Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2021/18734 E. 2023/3133 K. 17.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/18734
KARAR NO : 2023/3133
KARAR TARİHİ : 17.05.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Silahlı terör örgütüne üye olma
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesinin, 19.04.2018 tarihli ve 2017/306 Esas, 2018/254 sayılı Kararı ile sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 314 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 5 inci maddesinin birinci fıkrası, 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesi, 58 inci maddesinin dokuzuncu fıkrası ve 63 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca mahkûmiyet kararı verilmiştir.

2. Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 12.02.2019 tarihli ve 2021/1819 Esas, 2019/166 sayılı Kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanığın istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
3. Dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 21.10.2021 tarihli ve bozma görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz sebepleri özetle;
1. Atılı suçun unsurlarının oluşmadığına, hakkında beraat kararı verilmesi gerektiğine,
2. Müdafi eşliğinde savunmasının alınmadığına,
3. ByLock programını indirmediğine ve kullanmadığına, ByLock tespit ve değerlendirme tutanağının bulunmadığına,
4. Bank … nezdinde bulunan hesabına örgüt talimatı ile para yatırmadığına,
5. Temyiz dilekçesinde belirtilen temyiz sebepleri ve sair hususlara,
İlişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince sanığın eyleminin silahlı terör örgütüne üye olma suçunu oluşturduğunun kabulü ile sanık hakkında mahkûmiyet kararı verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmıştır.
IV. GEREKÇE
1. Silahlı terör örgütüne üye olma suçundan yargılanan, kovuşturma aşamasında kendisinin seçtiği bir müdafi bulunmadığı gibi 5271 sayılı Kanun’un 156 ncı maddesi uyarınca da resen müdafi görevlendirilmeyen sanığa, Anayasa’nın 36 ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6 ncı maddelerinde teminat altına alınan adil yargılanma ilkesinin zorunlu sonucu olarak 5271 sayılı Kanun’un 150 nci maddesinin ikinci ve üçüncü fıkraları uyarınca müdafi görevlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, savunma hakkının kısıtlanmasına netice verecek biçimde müdafi hazır bulundurulmaksızın mahkûmiyet hükmü kurulmak suretiyle 5271 sayılı Kanun’un 150 İnci maddesinin üçüncü fıkrası, 188 inci maddesinin birinci fıkrası, 197 nci maddesinin birinci fıkrası ve 289 uncu maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (e) bentlerine muhalefet edilmesi,

2. Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarihli ve 2017/16-956 Esas, 2017/970 sayılı Kararı ile onanarak kesinleşen, Yargıtay (kapatılan) 16. Ceza Dairesinin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarihli ve 2015/3 Esas, 2017/3 sayılı Kararında; ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bir suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacağının kabul edildiği gözetilmekle;
ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, ByLock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, ByLock kullanıcısı olduğuna dair delilin atılı suçun vasfının tayini açısından belirleyici nitelikte olması karşısında, ilgili birimlerden ByLock tespitine ilişkin belgelerin ve ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme raporunun getirtilmesi; FETÖ/PDY terör örgütü liderinin talimatı öncesi/sonrası ile Bank …’nın TMSF’ye devir tarihi olan 29.05.2015 tarihi sonrasını da kapsayacak şekilde sanığa ait Bank … hesap kayıtları üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılıp, aldırılacak ayrıntılı rapor sonucuna göre suç kastı da değerlendirilmek suretiyle örgüt liderinin talimatı doğrultusunda para yatırma, hesap açma vb. işlemlerinin olup olmadığı kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespit edilmesi; ayrıca istinaf aşamasında dosya içerisine geldikleri anlaşılan başka dosya şüphelileri E.G. ve M.Y.in ifade ve teşhis tutanakları ile UYAP örgütlü suçlar bilgi bankasında sanık hakkında herhangi bir beyan yahut ifade olup olmadığı araştırılıp bulunması halinde beyan ve ifadelerin onaylı örneklerinin dosya arasına getirtilip elde edilen tüm bilgi ve belgelerin 5271 sayılı Kanun’un 217 nci maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunarak diyecekleri sorulduktan sonra bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle sanığın temyiz istemi yerinde görüldüğünden Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 12.02.2019 tarihli ve 2018/1819 Esas, 2019/166 sayılı Kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesi uyarınca Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
17.05.2023 tarihinde karar verildi.