Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2021/2413 E. 2021/10395 K. 08.12.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/2413
KARAR NO : 2021/10395
KARAR TARİHİ : 08.12.2021

İlk Derece Mahkemesi : Ankara 25. Ağır Ceza Mahkemesinin 12.07.2019 tarih ve 2017/479 – 2019/264 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmak, kamu kurum ve
kuruluşları zararına dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
Kamu kurum ve kuruluşları zararına dolandırıcılık ve
resmi belgede sahtecilik suçları için; 10.07.2010,
Hüküm : Silahlı terör örgütüne üye olmak suçu yönünden;
TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3, 5/1, TCK’nın
62/1, 53/1-2-3, 58/6-9, 63. maddeleri gereğince hapis
cezasına mahkumiyet,
Kamu kurum ve kuruluşları zararına dolandırıcılık suçu
yönünden; CMK 223/2-e maddesi gereğince beraat,
Resmi belgede sahtecilik suçu yönünden; CMK’nın
223/2-a maddesi gereğince beraat,
hükümlerine yönelik istinaf başvurularının sıfat
yokluğundan ve esastan reddi;
Katılan … Başkanlığının kamu kurum ve
kuruluşları zararına dolandırıcılık ve Resmi belgede
sahtecilik suçları yönünden yapmış olduğu temyiz
başvurusunun CMK 286/2-g ve 296/1 maddeleri
gereğince reddine dair 03.02.2020 tarihli ek karar

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
1)Katılan … Başkanlığının temyiz taleplerinin incelenmesinde;
a)Silahlı terör örgütüne üye olmak suçuna ilişkin verilen ret kararına yönelik yapılan değerlendirmede;
Bölge Adliye Mahkemesince, katılan … Başkanlığının atılı suçun niteliği itibarıyla suçtan doğrudan zarar görmemesi nedeniyle bu suç yönünden davaya katılmasına imkan bulunmadığından CMK’nın 279/1-b maddesi uyarınca verdiği istinaf başvurusunun reddine dair karar, anılan maddenin son cümlesine göre itiraza tabi olup temyizi mümkün bulunmadığından, itiraz merciince de bu hususta bir karar verilmiş bulunduğundan temyiz incelemesine yer olmadığına, dosyanın incelenmeksizin mahalline İADESİNE,
b)Kamu kurum ve kuruluşları zararına dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarına ilişkin verilen ret kararına karşı yapılan temyiz isteminin reddine dair ek karara yönelik değerlendirmede;
Sanığın üzerine atılı kamu kurum ve kuruluşları zararına dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçları yönünden suçtan doğrudan doğruya zarar görmeyen ve bu nedenle de davaya katılma hakkı bulunmayan … vekilinin davaya katılmasına ilişkin verilen karar hukuki değerden yoksun olup hükümleri temyiz yetkisi vermeyeceğinden CMK 296/1. maddesi gereğince temyiz talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde “Kamu kurum ve kuruluşları zararına dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından verilen hükmün CMK 286/2-g maddesi gereğince kesin olduğundan bahisle temyiz isteminin reddine” karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, … vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu nedenle bozulmasına, ancak bu hususun yeniden yargılamayı gerektirmeden CMK’nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, Bölge Adliye Mahkemesinin 03.02.2020 tarihli ek kararının hüküm kısmının “Sanık hakkında kamu kurum ve kuruluşları zararına dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçları yönünden, suçtan doğrudan doğruya zarar görmeyen ve bu nedenle de davaya katılma hakkı bulunmayan … vekilinin davaya katılmasına ilişkin verilen karar hukuki değerden yoksun olup hükümleri temyiz yetkisi vermeyeceğinden CMK 296/1. maddesi gereğince temyiz talebinin REDDİNE” ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan ek kararın DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2)Sanık … müdafiinin temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Sanık … müdafiinin duruşmalı inceleme taleplerinin İlk Derece Mahkemesinde, silahların eşitliği ve çelişmeli yargılama ilkesi doğrultusunda, savunmaya yeterli imkanın sağlanması ve bu hakkın etkin şekilde kullandırılmış olması, istinaf ve temyiz denetiminde sınırsız şekilde yazılı savunma imkanının kullanılabilme olanağının bulunması karşısında savunma hakkının kısıtlanması söz konusu olmadığından 01.02.2018 tarihli ve 7079 sayılı Kanunun 94. maddesi ile değişik CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca takdiren REDDİNE,
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Dosya kapsamı nazara alındığında diğer delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğu görülmekle, sanığın ByLock kullanıcısı olduğunu bildiren ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme tutanağının dosyaya gelmesi beklenilmeden karar verilmesi sonuca etkili bulunmamış; ayrıca silahlı terör örgütüne üye olma suçu temadi eden suçlardan olup yakalanma ile temadi kesileceğinden dolayı karar başlığında suç tarihinin sanığın yakalanarak gözaltına alındığı tarih olan “10.10.2017” yerine Bölge Adliye Mahkemesi karar başlığında bu suç yönünden suç tarihinin gösterilmemiş olması, İlk Derece Mahkemesi gerekçeli karar başlığında ise “2017” şeklinde gösterilmesi mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım hatası olarak kabul edilmiştir.
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; Sanık … müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan REDDİNE,
Ancak;
1-Örgüt mensubu olduğuna karar verilen sanık hakkında sadece TCK’nın 58/9 maddesi gereğince tekerrür hükümleri uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
2-Duruşmada SEGBİS vasıtasıyla kaydedilen savunmalara ilişkin SEGBİS çözüm tutanağı düzenleyen zabıt katiplerine ve bilirkişilere ödenen ücretlerin yargılama gideri olarak sanığa yükletilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanık … müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerle BOZULMASINA, ancak bu hususların yeniden yargılamayı gerektirmeden CMK’nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün tekerrür uygulamasına dair kısmından “maddesi delaletiyle TCK’nun 58/6” ibaresinin çıkarılarak, ayrıca hükmün yargılama giderlerinin ilişkin kısmından SEGBİS çözümü için sarfedilen 723,75 TL’nin düşülmek suretiyle “1.030,00 TL” ibaresinin çıkarıltılarak “400 TL” ibaresinin eklenmesi suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Ankara 25. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 08.12.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.