Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2021/16328 E. 2023/2750 K. 08.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/16328
KARAR NO : 2023/2750
KARAR TARİHİ : 08.05.2023

İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2018/2744 E., 2019/22 K.
SUÇ : Silahlı terör örgütüne üye olma
HÜKÜM : İlk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, TCK’nın 314/2,
3713 sayılı Kanunun 5. md., TCK’nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri
gereğince mahkumiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. İzmir 14. Ağır Ceza Mahkemesinin, 26.03.2018 tarihli ve 2017/420 Esas, 2018/149 sayılı Kararı ile sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun(5237 sayılı Kanun) 314 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun(3713 sayılı Kanun) 5 inci maddesinin birinci fıkrası ve 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesi uyarınca 9 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
2. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 15.01.2019 tarihli ve 2018/2744 Esas, 2019/22 sayılı Kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükmün kaldırılmasına, 5237 sayılı Kanun’un 314 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 3713 sayılı Kanun’un 5 inci maddesi ve 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesi, 53 üncü maddesi uyarınca 6 yıl 13 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
3. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 13.10.2021 tarihli onama görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafinin temyiz istemi özetle,
1.BTK ve ByLock serverından elde edildiği söylenen verilerin kendi içlerinde ve birbirleri ile çelişkili olduğuna,
2.ByLock listelerinin hukuka uygun yöntemlerle elde edilip edilmediği konusunda yeterli araştırma yapılmadığına,
3.İçeriği tutarsız ve yanlış, yargılamaya muhtaç ve kovuşturması devam eden fişleme listelerine dayanılarak hüküm kurulduğuna,
4.ByLock içeriğinde suç unsuru bulunmadığına,
5.Örgüt üyeliği suçunun unsurları itibarıyla oluşmadığına,
6. Gerekçeleri bulunmadığı halde alt sınırdan uzaklaşılarak hüküm kurulmasının yasaya aykırı olduğuna,
7.Temyiz dilekçesinde belirtilen sair temyiz sebepleri ve sair hususlara ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Sanığın FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün gizli haberleşme programlarından Bylock adlı program kullanıcısı olduğu, Ankara Emniyet Genel Müdürlüğü KOM Daire Başkanlığının 14.11.2017 tarihli veri inceleme raporunun ekinde bulunan sorgulama sonucu başlıklı belgede sanığın T.C. kimlik numarası, sicil numarası, adı soyadı ve medeni durumu bilgilerinin yer aldığı, rütbe kısmında polis memuru, göreve başlama tarihinin 07.10.2014 tarihi olduğu, UNV-LİSE-LİSE , tayin BB İzmir, tayin KB İzmir derece 1-SAYV, derece 2-0, aktif çalıştığı yer İzmir/Ödemiş, Aktif Şube Asayiş Büro Amirliği, fiili çalıştığı yer İzmir Ödemiş, fiili büro Asayiş Büro Amirliği , İzmir /Ödemiş, eş ve çocuklarının telefon numaralarının yer aldığı, Güncel liste bölümünde sanığın T.C. kimlik numarası ve sicil numarasının yer aldığı, kazanma durumu: YOK, N-EGEA-İZMİR-İL-İZMİR-İLÇE İZMİR, -AD VE SOYADI – …, C-E : (505) (…) (..) (88) , EŞ MESLEK : Ev hanımı, EŞ DEVAM : EVET. 2015 BB İZMİR, 2015 MART ALAN SAYV 2015 MART ALAN DIŞI 0 , MART ALAN SAYA, KURS TAKSİDİ 170 ZUMRE BAŞKANI : SİNAN ÖĞRETMENİ : SİNAN, ASİL VEKİL – ASİL şeklinde bilgilerin yer aldığının bildirildiği bu suretle sanığın üzerine atılı FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olma suçunu işlediği kabul edilmiş ve sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan cezalandırılmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
” … Açıklandığı üzere ByLock isimli proğram kullanıcısı olması nedeniyle örgütün hiyerarşik yapısı içerisinde yer aldığı ve organik bağının bulunduğu anlaşılan ve aynı zamanda yukarıda belirtilen gizli tanık garsondan elde edilen listeye ilişkin veri inceleme raporunda yer alan ve buna göre sohbet hocalığı da yapabilme niteliği bulunduğu da anlaşılan, örgütsel bağı bulunduğuna dair kanaat güçlenen sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçunu işlediği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Silahlı terör örgütü üyeliği suçu nedeniyle suç kastının yoğunluğu eylemlerinin niteliği, ortaya çıkan tehlikenin ağırlığı gibi hususlar dikkate alındığında, suç için yasada öngörülen cezaya ilişkin alt ve üst sınır arasında oluşa ve hakkaniyete uygun düşecek şekilde asgari ceza miktarı üzerinden makul oranda artırım yapılmak suretiyle temel cezanın belirlenmesi yoluna gidilmesi gerekirken, TCK 61/1 maddesine uygun düşmeyecek şekilde, sonrasında ise yargılama aşamasında olumsuz tutum ya da davranışı görülmeyen sanık hakkında oluşa uygun olmayacak şekilde takdiri indirim nedeni de uygulanmamak suretiyle yüksek oranda ceza tayin edilmiş olması karşısında, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak atılı suçtan aşağıdaki şekilde cezalandırılmasına dair aşağıdaki şekilde yeniden hüküm kurulmuştur.”
IV. GEREKÇE
a-)Amacı, yapılanması ve faaliyet yöntemlerine ilişkin ayrıntıları, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 Esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, (Kapatılan) 16. Ceza Dairesinin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 Esas, 2017/3 sayılı Kararında açıklandığı üzere, FETÖ/PDY, cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının öngördüğü düzeni ortadan kaldırmayı ve yerine başka bir düzen getirmeyi amaçlayan bir terör örgütüdür.
b-)Mahallinde hukuka uygun olarak ikame olunup usulünce tartışılan delillere ve dosya kapsamına göre, örgütün kriptolu haberleşme programı olan ByLock’u kullanan, dosya kapsamındaki veri inceleme raporuna göre SAYV yani FETÖ mensubu olup ”gassalın elindeki meyyit” olarak ifade edilen zaafları olmayan, her şeyiyle kendisini örgüte teslim etmiş, yöneticilik vasfı olan, grubu olan ve sohbet hocalığı yapan polis memuru olarak kodlanan sanığın anılan örgütün hiyerarşik yapısına organik bağla katılıp süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluluk arz eden faaliyetlerde bulunmak suretiyle üyesi olduğuna dair kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
c-)Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, temyiz dilekçesinde ileri sürülen savunmaların özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla, sanığa silahlı terör örgütüne üye olma suçundan verilen cezanın 3713 sayılı Kanun’un 5/1 maddesi uyarınca artırılması sırasında artırım oranının doğru uygulanmasına karşın uygulanan kanun maddesinin 3713 sayılı Kanun’un 5/1 maddesi yerine fıkra belirtilmeksizin 5. madde olarak gösterilmesi dışında incelenen hükümde hukuka aykırılık saptanmamıştır.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle sanık müdafiinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 15.01.2019 tarihli ve 2018/2744 Esas, 2019/22 sayılı Kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmeden CMK’nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün üçüncü bendinden “3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 5. maddesi” ibaresinin çıkartılarak yerine “3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesi” ibaresinin eklenmesi suretiyle Tebliğname’ye kısmen uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca İzmir 14. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

08.05.2023 tarihinde karar verildi.

… … … … …