Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2021/6302 E. 2023/3707 K. 31.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/6302
KARAR NO : 2023/3707
KARAR TARİHİ : 31.05.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2017/2875 E., 2017/2828 K.
SUÇ : Silahlı terör örgütüne üye olma
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

1. Uşak 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 10.10.2017 tarihli ve 2017/170 Esas, 2017/194 sayılı kararı ile sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 314 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 5 inci maddesinin birinci fıkrası, 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesi, 58 inci maddesinin dokuzuncu fıkrası ve 63 üncü maddesi uyarınca mahkûmiyet kararı karar verilmiştir.

2. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 20.11.2017 tarihli ve 2017/2875 Esas, 2017/2828 sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

3. Dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 04.03.2021 tarihli ve bozma görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Sanık müdafiinin temyiz sebepleri özetle;

1. Atılı suçun unsurlarının oluşmadığına,

2. Dernek ve sendika üyeliğinin yasal oluğuna,

3. Tanık beyanlarının doğru olmadığına,

4. Temyiz dilekçesinde belirtilen sair temyiz sebepleri ve sair hususlara,

İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR

Temyizin kapsamına göre;

A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü

İlk Derece Mahkemesince sanığın eyleminin, silahlı terör örgütüne üye olma suçunu oluşturduğunun kabulü ile sanık hakkında mahkûmiyet kararı verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü

İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE

Yargılama sırasında doktor raporu beyan ederek tanık sıfatıyla celseye katılamayan ve bilgi alma tutağı ile müdafisiz şekilde kolluğa bilgi alma tutanağı şeklinde sanık aleyhine verdiği beyanı hükme esas alınmayan M. A. A.nın, yargılama aşamasında tanık olarak dinlenmesinin; İlk Derece Mahkemesince tanık olarak dinlenen N. U.nun soruşturma aşamasında benzer şekilde beyanda bulunması karşısında tanığın kendi soruşturma ve kovuşturma dosyalarının dosyaya getirilmesinin; hükümden sonra dosyaya gelen dijital inceleme raporu ve HTS analiz raporunun da sanık ve müdafiine okunarak delillerin bir bütün halinde değerlendirilmesinin, dosyada bulunan delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olması ve bu hususların sonuca etki etmeyeceği düşüncesiyle tebliğnamede eksik araştırma ile hüküm kurulduğuna dair bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.

Sanığın örgüte müzahir Zaman Gazetesine abone olması ve çocuğunun örgüte müzahir okulda eğitim almış olmasının isnat edilen suç yönünden delil veya örgütsel faaliyet olarak değerlendirilemeyeceği kabul edilerek yapılan incelemede;

Silahlı terör örgütüne üye olma suçu temadi eden suçlardan olup yakalanma ile temadi kesileceğinden Bölge Adliye Mahkemesi gerekçeli karar başlığında suç tarihinin “17.08.2016” yerine “11.08.2016” şeklinde yazılması mahallinde giderilebilecek maddi hata olarak değerlendirilmiştir.

Mahallinde hukuka uygun olarak ikame olunup usulünce tartışılan delillere ve dosya kapsamına göre, örgüte müzahir derneğe üye olan, örgüte müzahir sendikada denetim kurulu asil üyesi olarak görev alan, dosyada dinlenen tanık beyanına göre örgütün mütevelli gurubunda yer alarak örgütün düzenlediği örgütsel toplantılara katılan ve İlk Derece Mahkemesinin ve Bölge Adliye Mahkemesinin kararlarında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılan sanık hakkında;

Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak eksiksiz yapıldığı, belirtilen eleştiri dışında hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin yukarıda ilgili bölümde ileri sürdüğü temyiz sebepleri ve sair hususlar yerinde görülmemekle, sanık hakkında kurulan hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR

Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 20.11.2017 tarihli ve 2017/2875 Esas, 2017/2828 sayılı kararında sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Uşak 2. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

31.05.2023 tarihinde karar verildi.

… … … … …