Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2021/17951 E. 2023/3143 K. 11.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/17951
KARAR NO : 2023/3143
KARAR TARİHİ : 11.05.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Silahlı terör örgütüne üye olma
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Düzeltilerek onama
İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü.
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. İzmir 14.Ağır Ceza Mahkemesinin, 06.08.2018 tarihli ve…. sayılı Kararı ile sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 314/2, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 5/1, TCK’nın 62 nci, 53 üncü, 58/6-9, 63 üncü maddeleri uyarınca 6 yıl 5 ay 15 … hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına, cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, mahsubuna karar verilmiştir.
2.İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 12.04.2019 tarihli ve …sayılı Kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusu üzerine 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir
3. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 21.10.2021 tarihli ve düzeltilerek onama görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafinin temyiz nedenleri,
1-Sanığın dini duygularla eşinin de teşvikiyle kendisini cemaat yapısı içerisinde bulunduğunu, samimi beyanlarının, pişmanlığının dikkate alınmadığı,
2-Suçun maddi ve manevi unsurlarının oluşmadığına,
3-Kabule esas alınan delillerin hukuka aykırı olduğuna,
ve sair sebeplere ilişkindir.
OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
“.. Sanığın kendi adına kayıtlı “0507 (…) (..) (..)” GSM numaralı hat ile 07.08.2015 tarihinden itibaren “….” IMEI numaralı telefon ile FETÖ/PDY tarafından kullanılan ByLock kullandığı belirlenmiştir.
Sanığa ait ByLock içeriklerinin çözümlendiği, buna göre sanığın kullanıcı adının “rukiye3545” olduğu, şifresinin “1299.Dilek” olduğu, ByLock listesinde ekli diğer kişilerin sanığı “…, dilek abla, dilek, rukiye” ismiyle kaydettiklerinin görüldüğü, ayrıca aile nüfus kayıt örneğine göre sanığın kızının adının da “Rukiye” olduğu anlaşılmıştır.
İzmir Valiliği İl Dernekler Müdürlüğünün 22.02.2018 tarihli cevabi yazısında; sanığın örgütle iltisaklı olması sebebiyle 667 sayılı KHK ile kapatılan 35-044-156 kütük numaralı Bayraklı Aktif Hanımlar Derneğine üye olduğu bildirilmiştir.
Sanığın … Katılım Bankası’nda bulunan hesap kayıtlarına ilişkin gönderilen CD’nin bilgisayar ortamında Mahkememizce duruşma esnasında yapılan incelenmesinde; sanığın 09.01.2014 açılış tarihli hesabının bulunduğu, 10.01.2014 açılış tarihli 30.000 TL bedelli, 25.08.2014 açılış tarihli 50.000 TL bedelli, 12.09.2014 açılış tarihli 4.500 TL bedelli katılım hesaplarının bulunduğu anlaşılmıştır.
Sanığın FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan ByLock isimli bu iletişim ağına örgüt talimatıyla dahil olduğu ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullandığı her türlü şüpheden uzak, kesin kanaata ulaştıracak teknik verilerle ispat edilip bu durum sanığın FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olduğuna dair somut delil olarak kabul edilmiş, yine Bank Asyada örgüt liderinin çağrısı üzerine katılım hesapları açması ve örgütle iltisaklı dernekte üyeliğinin bulunması bir bütün halinde nazara alındığında, sanığın FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün yukarıda açıklanan niteliklerini bilerek örgütün hiyerarşik yapısına dahil olup süreklilik ve çeşitlilik teşkil eden örgütsel faaliyetlerde bulunmak suretiyle üzerine atılı FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olma suçunu işlediği kabulü ile mahkumiyet hükmü kurulmuştur.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından, bir isabetsizlik bulunmadığı belirlenmiştir.
IV. GEREKÇE
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, örgütsel iletişim ağı olan ByLock programını kullanan ve örütün finans kaynağı olan Bank …’da talimata uygun şekilde katılım hesabı açan sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan verilen mahkumiyet kararına yönelik vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, düzeltme dışında yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla, incelenen hükümde Yargıtay tarafından düzeltilmesi mümkün görülen “örgüt mensubu olduğu kabul edilen sanık hakkında verilen cezanın, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilirken uygulama maddesi olarak karar yerinde doğrudan ve yalnızca TCK’nın 58/9 uncu maddesinin gösterilmesi gerekirken, anılan maddenin dışında uygulama yeri bulunmayan TCK’nın 58/6 ncı maddesi gereğince tekerrür uygulanmasına karar verilmesi”nin dışında hukuka aykırılık saptanmamıştır.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle sanık müdafiinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 12.04.2019 tarihli ve …. sayılı Kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 303 üncü maddesinin birinci fıkrasının c bendi gereği hükmün 7 nci fıkrasından “TCK’nın 58/9 uncu maddesi yollamasıyla 58/6 ncı maddesi” ibaresinin çıkarılıp yerine “TCK.’nun 58/9 uncu maddesi” yazılması suretiyle, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca İzmir 14. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
11.05.2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
… … … … …