Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2021/8113 E. 2023/50 K. 16.01.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/8113
KARAR NO : 2023/50
KARAR TARİHİ : 16.01.2023

T. C.
Y A R G I T A Y
3. C E Z A D A İ R E S İ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L Â M I

İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2018/1444 E., 2018/1425 K.
SUÇ : Silahlı terör örgütüne üye olma
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi
TEMYİZ EDENLER : Sanık ve müdafii

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kesin kararın; 24.10.2019 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanunun 29 ncu maddesi ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesine eklenen üçüncü fıkradaki düzenleme gereğince temyize tabi hale gediği, anılan Kanuna eklenen geçici 5 nci maddenin 1/f bendinde belirtilen süre içerisinde temyiz talebinde bulunduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.
Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, 7079 sayılı Kanun’un 94 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Balıkesir 3. Ağır Ceza Mahkemesinin, 24.04.2018 tarihli ve 2017/546 Esas, 2018/268 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 314 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 5 nci maddesinin birinci fıkrası, 221 nci maddesinin dördüncü fıkrasının son cümlesi, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 62 nci maddesi ve 53 üncü maddesi uyarınca 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
2. Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 15.10.2018 tarihli ve 2018/1444 Esas, 2018/1436 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
3. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca, CMK’nın 302/2 maddesi uyarınca bozulmasına karar verilmesi görüşünü içeren 14.06.2021 tarihli Tebliğname ile dava dosyası Daireye tevdi edilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
1. Sanık müdafiinin temyiz istemi, sanığın 27.09.2017 tarihinde kendiliğinden teslim olarak Bursa Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’ne başvurarak, örgüt hakkında bildiği her şeyi anlattığını ve kendisi ile ilgili de ikrara dayalı beyanda bulunduğunu, buna ilişkin Bursa TEM tarafından tutanak düzenlendiğini, hakkında yakalama kararı dahi olmayan müvekkilinin kendiliğinden teslim olması göz önünde bulundurulduğunda Türk Ceza Kanunun 221/4 fıkrasının birinci cümlesinin uygulanması gerektiğine, aksi taktirde TCK’nun 221/4 fıkrasının ikinci cümlesinin uygulanması durumunda en üst seviyeden cezasından indirim yapılmasına ilişkindir.
2. Sanığın temyiz istemi, öncelikle beraatine karar verilmesine, aksi taktirde hakkında en üst seviyeden cezasından indirim yapılmasına ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Sanık …’in, Sahil güvenlik subayı olarak görev yaparken açığa alındığı, sanığın Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı TEM Şube Müdürlüğü’nde verdiği ifadesinde; “2011 yılında Lise üçüncü sınıftayken Kayseri’de 1 yıl örgüte ait … dershanesine gittiği, o yıl girdiği üniversite sınavında Deniz Harp okulunu kazanarak 2016 yılında … ilçesinde deniz subayı olarak göreve başladığını, örgütle ilişkisinin Kayseri’de dershaneye gittiği tarihlerde başladığını, örgüt evlerine giderek sohbetlere katıldığını, katıldığı sohbetlerde kendisine … CD’leri izlettirildiğini, gittiği evin sorumlunun “…” Kod adlı şahıs olduğunu, lise üçüncü sınıfta kendisiyle “….” kod adlı kişinin ilgilendiğini, bu kişinin kendisine “…” kod adını verdiğini, örgütün evlerinde kaldığını, örgüt mensuplarından “…” kod adlı kişinin yönlendirmesi ile Deniz Harp Okulunu kazandığını hatta kendisi ile temsili bir mülakat komisyonu kurularak sanığın Deniz Harp Okulunu kazanmasının sağlandığı, okulu kazanıp intibak eğitimini tamamlayıp ilk çarşı izninde örgüt mensuplarından “…” kod adlı kişiyle irtibata geçtiğini, bu kişinin Deniz Harp okulunda 1. sınıfa başladığında kendisiyle ilgilendiğini, görüşmelerin büyük bir gizlilik içinde yapıldığını, 2. sınıftayken ise “…” kod adlı kişi yerine “…” kod adlı kişinin, 3. ve 4. sınıfta ise “….” kod adlı kişinin kendisiyle ilgilendiğini, eğitimini tamamladıktan sonra Antalya’ya atandığını, Antalya’da kaldığı sürede 7 ay kadar örgüte 300-500 TL arasında değişen miktarlarda örgüte himmet verdiğini, sanıkla ilgilenen örgüt abisinin isteği üzerine “Kik Messanger” isimli programı telefonuna yüklediğini, bu program üzerinden 5-6 defa örgüt abisiyle irtibat kurduğunu, Antalya’dan …’e tayin olunca da bu kişinin bu program üzerinden kendisiyle bağlantı kurarak …’te başka bir örgüt abisiyle görüşmesini istediğini, kendisinin bir kez bu kişiyle görüştüğünü ardından 15 Temmuz darbe girişimimin olduğunu” beyan ettiği, verdiği beyanları mahkemenin 1. celsesinde de tekrar ettiği, beyanlarında geçen kişileri teşhis ettiği, Bursa Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülmekte olan 2017/62517 sayılı soruşturma dosyasında etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak isteyen aynı suçtan şüpheli olarak beyanları alınan M. K. da ifadesinde; “… Mağazası civarında bulunan bir eve götürdü. Burada … isimli şahısla buluşturdu. … Deniz Harp Okulundan devrem olan teğmen rütbesiyle benim gibi Türk Silahlı Kuvvetlerinde görev yapan ve tayinimiz Sahil Güvenlik Kuvvetlerine çıkan arkadaşımdı. Bu evde … (Kendisi … Teğmen Rütbesiyle Sahil Güvenlik Komutanlığında aktif olarak görev yapmaktadır.) isimli şahıs ile … Kod adlı şahıs bizi buluşturunca …’in de FETÖ/PDY terör örgütü ile irtibat ve iltisakının olduğunu anladım…. Ev arkadaşım olan … isimli devremin de aynı şahsa benim gibi himmet verdiğini biliyorum ….” şeklinde beyanlarda bulunduğu, tanık ile sanığın birbiriyle uyumlu beyanlarından, dosyada mevcut HTS raporu ve sanığın ikrar mahiyetindeki savunmalarından sanığın FETÖ/PDY terör örgütü üyeleri ile irtibat halinde bulunduğu, örgüte ait dershanelere gittiği, örgüte ait evlerde toplantılara katıldığı, bu toplantıların büyük bir gizlilik içinde yapıldığı, sanığın örgüte ait gizli iletişim programını da telefonuna yüklediği sabit olmakla sanığın eylemlerinin çeşitlilik, süreklilik ve yoğunluk arz ettiği, sanığın örgütün organik yapısı içine dahil olduğu ve FETÖ/PDY terör örgütüne bilerek ve isteyerek üye olduğu kanaatine varılarak cezalandırılmasına, sanığın 02.10.2017 tarihli emniyet ifadesinde ayrıntılı olarak beyanlarda bulunduğu, yargılama aşamasında da beyanlarını doğruladığı, söz konusu beyanlarının örgütsel konumuyla uygun olduğu değerlendirilerek, TCK’nın 221/4-2. cümle kapsamında örgütün yapısı ve faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili bilgi verdiği anlaşılmakla, TCK’nın 221/4-son cümlesi gereğince takdiren 2/3 oranında indirim yapılarak mahkumiyetine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik bulunup bulunmadığına yer verilir.
IV. GEREKÇE
Kolluk görevlileri tarafından tutulan 27.09.2017 tarihli yakalama, üst arama ve rızaen teslim tesellüm tutanağının içeriğine göre, sanığın kendiliğinden gönüllü olarak teslim olduğu ve etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istediğini belirterek örgütün yapısı ve örgütte kaldığı süre ile uyumlu bilgiler verdiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK’nın 221 maddesinin, 4. fıkrasının, birinci cümlesinin uygulanıp uygulanmayacağı tartışmasız bırakılması nedeniyle hukuka aykırılık tespit edilmiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle sanık ve müdafiinin temyiz istemleri yerinde görüldüğünden Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 15.10.2018 tarihli ve 20218/1444 Esas, 2018/1425 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının a bendi uyarınca uyarınca Balıkesir 3. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
17.01.2023 tarihinde karar verildi.