Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2021/4053 E. 2023/2357 K. 26.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/4053
KARAR NO : 2023/2357
KARAR TARİHİ : 26.04.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun’un) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

Sanıklar müdafiinin duruşmalı inceleme taleplerinin, 7079 sayılı Kanun’un 94 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği yasal şartları oluşmadığından reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

1. … 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 05.03.2018 tarihli ve 2016/339 Esas, 2018/187 sayılı kararı ile sanıklar hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 314 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun (3713 sayılı Kanun) 5 inci maddesi, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesi, 58 inci maddesi yedinci ve dokuzuncu fıkrası, 63 ncü maddesi uyarınca mahkumiyetlerine karar verilmiştir.

2. … Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 19.11.2018 tarihli ve 2018/1729 Esas ve 2018/1999 sayılı kararı ile sanıklar hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik, … Adli Emanetinin 2017/1142 sırasında kayıtlı sanık …’a ait tabanca, şarjör ve mermilerin herhangi bir suçta kullanıldığına dair dosya kapsamında delil bulunmadığından 670 sayılı K.H.K. ile ilgili TBMM’de kabul edilen 7091 sayılı Kanun’un 2 nci maddesine göre ruhsatı iptal edildiğinden ilgili kolluk birimine gönderilmesine karar verilmesi gerekirken müsaderesine karar verilmesi, kanuna aykırı ise de, bu husus yeniden yargılama yapmayı gerektirmeyip CMK’nın 280/1-c maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün “… Adli Emanet Defterinin 2017/1142 sırasında kayıtlı Mühürlü vaziyette …’dan elde edilen Glock marka TXF268 seri numaralı 9 mm. çap. tabanca ve 1 adet şarjör, …-2014-172694 seri nolu bulgu poşeti içerisinde …’dan elde edilen Glock marka tabancaya ait 1 adet şarjör, …-2014-172689 nolu bulgu poşeti içerisinde …’dan elde edilen 15 adet 9 mm. çap. dolu fişek’in TCK’nın 54/1 maddesi gereğince MÜSADERESİNE” ilişkin ibarenin hükümden çıkarılarak yerine “… Adli Emanetinin 2017/1142 sırasında kayıtlı sanık …’a ait tabanca, şarjör ve mermilerin 7091 sayılı Kanun’un 2 nci maddesine göre ilgili kolluk birimine gönderilmesine” ibaresinin eklenmesi suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün düzeltilerek, sanıklar müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

3. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 18.10.2020 tarihli ve bozma görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Sanıklar müdafiinin temyiz istemi özetle;

1. Savunma hakkının ihlal edildiğine,

2. Adil yargılanma hakkının ihlal edildiğine,

3. ByLock kullanmadığına,

4. Usul ve kanuna aykırı karar verildiğine,

5. … … işlemlerinin rutin işlem olduğuna,

6. Kabule esas alınan delillerin hukuka aykırı olduğuna,

7. Suçun maddi ve manevi unsurlarının oluşmadığına,

8. Lehe olan hükümlerin uygulanması gerektiğine,

9. Eksik araştırma, inceleme ve yetersiz gerekçe ile hüküm kurulduğuna,

10. Sanıkların kastı bulunmadığından hata hükümlerinin uygulanması gerektiğine,

11. Temyiz dilekçesinde belirtilen sair temyiz sebepleri ve sair hususlara,

İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR

Temyizin kapsamına göre;

A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü

Sanık … yönünden; sanık …’nin … ilçesinde komiser yardımcısı olarak görev yaptığı, sanığın 0505 (…) (…) (…) telefon numaralı hattı kullandığı, … İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Şube Müdürlüğü tarafından düzenlenen güncel ByLock sorgulamasında sanığın telefon hattında da ByLock kullandığının tespit edildiği, belge içeriğine göre ByLock uygulamasının 22 Şubat 2015 tarihinde yüklendiği ve sanık tarafından kullanılmaya başlandığı, sanığın bu şekilde FETÖ/PDY terör örgütü mensuplarınca haberleşme aracı olarak kullanılan ByLock yazılımını kullandığı anlaşılmış, soruşturma sırasında sanıkta ele geçirilen materyallerle ilgili dijital inceleme raporu dosyamızda gönderilmiş, rapor içeriğine göre herhangi bir suç unsuruna rastlanmadğı bildirilmekle birlikte incelemeye konu samsung marka cep telefonunun darbe tarihinden iki … sonrasına denk gelen 17.07.2016 tarihinde formatlandığı veya bu tarihten sonra kullanılmaya başlandığı belirtilmiş, ByLock sorgu sonucu … ve HTS kayıtları incelendiğinde sanığın 2015 yılında aynı İMEİ numaralı cep telefonunu kullandığı anlaşıldığından sanığın incelemeye konu cep telefonuna 17.07.2016 tarihinde format attığı anlaşılmış, yargılama sırasında dinlenilen tanık beyanları dikkate alındığında sanıkların 17-25 2013 tarihinde yaşanan olaylardan sonra …’ya tayin olmaları nedeniyle FETÖ/PDY mensubu olduklarından dolayı bu atamanın yapıldığına dair emniyet camiasında konuşulduğu anlaşılmış, sanık …’nin 2006-2007 yıllarında faizsiz bankacılık nedeni ile … Asyada hesap açtırdığı, MASAK raporu ekindeki CD’den mahkeme kalemince alınan örnekler incelendiğinde Nil Özel Eğitim limited şirketi tarafından sanığa 03.03.2015 tarihinde … … aracılığıyla … bankasındaki hesabına 1350 TL eğitim öğretim desteği iadesi (teşvik ödemesi) yapıldığı anlaşılmış, söz konusu okulun Kırıkhan’daki bu yapıya ait okul olduğu mahkemece bildirilmiş, her ne kadar sanık savunmasında ByLock kullanmadığını beyan ederek atılı suçlamayı kabul etmemiş ise de; tüm dosya kapsamına göre sanığın internet trafiğine ilişkin kayıtların temini için yazılan müzekkere cevabında, ByLock uygulamasına ait 46.166.160.137 numaralı IP adresine ve uygulamayı kullananların tespitini zorlaştırmak amacıyla kiralanan 8 adet ilave IP adresi olan 46.166.164.176, 46.166.164.177, 46.166.164.178, 46.166.164.179, 46.166.164.180, 46.166.164.181, 46.166.164.182, 46.166.164.183 IP numaralı adreslerinden bir veya bir kaçına bağlandığı, ayrıca aynı husustaki … Cumhuriyet

Başsavcılığının 2016/180056 soruşturma numaralı dosyasından temin edilen ve İl Cumhuriyet Başsavcılıklarına gönderilen internet trafiğine ilişkin kayıtlarda 22/02/2015 tarihi ile 28/03/2015 tarihleri arasında farklı günlerde ByLock uygulamasına giriş yaptığı, ayrıntıları ve hukuki mahiyeti Yüksek Yargıtay (Kapatılan) 16. Ceza Dairesinin 24.04.2017 tarih 2015/3 Esas 2017/3 (İlk Derece sıfatıyla) sayılı kararında ve 14.07.2017 tarih 2017/1443 – 4758 sayılı ilamında açıklandığı üzere; oluşturulması, dahil olunması, kullanılması ve teknik özellikleri itibariyle münhasıran FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarınca kullanılan kriptolu iletişim ağı ByLock’u kullandığı, FETÖ/PDY terör örgütü liderinin ByLock ile ilgili “tüm üyelerimiz ByLock üzerinden haberleşsin, kullanmayanlar hizmete ihanet etmiş olur” şeklindeki emir ve talimatına uyduğu anlaşıldığından silahlı terör örgütü üyesi olmak suçunu işlediği kanaatine varılmış, sanığın ByLock kullanımına ilişkin mesaj içerikleri elde edilememiş ise de terör örgütü üyelerinin programı yüklemeleri ve sadece kendi aralarında iletişim kurabilmeleri, örgüte dahil olmayan elektronik ve bilişim dünyasındaki insanların dahi bu programdan haberdar olmayıp 15 Temmuz darbe girişiminden sonra adını duyması, haberleşmenin sadece kullanıcı adı ve şifreye sahip kişilerle yapılabilmesi, ayrıca gizli olması, atılı suçun vasıf ve mahiyeti, yasal unsurları da nazara alındığında içeriklerin mevcut olmamasının suç vasfını değiştirmeyeceği kanaatine varılarak aksi yöndeki savunmalara itibar edilmemiş, sanığın ByLock sunucusuna bağlandığını gösteren internet trafiğine ilişkin …(HIS) kayıtları ve aynı dönemi kapsayan HTS kayıtlarının karşılaştırılmasında sinyal alınan baz istasyonlarının birbiri ile uyumlu olduğu, dosya kapsamı ile örtüşmeyen bir kaydın mevcut olmadığı anlaşılmış, … kayıtları ile HTS kayıtlarının BTK tarafından gönderilen içerikte tamamının mevcut olması nedeniyle mahkemece karşılaştırma kayıtlar üzerinden yapılmış, kayıtların bir kısmı çıkarılmak suretiyle dosya arasına alınmış, iddianamede suç tarihi 15.07.2016 olarak gösterilmiş ise de Yüksek Yargıtay ilgili Ceza Dairelerinin yerleşik içtihatlarına göre terör örgütüne üye olma suçunun temadi eden suçlardan olduğu, suç tarihinin temadinin kesildiği tarih olduğu nazara alındığında suç tarihinin sanığın yakalandığı 17.07.2016 ve öncesi olduğu anlaşılmış, sanık … Cam yönünden: sanık … … ilçesinde komiser yardımcısı olarak görev yaptığı, sanığın 0505 (…) (…) (…) telefon numaralı hattı kullandığı, … İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Şube Müdürlüğü tarafından düzenlenen güncel ByLock sorgulamasında sanığın telefon hattında da ByLock kullandığının tespit edildiği, belge içeriğine göre ByLock uygulamasının 30 Ağustos 2014 tarihinde yüklendiği ve sanık tarafından kullanılmaya başlandığı, sanığın bu şekilde FETÖ/PDY terör örgütü mensuplarınca haberleşme aracı olarak kullanılan ByLock yazılımını kullandığı anlaşılmış, sanık hakkında hüküm verildikten sonra … Cumhuriyet Başsavcılığının 27.03.2018 tarihli müzekkeresi ekinde gönderilen … Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize suçlarla mücadele şube müdürlüğü tarafından düzenlenen 21.12.2017 tarihli raporda, … Cumhuriyet Başsavcılığının FETÖ/PDY terör örgütünün emniyetteki mahrem yapılanmasına yönelik yürütülmekte olan 2017/68532 soruşturma sayılı dosya kapsamında sanığın bu mahrem … içerisinde yer aldığı ve bu kapsamda ele geçirilen hard disk teki büyük bölgenin …, küçük bölgenin …, rütbesinin komiser yardımcısı derecesinin ‘A5’, kodunun “FETÖ mensubiyeti olan, teslimiyeti, sadakati ve bağlılığı en üst seviyede olan kişileri” ifade ettiği tespit edilmiş, sanık …’ın … … hesabının bulunmadığı, ancak 19.03.2015 tarihinde kendisine ait Vakıflar Bankası hesabından eşi Ş. Ç.’nin … … hesabına 35.000 TL havale yaptığı anlaşılmış, ayrıca sanığın aldığı devre mülk karşılığında Erzin ilçesinde bulunan İssos Termal Otel işletmesinin … Asyadaki hesabına ilişkin aylık taksitler halinde 2013 yılı içerisinde ödemeler olmuş, soruşturma sırasında sanıkta ele geçirilen materyallerle ilgili dijital inceleme raporu

dosyaya gönderilmiş, rapor içeriğine göre herhangi bir suç unsuruna rastlanmadğı bildirilmekle birlikte, cep telefonunun şifre veya pin kodunun temin edilmesi halinde imaj alma işleminin yapılabileceği bildirildiğinden, sanığın Apple Iphone 4 marka cep telefonunun pin kodunun öğrenilmesi için mahkeme kalemince aranmak suretiyle sanık …’ın arandığı, bilgi verilmesi üzerine sanığın pin kodunu unuttuğunu beyan ettiğinden dijital inceleme telefon için yapılmamış sanığın ikametinde elde edilen video kamera ve videokasetlerle ilgili inceleme yapılmış, videokasetlerde düğün görüntüleri mevcut olduğu anlaşıldığından atılı suçla ilgili herhangi bir delil elde edilememiş, her ne kadar sanık ByLock kullanmadığını beyan ederek atılı suçlamayı kabul etmemiş ise de; tüm dosya kapsamına göre sanığın internet trafiğine ilişkin kayıtların temini için yazılan müzekkere cevabında, ByLock uygulamasına ait 46.166.160.137 numaralı IP adresine ve uygulamayı kullananların tespitini zorlaştırmak amacıyla kiralanan 8 adet ilave IP adresi olan 46.166.164.176, 46.166.164.177, 46.166.164.178, 46.166.164.179, 46.166.164.180, 46.166.164.181, 46.166.164.182, 46.166.164.183 IP adresine bağlandığı, ayrıca aynı husustaki … Cumhuriyet Başsavcılığının 2016/180056 soruşturma numaralı dosyasından temin edilen ve İl Cumhuriyet Başsavcılıklarına gönderilen internet trafiğine ilişkin kayıtlarda 30.08.2014 tarihi ile 08.07.2015 tarihleri arasında farklı günlerde ByLock uygulamasına giriş yaptığı, ayrıntıları ve hukuki mahiyeti Yüksek Yargıtay 16.Ceza Dairesinin 24.04.2017 tarih 2015/3 Esas 2017/3 (İlk Derece sıfatıyla) sayılı kararında ve 14.07.2017 tarih 2017/1443 – 4758 sayılı ilamında açıklandığı üzere; oluşturulması, dahil olunması, kullanılması ve teknik özellikleri itibariyle münhasıran FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarınca kullanılan kriptolu iletişim ağı ByLock’u kullandığı, FETÖ/PDY terör örgütü liderinin ByLock ile ilgili “tüm üyelerimiz ByLock üzerinden haberleşsin, kullanmayanlar hizmete ihanet etmiş olur” şeklindeki emir ve talimatına uyduğu anlaşıldığından silahlı terör örgütü üyesi olmak suçunu işlediği kanaatine varılmış, sanığın ByLock sunucusuna bağlandığını gösteren internet trafiğine ilişkin …(HIS) kayıtları ve aynı dönemi kapsayan HTS kayıtlarının karşılaştırılmasında sinyal alınan baz istasyonlarının birbiri ile uyumlu olduğu, dosya kapsamı ile örtüşmeyen bir kaydın mevcut olmadığı anlaşılmıştır. … kayıtları ile HTS kayıtlarının BTK tarafından gönderilen içerikte tamamının mevcut olması nedeniyle mahkemece karşılaştırma kayıtlar üzerinden yapılmış, kayıtların bir kısmı çıkarılmak suretiyle dosya arasına alınmış, sanığın ByLock kullanımına ilişkin mesaj içerikleri elde edilememiş ise de terör örgütü üyelerinin programı yüklemeleri ve sadece kendi aralarında iletişim kurabilmeleri, örgüte dahil olmayan elektronik ve bilişim dünyasındaki insanların dahi bu programdan haberdar olmayıp 15 Temmuz darbe girişiminden sonra adını duyması, haberleşmenin sadece kullanıcı adı ve şifreye sahip kişilerle yapılabilmesi, ayrıca gizli olması, atılı suçun vasıf ve mahiyeti, yasal unsurları da nazara alındığında içeriklerin mevcut olmamasının suç vasfını değiştirmeyeceği kanaatine varılarak aksi yöndeki savunmalara itibar edilmemiş, iddianamede suç tarihi 15.07.2016 olarak gösterilmiş ise de Yüksek Yargıtay ilgili Ceza Dairelerinin yerleşik içtihatlarına göre terör örgütüne üye olma suçunun temadi eden suçlardan olduğu, suç tarihinin temadinin kesildiği tarih olduğu nazara alındığında suç tarihinin sanığın yakalandığı 17.07.2016 ve öncesi olduğu anlaşılmış, üzerlerine atılı FETÖ/PDY terör örgütü üyeliği suçunun sübuta erdiği kabul edilerek eylemlerine uyan maddelere göre cezalandırılmalarına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü

İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, … Adli Emanetinin 2017/1142 sırasında kayıtlı sanık …’a ait tabanca, şarjör ve mermilerin herhangi bir suçta kullanıldığına

dair dosya kapsamında delil bulunmadığından 670 sayılı K.H.K. ile ilgili TBMM’de kabul edilen 7091 sayılı Kanun’un 2 nci maddesine göre ruhsatı iptal edildiğinden ilgili kolluk birimine gönderilmesine karar verilmesi gerekirken müsaderesine karar verilmesi, kanuna aykırı ise de, bu husus yeniden yargılama yapmayı gerektirmeyip CMK’nın 280/1-c maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün “… Adli Emanet Defterinin 2017/1142 sırasında kayıtlı Mühürlü vaziyette …’dan elde edilen Glock marka TXF268 seri numaralı 9 mm. çap. tabanca ve 1 adet şarjör, …-2014-172694 seri nolu bulgu poşeti içerisinde …’dan elde edilen Glock marka tabancaya ait 1 adet şarjör, …-2014-172689 nolu bulgu poşeti içerisinde …’dan elde edilen 15 adet 9 mm. çap. dolu fişek’in TCK’nın 54/1 maddesi gereğince MÜSADERESİNE” ilişkin ibarenin hükümden çıkarılarak yerine “… Adli Emanetinin 2017/1142 sırasında kayıtlı sanık …’a ait tabanca, şarjör ve mermilerin 7091 sayılı Kanun’un 2 nci maddesine göre ilgili kolluk birimine gönderilmesine” ibaresinin eklenmesi suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün düzeltilmesi dışında Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik bulunmadığı belirlenmiştir.

IV. GEREKÇE

1. Her iki sanık yönünden; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarihli ve 2017/16-956 Esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Yargıtay (Kapatılan) 16. Ceza Dairesinin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarihli ve 2015/3 Esas, 2017/3 sayılı kararında ve Dairemizin müstakar kararlarında; “ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacağı”nın kabul edildiği gözetilmekle,

ByLock kullanıcısı olduklarını kabul etmeyen sanıkların, söz konusu ölçütler doğrultusunda ByLock kullanıcısı olduklarına dair delilin atılı suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında, ilgili birimlerden ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme tutanaklarının yeniden talep edilmesi ve 5271 sayılı Kanun’un 217 inci maddesi uyarınca duruşmada sanıklar ve müdafiine okunduktan sonra hukuki durumunun takdir ve tayin edilmesi gerekirken, İlk Derece Mahkemesince yetersiz ByLock sorgu tutanaklarına ve ByLock HIS (…) kayıtlarına dayanılarak sanıkların ByLock kullandığı sabit görülmek suretiyle eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, hukuka aykırı bulunmuştur.

2. Sanık … yönünden; hükümden sonra geldiği anlaşılan sanık … hakkında düzenlenen veri inceleme raporu ile bu rapora dayanak delilin elde edilişine ilişkin “gizli tanık … daha önce hakim huzurunda verdiği ifadeye dair tutanaklar ve CMK’nın 134 üncü maddesine göre alınan mahkeme kararı ile ayrıntılı analiz raporunun; sanık … yönünden; Emniyet Genel Müdürlüğü KOM Daire Başkanlığından sanık … hakkında düzenlenen veri inceleme raporu ile bu rapora dayanak delilin elde edilişine ilişkin “gizli tanık … daha önce hakim huzurunda verdiği ifadeye dair tutanaklar ve CMK’nın 134 üncü maddesine göre alınan mahkeme kararı ile varsa ayrıntılı analiz raporunun soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Başsavcılığından araştırılarak temin edilip; her iki sanık bakımından; sanıkların örgütsel

faaliyetleri ve konumunun kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından, UYAP’ta bulunan örgütlü suçlar bilgi havuzunda sanıklar hakkında başkaca bir beyan yahut delil bulunup bulunmadığının araştırılması, elde edilecek tüm bu delillerin 5271 sayılı Kanun’un 217 nci maddesi uyarınca sanıklar ve müdafiine okunması, gerekirse beyanda bulunan şahısların duruşmada tanık sıfatıyla beyanlarının alınması ve sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayin edilmesi gerekirken, İlk Derece Mahkemesince eksik araştırma ve yetersiz delillere dayanılarak yazılı şekilde hüküm kurulması hukuka aykırı bulunmuştur.

3. Sanık … yönünden; UYAP kayıtlarının incelenmesinden sanık hakkında … 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2019/249 Esas sayılı dosyası ile silahlı terör örgütüne üye olma, kamu kurum ve kuruluşları zararına dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından derdest dava bulunduğu anlaşılmakla, silahlı terör örgütüne üye olma suçunun temadi eden suçlardan olduğu, sanığın örgütsel faaliyetlerinin de aynı dönem kapsamında bulunma ihtimali gözetilerek anılan dosyanın aslı veya onaylı suretlerinin getirtilip incelenerek imkân bulunduğu takdirde dava dosyaları birleştirilerek tüm deliller birlikte değerlendirmesi lüzumu nedeniyle, incelenen hüküm hukuka aykırı bulunmuştur.

4. Kabul ve uygulamaya göre;

a. Sanıklar hakkında belirlenen temel cezanın, suçun niteliği gereği artırılırken artırım oranı doğru yapıldığı halde uygulama maddesinin 3713 sayılı Kanun’un 5/1 inci maddesi yerine 3713 sayılı Kanun’un 5 inci maddesi olarak gösterilmesi nedeniyle incelenen hüküm hukuka aykırı bulunmuştur.

b. Terör örgütüne üye olmak suçundan mahkumiyetlerine karar verilen sanıklar hakkında sadece TCK’nın 58/9 uncu maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi nedeniyle incelenen hüküm hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR

Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle sanıklar müdafiinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden … Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 19.11.2018 tarihli ve 2018/1729 Esas ve 2018/1999 sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca … 2. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

26.04.2023 tarihinde karar verildi.