Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2021/8145 E. 2023/2065 K. 10.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/8145
KARAR NO : 2023/2065
KARAR TARİHİ : 10.04.2023

İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Silahlı terör örgütüne üye olma
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı
TEMYİZ EDENLER : Sanık ve müdafii
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kesin kararın; 24.10.2019 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanunun 29 ncu maddesi ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesine eklenen üçüncü fıkradaki düzenleme gereğince temyize tabi hale gediği, anılan Kanuna eklenen geçici 5 nci maddenin 1/f bendinde belirtilen süre içerisinde temyiz talebinde bulunduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. …. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 25.05.2017 tarih, 2017/179 Esas ve 2017/299 sayılı Kararı ile sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 314 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 5 inci maddesinin birinci fıkrası, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 221 inci maddesinin dördüncü fıkrasının ikinci cümlesi, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 62 nci maddesi ve 53 üncü maddesi uyarınca 3 yıl 9 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
2. … Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesi’nin 11.10.2018 tarih, 2018/5 Esas ve 2018/267 sayılı Kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
3. 7188 sayılı Kanunun 29 uncu maddesi ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 286 ncı maddesine eklenen üçüncü fıkradaki düzenleme gereğince temyiz yolunun açılması üzerine dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 22.06.2021 tarih ve bozma görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdii olunmuştur.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık ve müdafiinin temyiz istemi özetle
1.Temel ceza belirlenirken alt sınırdan uzaklaşılmasına,
2.Takdiri indirimin üst hadden yapılmadığına,
3.Başka dosyalarda sanıktan daha az kişi teşhis eden başkaca sanıkların HAGB aldığına,
4.Sanığı ilk itirafçılardan olduğuna,
5.İnfazının durdurulmasına ve tahliyesine karar verilmesine
6.Temyiz dilekçesinde belirtilen sair temyiz sebepleri ve sair hususlara ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
“…. sanığın, sıradan bir vatandaşın temin edip kullanma imkanı olmayan ve sadece FETÖ/PYD örgütü mensuplarınca haberleşme amacıyla kullanıldığı bilinen ByLock isimli programları GSM hatları üzerinden kullanmak suretiyle ayrıca Sanık …’ın Kayseri’deki üniversite eğitimi boyunca 2009-2013 yıllarında örgütün cemaat evlerinde kaldığı, o dönem evlerde kalırken ev abisi olan A. E. K.’nin sanığın telefonuna ByLock programını yüklediği, sanığın kovuşturma aşamasında A. E. K’yi emniyetin hazırlamış olduğu tutanak gösterilerek teşhis ettiği, sanığın mahrem imamlara yönelik yapılan operasyonlar sonucunda 07.05.2017 tarihinde Malatya ilinde emniyet tarafından ifadesinin alındığı ve sanığın ifadesinde FETÖ örgütü hakkında etkin pişmanlık kapsamında değerlendirilen bilgiler verdiği, sanığın ifadesi doğrultusunda FETÖ ile iltisaklı dershanede eğitim gördüğü ve yurdunda kaldığı, üniversiteyi kazandıktan sonra örgütle bağlantılı Halil isimli şahısla Kayseri’de buluşarak örgüte bağlı kalacağı eve gittikleri, öğrenim hayatı boyunca örgütün farklı pek çok evinde kaldığını, evlerde kaldığı ikinci senesinde Yunus kod isimli Polis Okulu öğrencilerinden sorumlu şahsın isteğiyle mahrem yapıya dahil olduğunu, mahrem imam olarak Kayseri’de bulunan Polis Okulu 2. sınıf öğrencileriyle kendisiyle birlikte Gökhan ve İsmail ile beraber ilgilendiğini, Kayseri’ye yeni gelen üniversite öğrencilerine örgüt evlerinde kalacak yer ayarlayıp onları evlere yerleştirdiği, örgüt faaliyetleri ile ilgili rapor ve bilgileri kendisinden sorumlu olan Ali kod isimli ve Alparslan kod isimli şahıslara verdiği, bu şahıslar da Polis Okulu sorumlusu olan Yunus kod isimli şahsa bilgi verir bu şahıs da Konya’daki bölge okul sorumlusu Galip kod isimli şahsa bilgi verdiği, örgüt evlerinden sorumlu Hamza kod isimli A. G. tarafından gizlilik gerekçesiyle ByLock yükleme talimatı aldığı, A. E. K.’nin kendisi gibi pek çok kişiye ByLock programını yüklediği, ByLock rehberinde A. G. ve Selim kod isimli şahsın bulunduğu, 2015 yılında sanığın komiserlerin sohbet imamlığını yaptığı, sohbetlerde himmet topladığını, A. G.’nin sanığa mahrem imam olması hasebiyle Eagle adlı programı yüklediği, sanığın kendisinin de kod isim kullandığı kod isminin de Orhan ve Ozan olduğu, ifadesinde verdiği isimleri teşhis ettiği böylece sanığın örgütün hiyerarşik yapısına dahil olduğu ve böylelikle üzerine atılı terör örgütüne üye olma suçunu işlediği anlaşılmıştır. “
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından 09.11.2016 olan yakalanma tarihi ve öncesinin suç tarihi olduğu gözetilmeden, gerekçeli karar başlığında 15.07.2016 yazılmasının mahallinde düzeltilebilir maddi hata görülmesi dışında başkaca bir isabetsizlik bulunmamıştır.
IV. GEREKÇE
a) Amacı, yapılanması ve faaliyet yöntemlerine ilişkin ayrıntıları, Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 Esas ve 2017/370 sayılı Kararı ile onanarak kesinleşen, Dairemizin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 Esas, 2017/3 sayılı Kararında açıklandığı üzere, FETÖ/PDY, cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının öngördüğü düzeni ortadan kaldırmayı ve yerine başka bir düzen getirmeyi amaçlayan bir terör örgütüdür.
b) Mahallinde hukuka uygun olarak ikame olunup usulünce tartışılan delillere, sanığın safahattaki ikrarına ve dosya kapsamına göre, sanığın anılan örgütün hiyerarşik yapısına organik bağla katılıp süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluluk arz eden faaliyetlerde bulunmak suretiyle üyesi olduğuna dair kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
c)Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, temyiz dilekçesinde ileri sürülen esasa müessir olabilecek savunmaların özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu anlaşılmakla incelenen hükümde sair yönleri itibariyle hukuka aykırılık saptanmamıştır.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle … Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesi’nin 11.10.2018 tarih, 2018/5 Esas ve 2018/267 sayılı Kararında sanık ve müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının a bendi uyarınca uyarınca Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
10.04.2023 tarihinde karar verildi.