Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2021/3591 E. 2023/505 K. 14.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/3591
KARAR NO : 2023/505
KARAR TARİHİ : 14.02.2023

T. C.
Y A R G I T A Y
3. C E Z A D A İ R E S İ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L Â M I

BOZMA ÜZERİNE

İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2019/203 E. 2020/112 K.
SUÇ : Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç
işleme, silahlı terör örgütüne üye olma, tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurma
HÜKÜM : 1-Suça sürüklenen çocuk … hakkında: Silahlı terör örgütüne üye olma ve tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurma suçlarından ayrı ayrı beraat.
2-Suç sürüklenen çocuk … hakkında:
Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçundan mahkumiyet.

Suça sürüklenen çocuklar hakkında bozma üzerine verilen kararın; 5271 sayılı Kanun’un 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
A. Van 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 12.03.2015 tarihli 2014/215 Esas ve 2015/74 sayılı Kararı ile suça sürüklenen çocuklar … ve … hakkında ayrı ayrı,
1. Silahlı terör örgütüne üye olma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 314 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 31 inci maddesinin üçüncü fıkrası ve 62 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca 3 yıl 10 ay 20 … hapis cezası ile cezalandırılmalarına,
2. Tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurma suçundan. 5237 sayılı Kanunu’nun 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, 31 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 52 nci maddesinin ikinci ve dördüncü fıkraları uyarınca 3 yıl 4 ay hapis ve 10.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmalarına, karar verilmiştir.
B. İlk derece mahkemesi kararının suça sürüklenen çocuklar müdafiilerinin temyizi üzerine, Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 23.05.2019 tarihli 2019/3417 Esas ve 2019/3780 sayılı ilamı ile suça sürüklenen çocuk … hakkında tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurma suçundan kurulan hükmün onanmasına, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kurulan hükmün örgütün faaliyeti çerçevesinde işlediği tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurma suçu nedeniyle silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçundan cezalandırılması gerekirken suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması nedeniyle bozulmasına; suça sürüklenen çocuk … hakkında silahlı terör örgütüne üye olma ve tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurma suçlarından kurulan hükümlerin ise suça sürüklenen çocuğun müsnet tehlikeli maddeleri bulundurma suçuna iştirak ettiği ve terör örgütünün hiyerarşik yapısına dahil üyesi olduğuna ilişkin cezalandırılmasına yeterli, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği gözetilmeden, atılı suçlardan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.
C. Bozma kararı üzerine, Van 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 28.02.2020 tarihli ve 2019/203 Esas ve 2020/112 sayılı kararı ile,
1. Suça sürüklenen çocuk … hakkında silahlı terör örgütüne üye olma ve tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurma suçlarından 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca ayrı ayrı beraatine,
2. Suça sürüklenen çocuk … hakkında silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 220 nci maddesinin altıncı fıkrası ve 314 üncü maddesinin üçüncü fıkraları delaletiyle 314 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 220 nci maddesinin altıncı fıkrasının ikinci cümlesi, 31 inci maddesinin üçüncü fıkrası ve 62 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca 2 yıl 7 ay 3 … hapis cezası ile cezalandırılmasına, cezanın 5237 sayılı Kanun’un 51 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ertelenmesine, 51 inci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca 2 yıl 8 ay denetim süresi tayinine karar verilmiştir.
D. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 18.09.2020 tarihli onama ve düzeltilerek onama görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
1. Cumhuriyet savcısının temyiz istemi; Suça sürüklenen çocuklar … ve …’in PKK’nın gençlik yapılanması olan YDG-H üyesi oldukları ve aldıkları talimatlarla toplumsal olayları icra ettikleri ve katıldıkları, el yapımı bomba imal ettikleri ve gösterilerde kullanmak üzere başkalarından temin ettikleri tüm delillerden anlaşılmakla; … hakkında beraat kararı verilmesi, … hakkında ise suç vasfında yanılgıya düşülerek silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçundan hüküm kurulması ve bu hükmün şartları taşımamasına rağmen ertelenmesi ve tehlikeli maddeleri izinsiz bulundurma suçundan ise hiç hüküm kurulmayarak karar verilmesinin hukuka aykırı olduğuna ilişkindir.
2. Suça sürüklenen çocuk … müdafiinin temyiz istemi; beraat eden suça sürüklenen çocuk lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
Van ilinde PKK/KCK terör örgütünün gençlik yapılanması olan YDG-H içerisinde faaliyet yürüttükleri değerlendirilen suça sürüklenen çocuklar hakkında başlatılan soruşturmada,
1. Suça sürüklenen çocuk … hakkında
29.01.2014 tarihinde 155 ihbar hattına gönderilen bir e-mail ihbarında, “ragıp bilekçi, ümit acar, memet dönmez bunlar hem evlerde hemde eski Edremit yolunda okey salonu var oranın bodrumunda ses bombası Molotof hazırlayarak bim markete askeriyeye atıyorlar. … Mahallesi … Sokak Numara 47’de önceden yaptıkları molotofları bim markete atacaklar. Sokaktaki olaylarıda bunlar yapıyor. Bu evde bazenleri dağdan gelen çocuklarda oluyor” şeklinde ihbarda bulunulduğu,
27.10.2013 tarihli e-mail ihbarında “iyi günler ben herkesin barış sözlerini söyledi bu … eylem yapan kişileri karşı ihbarda bulunmak istiyorum. Vallehi ben bunlardan bıkmışım hergün hergün yakıyorlar … mahellede hozan abi diye biri var. Bu tüm eylemlere katılır bunu geçen sizin arkadaşlar yakaladı buna ev cezası verdiler. Belki bilmiyorsunuz ama bu hala dışarda eylemlere katılıyor. Ben görmüşüm buğün yine eylemdeydi pkk nın ydg nin mahalle sorumlusumu neymiş. Herkese burada çocuklara ses bombası yaptırıyor. Dün bakkalda iken mahallenin çocukları konuşurlarken … diye bir çocuk ses bombaların molotofların paralarını bu hozanın verdiğini söylüyordu. Allah belasını versin çocuklarımızı hep kandırıyorlar. Hozan Abi gibi şerefsizleri yakalayın allah rıza gelsin” şeklinde ihbarda bulunulduğu,
5271 sayılı Kanun’un 135 inci maddesi uyarınca alınan iletişimin tespiti kararı doğrultusunda yapılan dinlemede tespit edilen bir kısım TAPE kayıtlarında örgütsel faaliyet olarak değerlendirilen konuşmalar yaptığı ve gizliliğe önem verildiği,
Suça sürüklenen çocuk hakkında örgütsel faaliyetlerinin tespiti amacıyla alınan mahkeme kararına istinaden yapılan fiziki takip tutanakları dosya kapsamında bulunduğu,
‘QKTR15Y’ isimli gizli tanık ifadelerinde, özetle; … isimli şahsın 4 yıldır YDG-H içerisinde faaliyetlere ve meydana gelen olaylara katıldığını, örgütün Van yapılanmasında en üst düzeydeki sorumlusu olan … (Kod) isimli şahıstan sonra ikinci adam olduğunu, eylemlerde kullanılan malzemelerin Hogir (Kod) tarafından temin edildiğini, … Mahallesi Eski … yolu … Sokak üzerinde bulunan okey salonunda örgütsel toplantılar yapıldığını, okey salonunun arka tarafındaki bir bodrumda ise molotoflar, ses bombaları ve çeşitli patlayıcı düzeneklerinin hazırlanarak eylemlerde kullanıldığını, yapılan toplantılarda …’in genellikle görev dağılımı yaptığını, görevlendirdiği şahıslara yaptıkları molotof ve ses bombalarını 5’er 10’ar tane eylemin olacağı günden bir … önce akşamları dağıtarak eylemlerde kullanacaklarını söylediğini, … ve ismini … olarak bildiği sonradan ismini … olarak öğrendiği şahsın meydana gelen yasadışı olayların hemen hemen hepsine katılarak eylemleri organize ederek katılımın kalabalık olmasını sağladıklarını, ayrıca …’in kendisine 27.10.2013 tarihinde YDG-H tarafından organize edilen olaylarda bir panzerin … Mahallesi … Sokak üzerinde arıza yaptığını ve panzeri bizzat kendisinin yaktığını ve tahrip ettiğini söylediğini, beyan edip fotoğraftan teşhis yaptığı,
Suça sürüklenen çocuk … ‘in 29.01.2014 tarihinde kendilerini takip eden polis ekiplerinden kaçarken yere attığı poşet içerisinde yapılan aramada; 1 adet el yapımı basınç ve parça etkili bomba ve 1 adet 16’lı üzerinde MINORI ibaresi yazılı dolu havai fişek bataryası elde edildiği, emniyet kriminal inceleme raporuna göre el yapımı bombanın potasyum klorat ve sodyum benzoat karışımı bir tür patlayıcı madde içerdiğinin tespit edildiği, el yapımı parça ve basınç etkili bombanın patlaması neticesinde canlılar üzerinde öldürücü ve yaralayıcı, cansızlar üzerinde yakıcı, yıkıcı ve tahrip özelliğe sahip olduğunun tespit edildiği,
Suça sürüklenen çocuk …’in soruşturma aşamasındaki alınan savunmasında, YDGH terör örgütünün eylemleri içerisinde bulunduğunu, 29.01.2014 tarihinde üzerinde ele geçirilen patlayıcı maddeyi eski Edremit yolu üzerinde bulunan mobeseye atacağını, eski Edremit yolu sokakta bulunan okey salonunda ses bombası yaptıklarını, bu ses bombasının değişik tarihlerde toplumsal olaylarda kullanıldığını beyan ettiği, mahkemede ise önceki beyanlarını kabul etmediği anlaşılmıştır.
Suça sürüklenen çocuk … hakkındaki tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde, eylemine uyan terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçundan cezalandırılmasına karar verilmiştir.
2.Suça sürüklenen çocuk … hakkında
Silahlı terör örgütüne üye olma ve tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurma suçlarını işlediği iddiasıyla cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmış ise de; atılı suçların suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiği sabit olmadığından 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca ayrı ayrı beraatine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
1. Bozmaya uyularak yapılan yargılamada, 29.01.2014 tarihinde emniyet müdürlüğüne yapılan bir ihbar doğrultusunda ihbarda belirtilen adrese gidildiğinde dava dışı … isimli bir şahsın elinde beyaz büyük bir poşetle çıktığı ve adresin önünde 15-16 yaşlarında iki çocukla buluşarak poşeti onlara verdiğinin görülmesi üzerine bu iki çocuğun takibe alınarak araç ile yanlarına gidildiğinde kaçmaya çalışırken yakalandıkları, bu çocukların suça sürüklenen çocuk … ile aralarında akrabalık bağı bulunan ve kaçarken yere attığı poşet içerisinde havai fişek ve parça tesirli el yapımı patlayıcı madde bulunduğu anlaşılan suça sürüklenen çocuk … olduğunun anlaşıldığı olayda; suça sürüklenen çocuk …’in poşet içerisinde ne olduğunu adrese gittiklerinde bilmediğini savunması, suça sürüklenen çocuk …’in de benzer şekilde beyanda bulunması ve mahkemede dinlenen gizli tanığın aşamalardaki çelişkili beyanları karşısında suça sürüklenen çocuk …’in tehlikeli maddeleri bulundurma suçuna iştirak ettiği ve terör örgütünün hiyerarşik yapısına dahil üyesi olduğuna ilişkin cezalandırılmasına yeterli, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden müsnet suçlardan beraatine karar verilmesinde, suça sürüklenen çocuk …’in hakkında ise aşamalarda ikrara dayanan beyanlarının muhteviyatı, yaşı ve tüm dosya kapsamına göre, hukuken muteber iradesi ile örgütün hiyerarşik yapısına dahil olduğu yönünde kesin ve inandırıcı delil bulunmadığından eylemine uyan örgütün faaliyeti çerçevesinde işlediği ve daha önce onanarak kesinleşen tehlikeli maddeleri izinsiz bulundurma suçu nedeniyle silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçundan cezalandırılmasına karar verilmesinde hukuka aykırılık görülmemiştir.
2. Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin yargılama sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dava dosyası içeriğine göre, Van 3. Ağır Ceza Mahkemesinin, 28.02.2020 tarihli ve 2019/203 Esas, 2020/112 Karar sayılı kararında, beraat eden suça sürüklenen çocuk … yararına vekalet ücretine hükmedilmesinin gerekmesi dışında bir hukuka aykırılık görülmediğinden suça sürüklenen çocuklar … ve … hakkında kurulan hükümler yönünden o yer Cumhuriyet savcısını yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
3. Van 3. Ağır Ceza Mahkemesinin, 28.02.2020 tarihli ve 2019/203 Esas, 2020/112 Karar sayılı kararında, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 14 üncü maddesinin dördüncü fıkrasında yer alan “Beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanıklar yararına Hazine aleyhine maktu avukatlık ücretine hükmedilir.” biçimindeki düzenleme doğrultusunda, kendisini vekil ile temsil ettiren ve müsnet suçlardan beraatine karar verilen suça sürüklenen çocuk … yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi isabetli bulunmamıştır.
V. KARAR
A. Suça Sürüklenen Çocuk … Hakkında Silahlı Terör Örgütüne Üye Olmamakla Birlikte Örgüt Adına Suç İşleme Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Van 3. Ağır Ceza Mahkemesinin, 28.02.2020 tarihli ve 2019/203 Esas, 2020/112 sayılı kararında, o yer Cumhuriyet savcısı tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden Cumhuriyet savcısının temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
B. Suça Sürüklenen Çocuk … Hakkında Tehlikeli Maddeleri İzinsiz Olarak Bulundurma ve Silahlı Terör Örgütüne Üye Olmamakla Birlikte Örgüt Adına Suç İşleme Suçlarından Kurulan Hükümler İle İlgili Olarak Cumhuriyet Savcısının ve Temyizin Kapsamına Göre Suça Sürüklenen Çocuk Müdafiinin Vekalet Ücreti Talebiyle Sınırlı Temyiz İstemi Yönünden
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Van 3. Ağır Ceza Mahkemesinin, 28.02.2020 tarihli ve 2019/203 Esas, 2020/112 sayılı kararında, o yer Cumhuriyet savcısı tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden Cumhuriyet savcısının temyiz sebeplerinin reddine. Ancak, suça sürüklenen çocuk müdafiinin vekalet ücreti yönünden temyiz istemi yerinde görüldüğünden hükümlerin, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi uyarınca BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği hükmün (B) bendinin ikinci fıkrasından sonra; “Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 6.810,00 TL vekalet ücretinin hazineden alınarak suça sürüklenen çocuk …’e verilmesine” ibaresinin üçüncü fıkra olarak eklenmesi suretiyle hükümlerin, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
14.02.2023 tarihinde karar verildi.