YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/695
KARAR NO : 2022/2166
KARAR TARİHİ : 19.04.2022
İlk Derece Mahkemesi : Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 01.11.2017
Suç : Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma, nitelikli olarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, nitelikli yağmaya teşebbüs, 6136 sayılı Kanuna muhalefet etme, tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması, görevi yaptırmamak için direnme nitelikli olarak kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma; (08.12.2013) 2-Nitelikli yağmaya teşebbüs; (17.11.2013) 3-6136 sayılı Kanuna muhalefet etme, tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması, görevi yaptırmamak için direnme; (20.01.2015)
Hüküm : 1- TCK’nın 302/1, 62/1, 53, 58/9. 63, 2- TCK’nın 149/1-d-f, 35, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62/1, 53, 58/9. (…’a karşı 17.11.2013 tarihli eylemi nedeniyle) 3- TCK’nın 109/2, 109/3-a-b-c, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62/1, 53, 58/9., (…, …, … ve …’a karşı 08.12.2013 tarihli eylemi nedeniyle)
4- TCK’nın 174/1, 3713 sayılı Kanunun 5/2, TCK’nın
62/1, 53, 58/9.(20.01.2015 tarihli eylem)
5- TCK’nın 265/1-4, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın
62/1, 53, 58/9. (20.01.2015 tarihli eylem)
6- 6136 sayılı Kanunun 13/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1,
TCK’nın 62/1, 52, 52/4, 53. (23.05.2013 ve 20.01.2015
tarihli eylemleri nedeniyle) (2 Kez
Temyiz edenler : Sanık ve müdafii
Bölge adliye mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatı, başvurularının süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
A-) Sanık hakkında kamu görevlisine karşı görevi yaptırmamak için direnme ve tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Anılan suçlara ilişkin bölge adliye mahkemesinin kararı, verilen cezaların tür ve süresine göre CMK’nın 286/2-a maddesi gereğince temyiz edilemez nitelikte olduğundan sanık ve müdafiinin temyiz istemlerinin CMK’nın 298. maddesi gereğince REDDİNE,
B-) Sanık hakkında diğer suçlardan kurulan mahkumiyet hükümlerine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin, ilk derece mahkemesinde silahların eşitliği ve çelişmeli yargılama ilkesi doğrultusunda, savunmaya yeterli imkanın sağlanması ve bu hakkın etkin şekilde kullandırılmış olması, istinaf ve temyiz denetiminde sınırsız şekilde yazılı savunma imkanının kullanılabilme olanağının bulunması karşısında savunma hakkının kısıtlanması söz konusu olmadığından, 01.02.2018 tarihli ve 7079 sayılı Kanunun 94. maddesi ile değişik CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca takdiren REDDİNE,
Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-) Sanık hakkında devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma, nitelikli yağma suçuna teşebbüs ve 6136 sayılı Kanuna muhalefet etme suçlarından hükmedilen mahkumiyet kararlarına yönelik yapılan incelemede;
Sanık hakkında devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma suçundan belirlenen temel cezanın anılan Kanunun 5/1. maddesi gereğince artırılması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamış ve 6136 sayılı Kanuna muhalefet etme suçu kurulan mahkumiyet hükümlerinde TCK’nın 58/9. maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmemiş ise de, anılan hüküm infaz rejimi ile ilgili olup uygulanmamış olması kazanılmış hak oluşturmayacağından anılan maddenin uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılama sonunda toplanan deliller karar yerinde incelenip sanığın üyesi bulunduğu silahlı terör örgütünün Devletin birliğini bozma ve ülke topraklarından bir kısmını Devlet idaresinden ayırma amacına yönelik olarak vahamet arz eden olayı gerçekleştirdiği, sübutu kabul olunan eyleminin amaç suçun işlenmesi doğrultusundaki örgütsel bağlılık ve ülke genelindeki organik bütünlüğüne göre amacı gerçekleştirme tehlikesi yaratabilecek nitelikte olduğu belirlenip, devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma, nitelikli yağma suçuna teşebbüs ve 6136 sayılı Kanuna muhalefet etme suçlarının kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasıfları tayin edilmiş, sübutları kabul edilmiş, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosya kapsamına göre verilen hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiş olduğu anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle mahkumiyetlerine ilişkin hükümlerin ayrı ayrı ONANMASINA,
2-) Sanık hakkında nitelikli olarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan hükmedilen mahkumiyet kararına yönelik yapılan incelemede;
Oluş, iddia, mağdur beyanları, sanık savunması ve tüm dosya kapsamı içeriğine göre; mağdurların “yüzlerinin kapalı olması nedeniyle eylemi gerçekleştiren şahıslar arasında sanığın olup olmadığını bilmedikleri” yönündeki beyanları ve sanığın aşamalarda anılan eylemi gerçekleştirmediğine dair inkara yönelik savunması karşısında; gizli tanıklar 3122-2 ve 3122-3’ün sanıkla ilgili beyanlarının olayın sübutu açısından belirleyici tek delil olduğu, 5726 sayılı Tanık Koruma Kanununun 9/8. maddesine göre de gizli tanığın beyanının tek başına hükme esas teşkil edemeyeceği nazara alınarak; sanığın mahkumiyetine yeterli her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilmeden, beraati yerine yazılı biçimde mahkumiyetine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan bu sebeplerden dolayı hükümlerin CMK’nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için … Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 19.04.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.