Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2021/15886 E. 2023/2857 K. 09.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/15886
KARAR NO : 2023/2857
KARAR TARİHİ : 09.05.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi

SUÇ : Silahlı terör örgütüne üye olma
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz isteminin esastan reddi ile hükmün onanması
İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

1. … Ağır Ceza Mahkemesinin, 08.02.2018 tarihli ve 2017/116 Esas, 2017/37 sayılı kararı ile sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan, 5237 sayılı … Ceza Kanunu’nun (5237

sayılı Kanun) 314 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun (3713 sayılı Kanun) 5 inci maddesinin birinci fıkrası, 5237 sayılı Kanun’un 221 inci maddesinin dördüncü fıkrası ikinci cümlesi, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkraları, 58 inci maddesinin dokuzuncu fıkrası, 221 inci maddenin beşinci fıkrası uyarınca 3 yıl 1 ay 15 … hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

2. … Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesinin, 26.09.2018 tarihli ve 2018/1097 Esas, 2018/499 sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanığın istinaf başvurusunun kabulüne karar verilerek sanığa zorunlu müdafii atanmadığından CMK’nın 280 inci maddesi 1 inci fıkrası d cümlesi ve 289 uncu maddesi 1 inci fıkrası (a) ve (e) bendi uyarınca bozulmasına karar verilmiştir.

3. … Ağır Ceza Mahkemesinin, 04.12.2018 tarihli ve 2018/253 Esas, 2018/307 sayılı kararı ile sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan, 5237 sayılı … Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 314 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun (3713 sayılı Kanun) 5 inci maddesinin birinci fıkrası, 5237 sayılı Kanun’un 221 inci maddesinin dördüncü fıkrası ikinci cümlesi, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkraları, 58 inci maddesinin dokuzuncu fıkrası, 221 inci maddenin beşinci fıkrası uyarınca 3 yıl 1 ay 15 … hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

4. … Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesinin, 04.02.2019 tarihli ve 2019/129 Esas, 2019/75 sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

5. 7188 sayılı Kanun’un 29 uncu maddesi ile 5271 sayılı Kanun’un 286 ncı maddesine eklenen üçüncü fıkradaki düzenleme gereğince temyiz yolunun açılması üzerine dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 01.10.2021 tarihli, onama görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Sanığın temyiz istemi özetle, suçun maddi ve manevi unsurlarının oluşmadığına, örgütün talimatı ile hareket etmediğine, etkin pişmanlık maddesi uygulanırken indirim oranının az belirlendiğine, öncelikle beratine aksi kanaatte ise daha fazla indirim uygulanarak kararın bozulmasına ve sair sebeplere ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR

Temyizin kapsamına göre;

A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü

Sanığın, 2013 yılında yapılan zabıt katipliği sınavına hazırlanması amacıyla …’da bulunan FETÖ/PDY’ye ait eve yerleştirilmesi, 3-4 ay bu evde sınav için hazırlanması, örgüt içindeki kişilerin

talimatı ile … ilinde sınava girmesi, bu örgütün yardımı ile sınavı kazanıp zabıt katipliği görevine başlaması, devam eden süreçte yine örgütün talimatına uyarak himmet vermesi, … dışında …’ya geldikten sonra da bu örgüte ait evde kalması şeklinde ortaya çıkan eylemlerine göre sanığın yukarıda yer verilen Yargıtay (Kapatılan) 16. Ceza Dairesinin ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun kararlarında ifade edilen Fetö/Pdy’nin amaçları doğrultusunda kamu kurumu olan adliyede zabıt katipliği görevi için hazırlanıp bu kadroya yerleştirildiği, sanığın gerek sınava hazırlık sürecindeki eylemleri gerekse de sınav sonrasında himmet vermesi ile örgütün talimatlarına uygun hareket ettiği hususları karşısında sanığın örgütünü nihai amacını bilmediğinden söz edilemeyeceği, sanığın FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün kuruluş amaçlarını, faaliyet ve eylemlerini benimseyerek gönüllü olarak örgüt hiyerarşisine dahil olmayı tercih ettiği ve atılı suçu işlediği kanaatine varılmıştır. 5237 sayılı TCK’nın 221/4 üncü maddesine göre suç işlemek amacıyla örgüt kuran, yöneten veya örgüte üye olan ya da üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyen veya örgüte bilerek ve isteyerek yardım eden kişinin, gönüllü olarak teslim olup, örgütün yapısı ve faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili bilgi vermesi halinde, hakkında örgüt kurmak, yönetmek veya örgüte üye olmak suçundan dolayı cezaya hükmolunmaz. Kişinin bu bilgileri yakalandıktan sonra vermesi halinde, hakkında bu suçtan dolayı verilecek cezada üçte birden dörtte üçe kadar indirim yapılır… Şeklindedir. Pişmanlık; “Pişman olma; nedamet; yaptığı işten üzüntü duyup bir daha yapmamaya karar verme anlamına gelmektedir” (… Hukuk Sözlüğü Prof.Dr. …) Dosya kapsamına göre; sanığın, örgütün amaçları doğrultusunda herhangi bir eyleme katıldığına dair iddia ve delil bulunmaması, sanığın zabıt katipliği görevine atanma süreci ve devamında himmet vermesi ile ilgili olarak samimi beyanlarda bulunması, örgüte dair bildiği kadarıyla bir kısım faydalı bilgiler vermiş olması hususları ve TCK’nın etkin pişmanlığa ilişkin 221 inci maddesinin amaç, kapsam ve gerekçesi birlikte nazara alındığında, silahlı terör örgütüne üye olan sanığın, yakalandıktan sonra kendi bilgisi ölçüsünde, örgütün yapısı ve faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili yeterli bilgi verdiği ve aşamalarda pişmanlığını dile getirdiği, bu nedenlerle anılan maddede aranan şartların oluştuğu gözetilerek, sanık hakkında TCK’nın 221/4-2 cümle maddesi uygulanmıştır. Hal böyle olunca sanığın üzerine atılı silahlı terör örgütüne üye olma suçunu işlediği yapılan yargılama ve toplanan delillerle sabit olmakla, sanığın eylemine uyan TCK’nın 314/2 maddesi gereğince, suçun işleniş şekli, suç konusunun önem ve değeri, dosyaya yansıyan kişiliği, meydana gelen netice göz önüne alınarak takdiren alt sınırdan cezalandırılması yoluna gidilmiştir. Sanığın işlemiş olduğu suçun 3713 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinde belirtilen terör suçları kapsamında kaldığı anlaşıldığından sanığa verilen cezada 3713 sayılı Kanun’un 5/1 maddesi gereğince 1/2 oranında artırım yapılmış, sanığın soruşturma aşamasından itibaren savunmalarında etkin pişmanlıkta bulunarak örgütün faaliyet yapısı ve örgüt üyelerine ilişkin bilgiler verdiği anlaşıldığından verdiği bilgilerde nazara alınarak cezasında TCK’nın 221/4-2 nci cümlesi uyarınca takdiren 1/2 oranında indirim yapılmış ve yukarıda anlatılanlar ışığında mahkememizde oluşan vicdani kanaatin tezahürü şekilde hüküm kurulmuştur.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü

İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE

a) Amacı, yapılanması ve faaliyet yöntemlerine ilişkin ayrıntıları, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 Esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Yargıtay (Kapatılan) 16. Ceza Dairesinin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 Esas, 2017/3 sayılı kararında ve dairemizin müstakar kararlarında açıklandığı üzere, FETÖ/PDY, cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmayı ve yerine başka bir düzen getirmeyi amaçlayan bir terör örgütüdür.

b) Örgüt üyesi, örgüt amacını benimseyen, örgütün hiyerarşik yapısına dahil olan ve bu suretle verilecek görevleri yerine getirmeye hazır olmak üzere kendi iradesini örgüt iradesine terk eden kişidir. Örgüt üyeliği, örgüte katılmayı, bağlanmayı, örgüte hakim olan hiyerarşik gücün emrine girmeyi ifade etmektedir. Örgüt üyesi örgütle organik bağ kurup faaliyetlerine katılmalıdır. Organik bağ, canlı, geçişken, etkin, faili emir ve talimat almaya açık tutan ve hiyerarşik konumunu tespit eden bağ olup, üyeliğin en önemli unsurudur. Örgüte yardımda veya örgüt adına suç işlemede de, örgüt yöneticileri veya diğer mensuplarının emir ya da talimatları vardır. Ancak örgüt üyeliğini belirlemede ayırt edici fark, örgüt üyesinin örgüt hiyerarşisi dahilinde verilen her türlü emir ve talimatı sorgulamaksızın tamamen teslimiyet duygusuyla yerine getirmeye hazır olması ve öylece ifa etmesidir. Silahlı örgüte üyelik suçunun oluşabilmesi için örgütle organik bağ kurulması ve kural olarak süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluk gerektiren eylem ve faaliyetlerin bulunması aranmaktadır.

Ancak niteliği, işleniş biçimi, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı, örgütün amacı ve menfaatlerine katkısı itibariyle süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluk özelliği olmasa da ancak örgüt üyeleri tarafından işlenebilen suçların faillerinin de örgüt üyesi olduğunun kabulü gerekir. Örgüte sadece sempati duymak ya da örgütün amaçlarını, değerlerini, ideolojisini benimsemek, buna ilişkin yayınları okumak, bulundurmak, örgüt liderine saygı duymak gibi eylemler örgüt üyeliği için yeterli değildir (Evik, Cürüm İşlemek İçin Örgütlenme, S. 383 vd.). Örgüt üyesinin, örgüte bilerek ve isteyerek katılması, katıldığı örgütün niteliğini ve amaçlarını bilmesi, onun bir parçası olmayı istemesi, katılma iradesinin devamlılık arz etmesi gerekir. Örgüte üye olan kimse, bir örgüte girerken örgütün kanunun suç saydığı fiilleri işlemek amacıyla kurulan bir örgüt olduğunu bilerek üye olmak kastı ve iradesiyle hareket etmelidir. Suç işlemek amacıyla kurulmuş örgüte üye olmak suçu için de saikin “suç işlemek amacı” olması aranır (… Özel Kısım s. 263-266, … Cürüm İşlemek İçin Örgüt s. 28, Özgenç Genel Hükümler s.280).

1-Somut olayda, toplanan deliller, sanık savunması, tanık beyanı ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, sanığın tanık beyanlarına göre 2013 yılında örgütün evlerinde kaldığı, örgüt mensupları vasıtasıyla zabıt katipliği sınavını kazandığı, bir defaya mahsus ilk maaşından 300 TL himmet verdiği ancak daha sonra sanığın örgütün operasyonel eylemlerinden sonra başkaca eylemi bulunmadığı, bundan ibaret olan eylem ve faaliyetlerinin sempati düzeyini aşarak silahlı terör örgütü üyeliği suçunu oluşturacak çeşitlilik, yoğunluk ve süreklilikte olmaması nedeniyle sanığın örgütün operasyonel eylemlerinden sonra bir faaliyetinin bulunup bulunmadığının araştırlması, sanığın eylem, faaliyet ve çeşitliliği ve yoğunluğu ve sürekliliğinin olup olmadığının tespitinden sonra sanığın hukuki durumunun belirlenmesi,

2-Kabul ve uygulamaya göre;

Sanığın dosyaya yansıyan eylemleri nazara alındığında, etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istediğini belirterek bu kapsamda örgütteki kaldığı süre, örgütsel faaliyet ve örgüt mensupları ile ilgili örgütsel konum ve faaliyetlerine uygun ifade veren ve anlatımlarda bulunduğu anlaşılan sanık hakkında verdiği bilgiler, bilgilerin niteliği, faydalılık derecesi ve etkin pişmanlıkta bulunduğu aşama nazara alınarak TCK’nın 314/2 ve 3713 sayılı Kanun’un 5/1 inci maddesi uyarınca tayin olunan cezada, üçte birden dörtte üçe kadar indirim öngören TCK’nın 221/4-2 nci maddesi gereğince daha makul oranda bir indirim yapılarak ceza tayini gerekirken yazılı şekilde uygulama ile fazla cezaya hükmedilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR

Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle sanığın temyiz talebi yerinde görüldüğünden … Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesinin, 04.02.2019 tarihli ve 2019/129 Esas, …./75 sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca dosyanın … Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için … Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

09.05.2023 tarihinde karar verildi.