Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2021/6116 E. 2023/8030 K. 26.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/6116
KARAR NO : 2023/8030
KARAR TARİHİ : 26.10.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2020/134 E, 2020/248 K
SUÇ : Silahlı terör örgütüne üye olma
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; 5271 … Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle,
Sanık müdadfinin duruşmalı inceleme talebinin, 7079 … Kanun’un 94 üncü maddesiyle değişik 5271 … Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği yasal şartları oluşmadığından reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü;
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 26.02.2020 tarih, 2019/6144 Esas, 2020/1507 Karar … bozma kararı üzerine;
1 İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesinin 18/12/2020 tarih, 2020/134 Esas ve 2020/248 Karar … kararı ile sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 5237 … … Ceza Kanunu’nun (5237 … Kanun) 314 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 3713 Terörle Mücadele Kanun’un (3713 … kanun) 5 inci maddesini birinci fıkrası, 5237 … Kanun 53 üncü maddesi, 58 inci maddesinin dokuzuncu fıkrası, 63 üncü maddesi uyarınca mahkumiyetine karar verilmiştir.
2. Dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 08.03.2021 tarihli ve bozma görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık ve müdafilerinin temyiz sebepleri özetle;
1. Dosyada kesin delil bulunmadığına,
2. Sanığın ByLock kullanıcısı olmadığına, bylockun delil olarak değerlendirilemeyeceğine,
3. Suçun unsurlarının oluşmadığına, kastın olmadığına,
4. Yargılamanın yetkisiz ve görevsiz mahkemece yapıldığı,
5. Savunma hakkının ihlal edildiği,
6. TCK 62. maddenin uygulanmamasının hukuka aykırı olduğuna,
7. Ceza tayininin keyfi olarak üst hadden verildiğine,
8. Beraat kararı verilmesi gerektiğine ve dilekçede belirtilen diğer sair hususlara ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
İlk Derece Mahkemesince sanıkların eyleminin, Silahlı terör örgütüne üye olma suçunu oluşturduğunun kabulü ile sanık hakkında mahkûmiyet kararı verilmiştir.
IV. GEREKÇE
1. Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarihli ve 2017/16-956 Esas, 2017/970 … Kararı ile onanarak kesinleşen, Yargıtay (Kapatılan) 16. Ceza Dairesinin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarihli ve 2015/3 Esas, 2017/3 Karar … kararında; ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bir suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacağının kabul edildiği gözetilmekle;
ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, ByLock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, ByLock kullanıcısı olduğuna dair delilin atılı suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında, ilgili birimlerden ByLock tespitine ilişkin belgelerin ve ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme raporunun getirtilmesi gerekirken bylock tespit değerlendirme tutanağı beklenilmeden bilirkişi raporu aldırılarak rapor doğrultusunda karar verilmesi;
2. Sanık hakkında 5726 … Kanunun 9/8 inci maddesi gereğince gizli tanık beyanlarının tek başına mahkûmiyet hükmüne esas alınamayacağının gözetilmesi karşısında; gizli tanığın sanıkla aynı evde kaldığını beyan ettiği … … … Eker’ in tanık olarak dinlenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması;
3. UYAP örgütlü suçlar bilgi bankasında sanık hakkında herhangi bir beyan yahut ifade olup olmadığı araştırılıp bulunması halinde beyan ve ifadelerin onaylı örneklerinin dosya arasına getirtilip elde edilen tüm bilgi ve belgelerin 5271 … Kanun’un 217 nci maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunarak diyecekleri sorulduktan sonra bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabul ve uygulamaya göre de;
a.Anayasa’nın 138/1 inci maddesi hükmü, TCK’nın 61/1 inci maddesinde düzenlenen cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine ilişkin ölçütlerle aynı Kanun’un 3/1 inci maddesi uyarınca; suçun işleniş biçimi, işlendiği yer ve zaman, meydana gelen tehlikenin ağırlığı göz önünde bulundurularak, hakkaniyete uygun bir ceza tayini gerekirken temel cezanın belirlenmesinde suçun unsurlarının teşdit sebebi olarak nazara alınamayacağı da gözetilmeden, TCK’nın 61/3 üncü maddesine aykırı olarak alt sınırdan uzaklaşılmak suretiyle hüküm kurulması,
b.Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 16.03.2021 tarih ve 2019/1-289 Esas ve 2021/109 … kararında açıklandığı üzere;
07.06.1976 tarihli ve 3-4 … İçtihadı Birleştirme Kararı ile bu doğrultudaki birçok Ceza Genel Kurulu kararında açıkça vurgulandığı üzere; kanun koyucu, hâkime takdiri indirim hükmünün uygulanması konusunda geniş bir takdir yetkisi tanıyarak, uygulamada çıkabilecek olan ve önceden öngörülme imkânı bulunmayan çeşitli hâlleri kapsayacak bir kalıp bulmanın zorluğu karşısında, hâkimin bu yetkisini sınırlamaktan özenle kaçınmış, bu tavrını 5237 … Kanunda da devam ettirmiştir.
Ancak, hâkimin bu konudaki takdir yetkisi sınırsız değildir. Bütün kararlarda olduğu gibi takdiri indirimin uygulanmasına veya uygulanmamasına ilişkin kararlar da gerekçeli olmalıdır. Bununla birlikte gösterilen gerekçelerin hak, adalet ve nasafet kuralları ile dosya içeriğine uygunluğunun Yargıtay denetimine tâbi olacağında da şüphe bulunmamaktadır.
Anayasanın 141. ve 5271 … CMK’nın 34. maddeleri uyarınca bütün mahkeme kararlarının gerekçeli yazılması zorunludur. Gerekçe, verilen hükmün dayanaklarının akla, hukuka ve dosya içeriğine uygun olarak izah edilmesidir. Yasal ve yeterli olmayan, dosya içeriğine uymayan bir gerekçeyle karar verilmesi hem kanun koyucunun amacına uygun düşmeyecek, hem de tarafları tatmin etmeyerek keyfiliğe yol açacaktır.
Bu açıklamalar ışığında uyuşmazlık konusu değerlendirildiğinde;
Takdiri indirim nedeni olarak; failin geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve bozma kararı sonrası yargılama sürecindeki davranışları, cezanın failin geleceği üzerindeki olası etkileri gibi hususların göz önünde bulundurulması gerektiği gözetilmeden, 5237 … Kanun’un 62 nci maddesinin uygulanmamasını gerektirecek bir husus olmadığı göz önüne alınarak sanık hakkında hükmolunan cezadan 5237 … Kanun’un 62 nci maddesi uyarınca indirim yapılması gerekirken; yetersiz, dosya kapsamıyla uyumlu olmayan gerekçelerle ve bozma öncesi sanığın söylemleri dikkate alınarak takdiri indirim yapılmasına yer olmadığına karar verilmesi suretiyle sanık hakkında kurulan hükümde hukuka aykırılık bulunmuştur .
hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle sanık ve müdafinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesinin 18.12.2020 tarih, 2020/134 Esas ve 2020/248 … Kararının 5271 … Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, 5271 … Kanun’un 304 üncü maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesine, gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
26.10.2023 tarihinde karar verildi.