YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/8271
KARAR NO : 2023/2785
KARAR TARİHİ : 08.05.2023
İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Silahlı terör örgütüne üye olma
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz başvurusunun esastan reddi ile hükmün onanması
İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Elazığ 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 06.03.2018 tarihli ve 2017/153-2018/45 sayılı Kararı ile sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 314 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 221 inci maddesinin dördüncü fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 58 inci maddesinin dokuzuncu fıkrası, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 5 inci maddesinin birici fıkrası ve Türk Ceza Kanunu’nun 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 3 yıl 1 ay 15 … hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
2. Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesinin, 26.10.2018 tarihli ve 2018/1315- 2018/2305 sayılı Kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
3.7188 sayılı Kanun’un 29 uncu maddesi ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanun’un 286 ncı maddesine eklenen üçüncü fıkradaki düzenleme gereğince temyiz yolunun açılması üzerine dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 17.06.2021 tarihli ve onama görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz istemi, terör örgütü üyeliğinin sabit olmadığı, örgütün terör örgütü olduğunu bilmediğine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Sanık … Elazığ Adliyesinde Bilgisayar Teknisyeni olarak görev yaparken 15 Temmuz 2016 tarihinde FETÖ/PDY terör örgütü tarafından gerçekleştirilmek istenen darbe girişimi neticesi istihbarat kuruluşlarınca yapılan değerlendirme neticesinde FETÖ/PDY terör örgütü ile iltisaklı olabileceği ve örgüt üyelerinin kendi aralarında haberleşmede kullandıkları ByLock isimli programı kullandığının tespit edilmesi üzerine hakkında 08.08.2016 tarihinde soruşturma başlatıldığı ve aynı tarihte Elazığ Sulh Ceza Hakimliğinin 2016/3182 D.iş sayılı kararı ile ev, iş yeri ve araçlarında arama yapılması ve suç unsurlarına rastlanması halinde el koyma kararı verildiği, şüphelinin evinde ve iş yerinde yapılan aramada el konulan dijital materyalleri üzerinde yapılan incelemede Samsung GT-İ8150 marka model cep telefonunda FETÖ/PDY silahlı terör örgütü üyelerince örgüt içi gizli haberleşmede kronolojik sırayla bir dönem kullanılan ByLock ve Eagle programlarına ait kalıntılar elde edilmiştir. Bu husus hem ByLock kullanmasına ilişkin ilk tutanak ve bilahare dosyaya intikal eden Tespit ve Değerlendirme Tutanağı ile uyumlu olduğu gibi sanığın daha sonra bu programları kullandığı yolundaki ikrarıyla da uyumludur.
Hakkında FETÖ üyesi Elazığ Adliye personellerinin bir dönem sohbet abiliğini yaptığı iddiasıyla Elazığ 3. Ağır Ceza Mahkemesinde silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kamu davası bulunan tanık Y.S. sanığın, Elazığ adliye personellerine sohbet verdiği dönemde sohbet katılımcılarından olduğunu beyan etmiştir. Sohbetçi adı verilen bu şahıslar sohbet adı altında örgüt ideolojisini hedef kitleye yaygınlaştırmakta, var ise emir ve talimatları üyelere iletmekte, örgüte himmet adı altında para toplamaktadır. Özellikle 17/25 Aralık sürecinden sonra kurulduğu günden beri gizliliğe ve örgüt terminolojisiyle “tedbir”e büyük önem veren örgütün, üyeleri arasında gizli haberleşmeyi temin için kullanılan Kakao Talk, CocoVoice, By Lock, Eagle vb kripto haberleşme sistemlerinin üyelerin cep telefonu, tablet ve bilgisayarlarına sohbet abileri tarafından yüklenmektedir. Zaten sanık da daha sonraki ikrarında sohbet abisinin Y.S. olduğunu, ByLock programını da cep telefonuna yükleyen şahsın bu şahıs olduğunu beyan etmiştir.
Sanık 17.11.2017 günlü oturuma kadar atılı tüm suçlamaları reddederken ByLock’a tahsis edilen İP’lere erişimlerini gösterir BTK yazısı ve ByLock kullanım detaylarını gösterir Tespit ve Değerlendirme Tutanağı dosyaya intikal ettikten sonra TCK’nın 221 inci maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istediğini ve bildiklerini anlatacağını beyan etmiş, 17.11.2017 tarihli oturumda anlattığı hususların te’yidi için ilgili kolluk birimine müzekkere yazılmış, o oturumda tahliye edilmeyen sanık bu kere cezaevinden daha fazla detay içeren itiraf dilekçesi göndermiş, bu dilekçesi de gerekli araştırmaların yapılması için kolluğa intikal ettirilmiştir. Sanığın ismini bildirdiği hemen tüm şahısların daha evvel aynı suçtan işlem yapılan şahıslar olduğu, sanığın, hukuki durumu dosyaya intikal eden delillerle netlik kazandığı aşamadan sonra etkin pişmanlıktan faydalanma gereği duyduğu, kaldı ki ByLock Tespit ve Değerlendirme Tutanağı içeriğinde yer alan kullanıcı kimliği bilinmeyen ID numaralarıyla ilgili bilgi vermediği, anlatımlarının bu yönüyle eksik kaldığı, ayrıca zabıt katipliği için örgütün referans olduğunu beyan ederken teknikerlik için referans olmadığını söylemesinin de hayatın olağan akışına uygun düşmediği, netice olarak hem etkin pimanlığa hukuki durumu iyice netlik kazandıktan sonra razı olması ve hem de verdiği bilgilerin zaten bilinen hususlar olması nedeniyle fayda düzeyi gözetilerek etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerekmiştir.
Yukarıda detaylı olarak irdelendiği üzere sanık …’ın FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ve örgüt üyeleri ile organik bağ içerisinde olduğu ve FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütünün kuruluş amaçlarını, faaliyet ve eylemlerini benimsediğini gösterir şekilde örgütün amaçları doğrultusunda yoğunluk, süreklilik ve çeşitlilik arzeden eylem ve faaliyetlerde bulundunduğu, neticeten FETÖ/PDY silahlı terör örgütü üyesi olduğu sonucuna varılmış ve cezalandırılmasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
Bölge Adliye Mahkemesince toplanan deliller karar yerinde incelenip sanığın suçunun sübutunun kabulünde, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç vasfının tayininde, cezanın belirlenmesinde, cezayı artırıcı ve azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesinin takdirinde, savunmasının inandırıcı gerekçelerle red edilmesinde ve incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından, sanık müdafiinin istinaf talebi yerinde görülmemiş olmakla, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 280/1-a maddesinin ilk cümlesi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde, FETÖ/PDY silahlı terör örgütü içinde örgüt içi haberleşmesini ByLock adlı uygulama üzerinden gerçekleştirdiği, örgütsel faaliyet kapsamında sohbet adı altındaki toplantılara katıldığı ve etkin pişmanlıkta bulunduğu belirlenen, İlk Derece Mahkemesinin ve Bölge Adliye Mahkemesinin kararlarında da bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılan sanık hakkında;
Yukarıda açıklanan nedenlerle; yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanığın temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş ve sanık hakkında kurulan hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesinin, 26.10.2018 tarihli ve 2018/1315- 2018/2305 sayılı Kararında sanık tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Elazığ 2. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
08.05.2023 tarihinde karar verildi.
… … … … …