Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2021/3621 E. 2022/620 K. 16.02.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/3621
KARAR NO : 2022/620
KARAR TARİHİ : 16.02.2022

Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 26.02.2020 tarih ve 2020/26 – 2020/125 sayılı kararı
Suç : Devletin birligini ve ülke bütünlüğü bozma, kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten öldürmeye teşebbüs
Hüküm: 1- TCK’nın 302/1, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 53,
58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına
ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
2- TCK’nın 82/1-g, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın
53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına
ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararların niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Duruşmalı inceleme isteminin, silahların eşitliği ve çelişmeli yargılama ilkesi doğrultusunda, İlk Derece Mahkemesinde savunmaya yeterli süre ve kolaylık sağlanarak bu hakkın etkin şekilde kullandırılmış olması, istinaf aşaması ve temyiz denetiminde de yazılı savunmanın sınırsız şekilde kullanılabilme olanağının bulunması karşısında, savunma hakkının kısıtlanması söz konusu olmadığından, 01.02.2018 tarihli ve 7079 sayılı Kanunun 94. maddesi ile değişik CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca takdiren REDDİNE,
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, sanığın sübutu kabul olunan eyleminin amaç suçun işlenmesi doğrultusundaki örgütsel bağlılık ile ülke genelindeki organik bütünlüğüne göre, amacı gerçekleştirme tehlikesi yaratabilecek nitelikte olduğu belirlenip, kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde suç vasfı tayin edilmiş, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosya kapsamına göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş ve yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla;
Sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden sair temyiz itirazlarının esastan reddine, ancak;
Sanık hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerinde 3713 sayılı Kanun gereğince artırım yapılırken 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesi yerine fıkra belirtilmeksizin 5. madde olarak gösterilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu nedenle BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmeden CMK’nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükümlerin 2. fıkralarındaki “5. maddesi” ibaresinin çıkarılması ve yerine “5/1. maddesi” ibaresi eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 9. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 16.02.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.