Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2021/17277 E. 2023/2995 K. 04.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/17277
KARAR NO : 2023/2995
KARAR TARİHİ : 04.05.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Silahlı terör örgütüne üye olma
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz başvurusunun esastan reddi ile hükmün düzeltilerek onanması

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

1. İzmir 14. Ağır Ceza Mahkemesinin, 18.07.2018 tarihli ve …sayılı kararı

ile sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 314 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 5 inci maddesinin birinci fıkrası, 5237 sayılı Kanun’un 62, 53, 58 inci maddesinin dokuzuncu fıkrası ve 63 üncü maddeleri uyarınca 6 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

2. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 22.03.2019 tarihli ve 2018/4195 Esas, 2019/557 sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

3. Dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 25.10.2021 tarihli ve düzeltilerek onama görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Sanık müdafiinin temyiz istemi özetle;

1.Örgüt üyeliği suçunun maddi ve manevi unsurlarının oluşmadığına,

2.Kıyas yasağı, genişletme yasağı, suçta ve cezada kanunilik, masumiyet karinesi, hukuki güvenlik, adil yargılanma hakkı, kuşkudan sanık yararlanır ilkesi gibi temel evrensel ilkelerinin ihlal edilmesi için mahkûmiyet hükmünün her türlü kuşkudan uzak bir kesinliğe dayanması gerekmekte olduğuna,

3.Sanık hakkında TCK’nın 30 uncu maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine,

4.ByLock’a ilişkin verilerin hukuka uygun elde edilmediklerinden adlî delil niteliği taşıyamayacağına, bilirkişi raporu alınmadığına, verilerin birbiriyle çelişmekte olduğuna,

5.Hakkında her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak delil bulunmayan sanık hakkındaki mahkumiyet hükmünün bozulması gerektiğine ve sair hususlara ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR

Temyizin kapsamına göre;

A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü

Sanık hakkında elde edilen bu bilgiler neticesinde mahkememizce yapılan değerlendirmede; örgüt üyeleri tarafından örgütsel iletişimi sağlamak amacıyla kullanılan ByLock isimli uygulamayı sanığın telefonuna indirip kurmuş olması, ByLock isimli uygulamanın örgüt üyeleri tarafından gizli haberleşme aracı olarak kullanılmaya başladığı, örgüte ait yurtlarda ve evlerde kaldığı belirlenmekle; sanığın eyleminin silahlı terör örgütüne üye olma suçunu oluşturduğunun kabulü ile mahkumiyet kararı verilmiştir

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü

İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği belirlenmiştir.

IV. GEREKÇE

Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan inceleme sonunda;

Tüm dosya kapsamı incelendiğinde, FETÖ/PDY silahlı terör örgütü içinde örgüt içi haberleşmesini ByLock adlı uygulama üzerinden gerçekleştirdiği belirlenen, İlk Derece Mahkemesinin ve Bölge Adliye Mahkemesinin kararlarında da Bölge Adliye mahkemesince düzeltilen husus dışında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılan sanık hakkında;

Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı belirlenmekle sanık hakkında kurulan hükümde Yargıtay tarafından düzeltilmesi mümkün görülen;;

Örgüt mensubu olduğu kabul edilen sanık hakkında verilen cezanın, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezanın ifazından sonra denetimlik serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verilirken uygulama maddesi olarak karar yerinde sadece TCK’nın 58/9 maddesinin gösterilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesinin dışında hukuka arkırılık bulunmamıştır.

V. KARAR

Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle sanık müdafiinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 22.03.2019 tarihli ve 2018/4195 Esas, 2019/557 sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 303 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği ilk derece mahkemesi hükmündeki altıncı paragrafında yer alan “maddesi delaletiyle 58/6” ibarelerin çıkartılması suretiyle, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesi uyarınca İzmir 14. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

04.05.2023 tarihinde karar verildi.

… … … … …