile temüttü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetimi Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna devredilen ve 22 Temmuz 2016 tarihli kararı ile de 5411 sayılı Bankacılık Kanununun 107. maddesinin son fıkrası gereğince faaliyet izni kaldırılıncaya kadar yasal bankacılık faaliyetlerine devam eden, FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile iltisaklı … Katılım Bankası A.Ş’de gerçekleştirilen rutin hesap hareketlerinin örgütsel faaliyet ya da örgüte yardım etmek kapsamında değerlendirilemeyeceği gözetilerek, örgüt liderinin talimatı üzerine örgütün amacına hizmet eden ve bankanın yararına yapılan ödeme ve sair işlemlerin, örgüte üye olmak suçu bakımından örgütsel faaliyet, tek başına ise örgüte yardım etmek olarak kabul edilebileceği nazara alındığında;
Bank …’daki hesap kayıtları üzerinde yapılan incelemeye göre, sanığın Bank …’da 2004 yılında açmış olduğu hesabındaki para yatırma ve çekme işlemlerinin bankanın TMSF’ye devrinden sonra da devam ettiği, Bank … nezdindeki işlemlerinin rutin bankacılık işlemleri olduğu gözetilerek,
2-Örgütün sözde meşruiyet vitrini olarak kullanılan katlarla irtibatlı olduğu anlaşılan ve fakat örgütün nihai amacını bildiği, örgütle organik bir bağ kurarak hiyerarşisine dahil olduğu yönünde herhangi bir delil bulunmayan sanığın, “örgütle bağlantılı sendikaya örgütsel bir talimat olmadan üye olmak, sanığın 14.12.2014 tarihinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü soruşturma çerçevesinde FETÖ/PDY terör örgütüne müzahir basın yayın kuruluşlarının yönetici ve yazarlarının gözaltına alınması uygulamalarını protesto amacıyla örgüte müzahir STK’ların öncülüğünde ülke genelinde adliye binaları önünde protesto eylemleri yapılması çağrısı sonrasında 16.12.2014 ve 23.12.2014 tarihlerinde adliye sarayı önünde gerçekleştirilen basın toplantılarına katılarak destek vermekten ibaret eylemlerinin, hükme esas alınan savunması nazara alındığında sempati boyutunu aşan, örgüt üyesi olduğunu ispat etmeye yeterli örgütsel faaliyetler kapsamında kabul edilemeyeceği gibi terör örgütüne yardım etme olarak da değerlendirilemeyeceği gözetilmeden atılı suçtan sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, bu sebeplerden dolayı hükmün CMK’nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Çorum 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 05.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.