Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2021/2980 E. 2023/3090 K. 16.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/2980
KARAR NO : 2023/3090
KARAR TARİHİ : 16.05.2023

İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Silahlı terör örgütüne üye olma
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanık hakkında bozma üzerine verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Sakarya 4. Ağır Ceza Mahkemesinin, 24.10.2017 tarihli ve sayılı… Kararı ile sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 314 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun(3713 sayılı Kanun) 5 inci maddesinin birinci fıkrası ve 5327 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkraları uyarınca 6 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
2. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 28.12.2017 tarihli ve 2017/1804 Esas, 2017/2041 sayılı Kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
3. İstanbul Bölge Adliyesi Mahkemesi 3. Ceza Dairesi kararının sanık müdafii tarafından temyizi üzerine Yargıtay 16.(kapatılan) Ceza Dairesinin 19.11.2018 tarihli ve 2018/1724 Esas, 2018/4332 sayılı Kararı ile özetle; temyiz aşamasında dosyaya geldiği anlaşılan ByLock Tespit Değerlendirme Raporunun ve dosya içerisinde mevcut sanık E.. Ç.. ve şüpheli N.. U..’nun sanık hakkındaki teşhis tutanağı ve ifadenin, CMK 217/1. madde uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra bir karar verilmesi gerekirken sanığın ByLock kullanıcısı olduğuna dair yetersiz ByLock sorgu tutanağına dayanılarak eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması nedeniyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
4. İstanbul Bölge Adliyesi Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 25.09.2019 tarihli ve 2019/59 Esas, 2019/832 sayılı Kararı ile duruşma açılarak ve bozmaya uyularak yaptığı yargılama sonucunda, 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ve 280 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermiştir.
5. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 17.06.2020 tarih ve bozma görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdii olunmuştur.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz istemi özetle;
1.Usul ve kanuna aykırı karar verildiğine,
2.Suçun maddi ve manevi unsurlarının oluşmadığına,
3.Müdafiin ByLock kullanmadığına,
4.İtirafçı tanık beyanlarının hukuken geçersiz olduğuna,
5.Temyiz dilekçesinde belirtilen sair temyiz sebepleri ve sair hususlara,
İlişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda iddiaya konu 0542 (…) (..) (..) numaralı cep telefonuna ilişkin ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme tutanağı duruşmada sanık ve müdafiinin yüzüne karşı okunmuş, diyecekleri tespit edilmiştir. 338237 ID numaralı ByLock profilinin kullanıcı adının “dvdksr” olduğu, şifrenin de “sakarya1453.” olarak belirlendiği; çözümlenebilen mesaj içeriklerinin FETÖ/PDY ile ilgili örgütsel mahiyette olduğu anlaşılmıştır. Yine iddiaya konu 0505 (…) (..) (..) numaralı cep telefonuna ilişkin ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme tutanağı duruşmada sanık ve müdafiinin yüzüne karşı okunmuştur. Bu telefon hattı ile ilgili ID numarasının 338245, kullanıcı adının “nury11” olduğu, şifrenin de “ejemjan11.” olarak belirlendiği; çözümlenebilen mesaj içeriklerinin FETÖ/PDY ile ilgili örgütsel mahiyette olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda E.. Ç.. ve N.. U.. isimli şahısların beyanları okunmuş, dosyaya sonradan giren F.. U.. A.., F.. U.., O.. S.., F.. E.., İ.. Y.. ve S.. A..’nın beyanları ile teşhis tutanakları da okunarak diyecekleri tespit edilmiştir. E.. Ç.. isimli şahıs ifadesinde sanığın örgütte belletmen olarak görev yaptığını; N.. U.. isimli şahıs ifadesinde sanığın Davut ismini kullandığını, ByLock’ta görüştüğü şahıslardan olduğunu, örgütte öğretmen abi konumunda olduğunu; İ.. Y.. isimli şahıs ifadesinde 2011-2012 yılları arasında Serdivan civarındaki evde kendisi ile aynı evde kaldığını ve eve getirdiği üniversite öğrencilerine sohbet verdiğini söylediği Gökhan isimli şahsın sanık … olduğunu; F.. E.. isimli şahıs ifadesinde sanığın Davut ismini kullandığını, kendisiyle ilgileneceğini telefonla arayarak söyleyen şahıs olduğunu; F.. U.. A.. isimli şahıs ifadesinde sanığın Davut ismini kullandığını, örgüt içerisinde aktif olarak görev yaptığını; F.. U.. isimli şahıs ifadesinde sanığın Davut ismini kullandığını, lise talebelerinden sorumlu kişi olduğunu; O.. S.. isimli şahıs beyanında sanığın Davut ismini kullandığını, öğrenci evlerinden sorumlu olduğunu, ev abilerine talimat veren kişi olduğunu; S.. A.. isimli şahıs ifadesinde sanığın lise öğrencilerinden sorumlu ve kendisinin ByLockunda ekli olduğunu söylemiştir.
Sanığın kullanmış olduğu 0542 (…) (..) (..) ve 0505 (…) (..) (..) numaralı telefon hatlarında yukarıda özelikleri anlatılan ByLock uygulamasının yüklü olduğuna dair mevcut rapor ve bunu doğrulayan terör örgütünün kiralamış olduğu IP adreslerine giriş yapmak suretiyle kullandığına ilişkin Bilgi Teknolojileri İletişim Kurumu tarafından düzenlenen CD içeriği ve ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme tutanağı karşısında sanığın münhasıran FETÖ/PDY silahlı terör örgütü için oluşturulan ve mensuplarınca kullanılan ByLock programını örgütün hiyeyarşik yapısı kapsamındaki haberleşmesinde gizliliği temin etmek için dosya kapsamında tespit edilen tarihlerde kullandığı ve yukarıda isimleri geçen şahısların ifadeleri gözetildiğinde sanığın örgüt içerisinde aktif olarak faaliyetlerde bulunduğu anlaşılmış, sanığın sübutu kabul edilen eylem ve faaliyetlerine göre silahlı terör örgütüne üye olma suçunu işlediğine dair yerel mahkemenin suç nitelendirmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmemiş, rızasıyla örgütün hiyerarşik yapısına dahil olarak örgütle organik bağ kurup faaliyetlerde bulunmak suretiyle silahlı terör örgütü üyesi olma suçunu işlediği dairemizce de kabul edilen sanıkla ilgili olarak yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine dair karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 09.12.2014 tarih ve 2014/6 – 703 Esas 2014/550 sayılı Kararında açıklandığı üzere; Yargıtayın tereddütsüz uygulamalarına göre hüküm bozulmakla hem bölge adliye mahkemesince hem de İlk Derece Mahkemesince verilmiş olan hükümler tamamen ortadan kalkacağından, Yargıtay 16.(kapatılan) Ceza Dairesinin 19.11.2018 tarihli ve 2018/1724 -2018/4332 sayılı bozma ilamına uyulması üzerine 5271 sayılı Kanun’un 230 ve 232 nci maddeleri uyarınca aynı Kanunun 223 üncü maddesine göre verilen hükmün ne olduğunun hiçbir tereddüte yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilip kesinleştiği takdirde başka bir kararın varlığını gerektirmeyecek ve infaza esas alınabilecek nitelikte yeni bir hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi, Nedeniyle sanık hakkında kurulan hüküm hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle sanık müdafiinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden İstanbul Bölge Adliyesi Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 25.09.2019 tarihli ve 2019/59 Esas, 2019/832 sayılı Kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi uyarınca İstanbul Bölge Adliyesi Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
16.05.2023 tarihinde karar verildi.

… … … … …