Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2021/17244 E. 2023/2742 K. 04.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/17244
KARAR NO : 2023/2742
KARAR TARİHİ : 04.05.2023

İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Silahlı terör örgütüne üye olma
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma
İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Erzurum 3. Ağır Ceza Mahkemesinin, 27.02.2018 tarihli ve …. sayılı Kararı ile sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 314 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun (3713 sayılı Kanun) 5 inci maddesi, 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesi, 58 inci maddesinin dokuzuncu fıkrası, 63 üncü maddesi uyarınca 6 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına, cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve mahsuba karar verilmiştir.
2. Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesinin, 07.02.2019 tarihli ve…sayılı Kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
3.Dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 13.10.2021 tarihli ve bozma görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz istemi;
1.Sanık hakkındaki mahkumiyet hükmünün CMK’nın 230 uncu maddesine uygun şekilde gerekçe içermediğinin bozulmasına karar verilmesi gerektiğine,
2.Mahkemece sadece Emniyet KOM Şube müdürlüğünce hazırlanan ve altında imza dahi bulunmayan bir belgeye dayanılarak ByLock kullanıldığının kabul edilerek mahkumiyet kararı verildiğine, ancak ByLock kullanımına dair içeriklerinin içeriklerin bulunmadığına,
3.Mahkemece eksik araştırma ile karar verildiğine,
4.Sair temyiz sebepleri ve sair hususlara ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Dosyada bulunan ByLock tutanağı, HTS kayıtları ve dosya kapsamından; sanığın kullanımında olan ancak Z.A.C. adına kayıtlı …06 95 numaralı telefon hattı üzerinden ilk tespit tarihi 21.08.2014 olmak üzere FETÖ/PDY silahlı terör örgütü üyelerince aralarında iletişimi sağlamak için kullandıkları ByLock programını kullandığı (HTS analiz raporu) ve FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün finans kaynağı olan Bank … Katılım Bankasında hesabının olduğu, hesabın aktif olarak kullanıldığı ancak 17-25 Aralık 2013 sonrası hesapta cüzi miktarlarda (0-3188TL arasında değişen oranlarda) para hareketinin olduğu, artırıma giden bir para hareketinin bulunmadığı, bir kısım bankacılık işlemlerinin görüldüğü, maaşının bu bankaya yattığının anlaşıldığı bu durumun sanığın ikrarında olduğu ayrıca sanığın FETÖ/PDY terör örgütü ile iltisaklı/irtibatlı olan Aziziye Eğitim Kurumunda okul öncesi öğretmen olarak 2010 yılı 9.ayında işe başladığı ve 2 yıl görev yaptığını sonrasında Ankara iline gideceği için istifa ettiğini Ankara’da yine bu örgüte müzahir Özel Atlantik Çukurambar İ.Ö.O da işe 2013 yılı 11.ayında girdiğini ve 2016 yılı 3.ayına kadar çalıştığını beyan ettiği, bu durumun SGK hizmet cetvelinden de (… Eğitim Yay., Atlantik Eğitim) anlaşıldığı, ancak sanığın bu örgütle irtibatlı dernek, vakıf, sendika üyeliğinin bulunmadığı anlaşılmakla tüm bu hususlar (sanığın savunması, toplanan deliller, soruşturma aşamasında ifadesi alınan tanık beyanı ile Yargıtay 16.CD’nin yukarıda bahsi geçen mezkur kararları ve BDDK’nun Bank … ile ilgili raporu ) ve bilhassa sanığın ByLock kullanıcısı olması hususu birlikte değerlendirildiğinde ve yine; münhasıran FETÖ/PDY silahlı terör örgütü için oluşturulan ve mensuplarınca kullanılan ByLock programını örgütün hiyerarşik yapısı kapsamındaki haberleşmesinde gizliliği temin etmek için dosya kapsamında tespit edilen tarihlerde kullandığı anlaşılan sanığın; anılan programın niteliği de göz önüne alındığında, subutu kabul edilen eylem ve faaliyetlerine göre silahlı terör örgütüne üye olma suçunu işlediğine dair mahkemece tam bir vicdani kanaat oluşmakla sanığın cezalandırılmasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediğinden sanık müdafiinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği görülmüştür.
IV. GEREKÇE
Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onanarak kesinleşen Yargıtay (Kapatılan) 16. Ceza Dairesinin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 Esas, 2017/3 sayılı kararında ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle; örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının, her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde, kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olduğu dikkate alınarak, sanığın ByLock kullanıcısı olup olmadığına ilişkin delilin atılı suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında; ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme tutanağının ilgili birimlerden yeniden istenerek CGNAT kayıtlarıyla karşılaştırıldıktan ve UYAP veri havuzundan araştırma yapılıp sanık hakkında tanık beyanı olup olmadığı saptanarak bulunması halinde bilgi ve belgelerin onaylı örneklerinin temin edilmesi, varsa tespit edilen şahısların tanık olarak usulüne uygun olarak dinlenmesinden ve tüm delillerin 5271 sayılı Kanun’un 217 nci maddesi gereğince duruşmada tartışılmasından sonra sanığın hukuki durumunu tayini gerekirken eksik araştırma ve yetersiz belgelere dayanılarak yazılı şekilde hüküm tesisi hukuka aykırıdır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle, Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesinin 07.02.2019 tarihli 2018/107 Esas, 2019/243 sayılı Kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden hükmün, 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca Erzurum 3. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
04.05.2023 tarihinde karar verildi.

… … … … …