YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/13428
KARAR NO : 2023/618
KARAR TARİHİ : 21.02.2023
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2019/6 E., 2019/107 K.
SUÇ : Silahlı terör örgütüne üye olma
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama
İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
A. Konya 6. Ağır Ceza Mahkemesinin, 16.11.2017 tarihli ve 2017/190 Esas, 2017/166 sayılı kararı ile
Sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun (3713 sayılı Kanun) 7 inci maddesinin birinci fıkrası yollamasıyla 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 314 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkraları, 58 inci maddesinin dokuzuncu fıkrası, 62 nci maddesi, 63 üncü maddesi ve 3713 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca 6 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
B. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Ceza Dairesinin, 31.10.2019 tarihli ve 2019/6 Esas, 2019/107 sayılı kararı ile
İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi uyarınca düzeltilerek esastan reddine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık Müdafiinin Temyiz İstemi Özetle; ByLock’un yasak delil niteliğinde olduğuna, sanığın ByLock programını örgütsel talimatla kullandığının ispatlanamadığına, HTS kayıtlarında görünen irtibatların meslektaşları ile yapılan görüşmeler olduğuna, suçun unsurlarının oluşmadığına ve sair nedenlere ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Sanık …’ın FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanılması amacıyla oluşturulmuş ve münhasıran bu suç örgütünün mensupları tarafından kullanılmakta olan ByLock iletişim programı ile haberleştiği, bu programı bilerek (kasten), sisteme ancak şifre ile girilebilen dönemde birçok kez kullandığı, sanığa ait kendisinin kullandığını beyan ettiği 0505 (…) (..) (..) nolu GSM hattının 01.01.2013 – 01.08.2016 tarihleri arasındaki HTS detay dökümünün alındığı ve Konya İl Emniyet Müdürlüğü KOM Şube Müdürlüğünün HTS inceleme raporuna göre örgüt mensubu olduğu iddia edilen şahıslarla çok sayıda irtibatının mevcut olduğu, sanığın FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile bağlantısı nedeniyle kapatılan … Eğitimciler Sendikasına ve … Eğitim Gönüllüleri Derneğine üyeliklerinin bulunduğu, bu haliyle sanığın eylemlerinin süreklilik ve çeşitlilik arzettiği, açıklanan gerekçelerle sanığın FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olma suçundan cezalandırılmasına karar verilmesi gerektiği vicdani kanaatine ulaşılmıştır.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, silahlı terör örgütüne üye olduğu kabul edilen sanık hakkında ceza hükmü tesis edilirken atıf maddesi olarak 3713 sayılı Kanun’un 7 nci maddesinin birinci fıkrasının uygulanamayacağının gözetilmemesi dışında Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmıştır.
IV. GEREKÇE
A-) Amacı, yapılanması ve faaliyet yöntemlerine ilişkin ayrıntıları, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 Esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Yargıtay (Kapatılan) 16. Ceza Dairesinin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 Esas ve 2017/3 sayılı kararında ve Dairemizin müstakar kararlarında açıklandığı üzere FETÖ/PDY, cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmayı ve yerine başka bir düzen getirmeyi amaçlayan bir terör örgütüdür.
B-) Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 Esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Dairemizin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 Esas, 2017/3 sayılı kararında; “ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacağı”nın kabul edildiği gözetildiğinde; sanığın … ID numaralı ByLock kullanıcısı olduğu, gizliliği sağlamak amacıyla örgütsel haberleşme amacıyla kullandığı;
C-) Sanığın, örgüte müzahir olması sebebi ile KHK ile kapatılan … Eğitimciler Sendikası ve … Eğitim Gönüllüleri Derneği üyesi olduğu anlaşıldığından,
D-) Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiklerinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; karar gerekçelerine göre sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü sair nedenler de yerinde görülmediğinden, sanık hakkında kurulan hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Ceza Dairesinin, 31.10.2019 tarihli ve 2019/6 Esas, 2019/107 sayılı kararında sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Konya 6. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
21.02.2023 tarihinde karar verildi.