Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2021/16390 E. 2023/3199 K. 18.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/16390
KARAR NO : 2023/3199
KARAR TARİHİ : 18.05.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Silahlı terör örgütüne üye olma
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, 7079 sayılı Kanun’un 94 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

1. Siirt 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 20.12.2017 tarihli ve 2017/153 Esas, 2017/182 sayılı kararı ile sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 314 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 5 inci maddesinin birinci fıkrası, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 62 nci maddesinin birinci fıkrası gereğince sanığın mahkumiyetine karar verilmiştir.

2. Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 12.12.2018 tarihli ve 2018/1362 Esas ve 2018/2088 sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

3. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 11.10.2021 tarih ve onama görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Sanık müdafiinin temyiz istemi özetle; bahsi geçen tarihlerde henüz adı konulmuş bir terör örgütü olmamasına, delillerin hukuki niteliğinin bulunmamasına, ByLock tespit değerlendirme tutanağının çelişkili olmasına, temyiz dilekçesinde belirtilen temyiz sebepleri ve sair hususlara ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR

Temyizin kapsamına göre;

A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü

Sanık adına kayıtlı olup, kendisinin kullandığını kabul ettiği 0(505) xxx xx 87 no’lu GSM hattının, dosyaya sunulan Siirt Emniyet Müdürlüğünün 26.10.2017 tarihli iletişimin tespitine ilişkin analiz raporu ve ekinde bulunan CD içerisindeki HIS (CGNAT) kayıtlarına göre; 11.08.2014 ile 15.01.2015 tarihleri arasında toplam 31996 kez ByLock sunucularına ait 46.166.160.137 ve 46.166.164.177 no’lu IP adreslerine 353139052163680 ve 353297060209370 IMEI no’lu cep telefonu cihazı ile bağlandığı, HIS (CGNAT) kayıtlarının dosya içerisinde HTS raporu ekinde sunulan CD içerisindeki baz istasyonlarını gösterir HTS kayıtlarıyla uyumlu olduğu, HIS (CGNAT) kayıtlarında yer alan 353139052163680 ve 353297060209370 IMEI numaraları ile Siirt Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünün 07.09.2017 tarihli güncel ByLock sorgu evrakında tespit edilen IMEI numaralarının aynı olduğu ve her iki evraka göre tespit edilen ByLock’a ilk giriş tarihlerinin de uyumluluk gösterdiği, sanığın bu şekilde ayrıntı ve hukuki mahiyeti Yargıtay (Kapatılan) 16. Ceza Dairesinin 24.04.2017 tarihli 2015/3 Esas, 2017/3 Karar sayılı (ilk Derece Mahkemesi sıfatıyla) ve 14.07.2017 tarihli 2017/1443 Esas ve 2017/4758 sayılı kararlarında belirtildiği üzere; oluşturulması, dahil olunması, kullanılması ve teknik özellikleri itibariyle münhasıran FETÖ/PDY silahlı terör örgüt mensuplarınca kullanıldığı anlaşılan kriptolu iletişim ağı olan ByLock programını kullandığı anlaşılmıştır.

Dosyada mevcut 29.07.2017 tarihli ByLock tespit ve değerlendirme tutanağı ve bu tutanağın incelenmesi ile düzenlenen 05.10.2017 tarihli ByLock’a ilişkin araştırma tutanağı incelendiğinde; sanığın kullanmış olduğu 0(505) xxx xx 87 nolu GSM hattı üzerinden ID numarasının 98279, kullanıcı adının ise “msr1907” olduğu, sanığın programa girişine, program üzerinden arama, mesajlaşma ve mail yoluyla haberleştiğine dair log ve veri kayıtlarına dair tespitlerin bulunduğu, bazı ByLock kullanıcılarının sanığı “Süleyman abi” adıyla programa kaydettikleri, sanığın ByLock üzerinden irtibatlı olduğu kişi sayısının 15 olduğu, bu kişilerden 198275 ID numaralı “Sedat” kod adlı Abdullah A. isimli kişi ile 49184 ID numaralı “Metin” Kod adlı Mehmet Baki T. isimli kişilerin örgütün emniyet mahrem hizmetlerde yer aldığının araştırma raporunda belirtildiği anlaşılmıştır.

Sanık hakkında soruşturma ve kovuşturma aşamasında dinlenen tanık beyanlarından; sanığın 2014 öncesinde bir dönem Siirt Emniyet Müdürlüğü Muhabere Elektronik Şubede çalışan FETÖ mensubu polislerin abiliğini yaptığı, örgütün emniyet yapılanmasındaki mahrem imamlarından olan “Metin” kod adlı M. B. T.nin de katılımıyla gerçekleştirilen sohbet adı altında toplantılara katıldığı, bu toplantılarda örgüt liderinin videolarının izletildiği, sanığın evinde de toplantı düzenlendiği, sanığın söz konusu toplantıları organize ettiği, 17/25 Aralık 2013 sürecinden sonra da bu toplantılara kişileri davet ettiği, bizzat sohbet abiliği yaptığı ve bu sohbetlerde …’in kitaplarından bir iki bölüm okuduğu anlaşılmıştır. Tanık M. S.nin sanık hakkındaki beyanları, dosyadaki delil durumu ve tanığa ulaşılamadığından ve tanık Y. E. vefat ettiğinden dinlenilmesinden vazgeçilmesine karar verilmiş hazırlık aşamasında ki beyanlarıyla yetinilmiştir.

Siirt İl Emniyet Müdürlüğü Teknik Takip Büro Amirliği tarafından düzenlenip dosyaya sunulan 19.09.2017 tarihli HTS raporuna göre; sanığın adına kayıtlı ve kendisinin kullandığını kabul ettiği 0(505) xxx xx 87 telefon numarasından haklarında FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün yönetici ve/veya üye oldukları iddiası ile soruşturma yapılan şahıslar ile çok sayıda iletişim kaydının bulunduğu görülmüştür.

Siirt KOM Şube Müdürlüğünün 19.09.2017 tarihli veri inceleme raporunun incelenmesinde; Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Soruşturma Bürosunun 18.04.2017 tarih ve 201/68532 sayılı soruşturması kapsamında ele geçirilen … SD kartın KOM Daire Başkanlığına teslimini müteakip yapılan imaj alma işlemi neticesinde Emniyet Genel Müdürlüğü personelinin FETÖ/PDY üyeleri tarafından fişlendiği anlaşılmakla, sanık ile ilgili raporun değerlendirilmesinde sanığın örgüt içerisinde “SAYA”, “FETÖ mensubu olup -gassalın elindeki meyyit-olarak ifade edilen, zaafları olmayan, her şeyiyle kendisini örgüte teslim etmiş polis memuru” olarak kategorize edildiği, sanığın kurs taksidi adı altında 250,00TL örgüte finansal destek sağladığı ve örgüt yapılanmasında öğretmenlik vasfının bulunduğu anlaşılmıştır.

Dijital materyallere yönelik 12.08.2016 tarihli imaj alma ve inceleme tutanağı kapsamında sanıktan ele geçirilen 353297060209371 IMEI nolu Samsung marka GT-İ9301 Galaxy S III Neo model cep telefonu cihazının formatlanarak 18.07.2016 tarihinde etkinleştirildiği anlaşılmıştır.

Yukarıda açıklanan tüm bu deliller değerlendirildiğinde; sanık savunmalarında aksini beyan etmiş ise de, sanığın FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile organik bir bağ kurduğu, münhasıran FETÖ/PDY silahlı terör örgütü tarafından gizliliği sağlamak amacıyla haberleşme için bir kısım örgüt mensupları tarafından kullanılan ByLock özel iletişim ağına dahil olarak yoğun bir şekilde kullandığı, ByLock

içeriklerinin tespit edildiği, örgütün mahrem (Emniyet Yapılanması) kısmın içerisinde yer aldığı, mahrem yapının sohbet toplantılarına katıldığı, sohbet grubunun abiliğini yaptığı, bizzat sohbet ettiği, sohbetlerde sözde örgüt lideri …’in kitaplarını okunduğu, bu sohbetlere ev sahipliği yaptığı, örgüt mensuplarını 17/25 Aralık 2013 sürecinden sonra bu toplantılara davet ettiği, ByLock içeriklerine göre 15 farklı örgüt üyesiyle bağlantılı olduğu, bu kişilerden 198275 ID numaralı “Sedat” kod adlı Abdullah Aslan ve 49184 ID numaralı “Metin” Kod adlı M. B. T.nin örgütün Siirt Emniyet mahrem yapılanmasında imam oldukları ve sanığın örgüte finansal destek sağladığı anlaşılmakla, örgüt hiyerarşisi içerisinde bulunarak örgüt üyeliği suçunda aranan eylem çeşitliliği, sürekliliği ve yoğunluğu ölçütlerini karşılayacak şekilde örgütün varlığına ve güçlenmesine nedensel bağ oluşturacak eylemlerde bulunduğu sabit kabul edilmiş; sanığın inkara yönelik savunmasına, yukarıda açıklanan delillerin mahiyeti ve ispat gücü yönünden bir tereddüt oluşmadığından itibar edilmemiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü

İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik bulunmadığı belirlenmiştir.

IV. GEREKÇE

Tüm dosya kapsamı incelendiğinde, ByLock isimli kriptolu haberleşme programı kullanan ve tanık beyanları ile örgüt ile iltisaklı olduğu ortaya konan, İlk Derece Mahkemesinin ve Bölge Adliye Mahkemesinin kararlarında da bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılan sanık hakkında;

Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak eksiksiz yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; karar gerekçelerine göre sanık müdafiinin yukarıda ilgili bölümde ileri sürdüğü temyiz sebepleri ve sair hususlar yerinde görülmemekle sanık hakkında kurulan hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR

Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 12.12.2018 tarihli ve 2018/1362 Esas, 2018/2088 sayılı kararında sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Siirt 2. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

18.05.2023 tarihinde karar verildi.

… … … … …