YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/13250
KARAR NO : 2023/2519
KARAR TARİHİ : 02.05.2023
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesince verilen hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kesin kararın; 24.10.2019 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanunun 29 ncu maddesi ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesine eklenen üçüncü fıkradaki düzenleme gereğince temyize tabi hale gediği, anılan Kanuna eklenen geçici 5 nci maddenin 1/f bendinde belirtilen süre içerisinde temyiz talebinde bulunduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.
I. HUKUKÎ SÜREÇ
A. … 3. Ağır Ceza Mahkemesinin, 24.10.2017 tarihli ve 2017/356 Esas, 2017/213 sayılı Kararıyla;
1. Sanık … Hakkında;
Silahlı terör örgütüne üye olma suçundan, 3713 sayılı Kanun’un 7 nci maddesinin birinci fıkrası yollaması ile 5237 sayılı Kanun’un 314 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun (3713 sayılı Kanun) 5 inci maddesinin birinci fıkrası, 221 inci maddesinin dördüncü fıkrası, 62 nci maddesi, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkraları, 58 inci maddesinin dokuzuncu fıkrası, 221 inci maddesininbeşinci fıkrası dikkate alınarak 5275 sayılı Kanun’un 107 nci maddesinin son ve 108 inci maddesinin dördüncü fıkraları, 63 üncü maddesi uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına, cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre infazına ve mahsubuna karar verilmiştir.
2. Sanık … Hakkında;
Silahlı terör örgütüne üye olma suçundan, 3713 sayılı Kanun’un 7 nci maddesinin birinci fıkrası yollaması ile 5237 sayılı Kanun’un 314 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun (3713 sayılı Kanun) 5 inci maddesinin birinci fıkrası, 221 inci maddesinin dördüncü fıkrası, 62 nci maddesi, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkraları, 58 inci maddesinin dokuzuncu fıkrası, 221 inci maddesininbeşinci fıkrası dikkate alınarak 5275 sayılı Kanun’un 107 nci maddesinin son ve 108 inci maddesinin dördüncü fıkraları, 63 üncü maddesi uyarınca 4 yıl 4 ay 15 … hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına, cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre infazına ve mahsubuna karar verilmiştir.
B. … Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 13.02.2018 tarihli ve 2017/2084 Esas, 2018/320 sayılı Kararıyla;
Sanıklar haklarında silahlı terör örgütüne üye olma suçlarından, İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlere yönelik sanıklar müdafilerinin istinaf başvurularının düzeltilerek esastan reddine karar verilmiştir.
C. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca Tanzim Olunan 27.09.2021 Tarihli Tebliğname
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca, sanık … ve vasisi ile sanık … müdafiinin temyiz başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 302 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca esastan reddine ve hükümlerin onanmasına karar verilmesi görüşünü içeren Tebliğname ile dava dosyası Daireye tevdi edilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Sanık … müdafinin temyiz istemi özet olarak;
1.Mahkumiyet hükmünün 5271 sayılı Kanun’un 230 uncu maddesine uygun gerekçeyi içermediğine,
2. Savunma hakkının kısıtlandığına,
3. Hükmün hukuka aykırı yöntemlerle elde edilen delillere dayandırıldığına,
4. Suçun maddi ve manevi unsurlarının oluşmadığına,
5. Kanunsuz suç ve ceza olmaz ilkesinin ihlal edildiğine,
6. Atılı suçu işlemediğine,
7. Lehe olan delillerin dikkate alınmadan soyut ve mesnetsiz değerlendirmeyle karar verildiğine,
8. Beraat kararı verilmesi aksi takdirde 5237 sayılı Kanun’un 221 inci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi, aksi halde 5237 sayılı Kanun’un 221 inci maddesinin beşinci fıkrası hükmünün uygulanarak hapis cezasının ertelenmesi, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, ceza sınırının en alt sınıra düşürülmesi gerektiğine,
9. Temyiz dilekçesinde belirtilen sair temyiz sebeplerine ve sair hususlara,
İlişkindir.
B. Sanık … ve vasisinin temyiz istemleri özet olarak;
1. Suçun maddi ve manevi unsurlarının oluşmadığına,
2. Sanığın atılı suçu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak, somut, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığına,
3. Kanunsuz suç ve ceza olmaz ilkesinin ihlal edildiğine,
4. 17-25 Aralık 2013 tarihinde ilan edilmiş bir terör örgütü bulunmadığına,
5. Hukuki güvenlik ilkesinin ihlal edildiğine,
6. Mahkeme kararının sırf ceza verebilmek için algı yaratma üzerine ve temelsiz iddialara dayalı ve gerekçesiz olduğuna,
7. Sanığın bu yapının sohbetlerine tamamen dini amaçlarla katıldığına,
8. Adil yargılanma hakkının ihlal edildiğine,
9. Dosyada sanığın ikrarı dışında bir delil bulunmadığına ve ikrarının da cezalandırılması için tek başına yetmeyeceğine,
10. Dosyadaki diğer beyanların suç oluşturan isnatlar olmadığına,
11. Mahkeme kararlarında tutarlılık bulunmadığına,
12. Temyiz dilekçesinde belirtilen sair temyiz sebeplerine ve sair hususlara,
İlişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
1. Sanık … Hakkında
… İl … Komutanlığı Personel Şube Müdürlüğünde … olarak görev yapmakta iken FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile iltisaklı olduğu gerekçesiyle hakkında kamu davası açılan sanık …’in; FETÖ/PDY ile iltisaklı evlerde kalarak askeri sınavlara hazırlandığı, sınavlara hazırlandığı süre içerisinde örgüt tarafından takip edildiği ve kontrol altında tutulduğu, şüphelinin 2012 yılında Arstsubay Meslek Yüksekokulunu kazandığı, 2015 Haziran aylarında …’a tayin olduğu, Ankarada’ki FETÖ/PDY mensubu … adlı şahsın sanığı …’ta görev yapan … kod adlı Yusuf Deveci’ye devrettiği, yine 2016 yılı başlarında sanığı … kod adlı Yusuf’un … kod adlı …’a devrettiği dosya kapsamında bulunan ikrar niteliğindeki sanık beyanı ve birbiriyle örtüşen tanık beyanlarından anlaşılmış olup; ayrıntılı olarak incelendiğinde dosyamızın diğer sanığı itirafçı …’ın ifadesinde özetle; “… … yapılanmasında uzun zamandır yer aldığını , … iline 2016 yılında tayin olduğunu bu tarihten önce ise … ilinde Memur olarak çalıştığını aynı zamanda … Askeri Yapılanmasında da Fetö adına görev yaptığını, … ilinden … iline tayin olarak geldikten sonra kendisi ile irtibata geçen … kod adlı şahsın yanına … ilinde kendisinin üzerinde bir pozisyonda bulunan … kod adlı şahsın selamı ile geldiğini ve bu şahsın sonraki süreçte kendisini tanıştırdığı … ilinde … bünyesinde çalışan dört astsubayla ilgilendiğini, bu şahıslarla belirledikleri zaman aralığında görüşerek sohbetler verdiğini 15 Temmuz darbe sürecine kadar bu şahıslarla görüştüğünü bu şahıslardan birinin ise … İl … Komutanlığında görevli … … olduğunu, … 15 Temmuz darbe girişiminden sonra … kod adlı … isimli şahısla beraber … ve … isimli şahısları evlerinde ziyaret ettiklerini, … isimli …’ın kendilerine sıkıntının büyük olduğunu artık gelmemeleri gerektiğini, … isimli astsubayın da aynı şekilde artık görüşmek istemediğini söylediğini, …” şeklinde beyanda bulunmak suretiyle yaptırılan fotoğraf teşhisinde, “… isimli şahsı ifadesinde kod adını hatırlamadığı ancak adının … olduğunu söyleyen, … kod adlı … vasıtasıyla tanıştığı, FETÖ/PDY mensubu … … olarak bildiği, …’i bir sefer de … kod adlı olarak teşhis ettiği … sorumlusu …’nın evine de götürdüğünü” belirterek sanığı kesin ve net olarak fotoğrafından teşhis ettiği, yine FETÖ/PDY soruşturması kapsamında şüpheli …her ne kadar duruşma aşamasında daha önceki beyanlarını baskı altında verdiğini, ifadesinde geçen isimleri kabul etmediğini söyleyerek önceki beyanlarını inkar etmişse de kolluk ifadesinde özetle; “… … ilinde FETÖ/PDY askeri yapılanması içerisinde yer aldığını, … kod adı ile tanıdığı şahsın … ilinden bir şahsın referansı ile kendisine geldiğini bazı şahıslarla kendisini tanıştıracağını ve bu şahıslarla ilgilenmesini istediğini … isimli şahsın yönlendirmesi ile … ilinde bazı askeri personelle tanıştığını ve bu şahıslarla haftada bir yada iki haftada bir olmak üzere kendi evinde veya bu şahısların evinde görüşmeler yaptığını bu görevi 2015 yılının sonlarına kadar sürdürdüğünü bu tarihe kadar görüştüğü askerlerin … rütbesindeki askerler olduğunu, … ilinde ilgilendiği subay ve … rütbesindeki askerlerden birinin ise, … İl … Komutanlığında görevli … … isimli şahıs olduğunu …” ifade ederek yaptırılan fotoğraf teşhisinde, “fotoğrafta kendisine gösterilen şahsın ifadesinde … kod adlı şahsın kendisi ile tanıştırıp … ilinde ilgilendiği Askerlerden biri olan İl … Komutanlığı görevli … isimli … olduğunu ” beyan etmek suretiyle sanığı teşhis ettiği, dolayısıyla Özkan Duymaz’ın vazgeçtiği beyanlarının diğer tanık beyanlarıyla birbirini doğruladığı ve aynı doğrultuda olduğunun görüldüğü, bu haliyle tanık beyanların birbirleriyle uyumlu ve çelişkisiz olduğu, sanığın da aşamalarda alınan savunmalarında tanık beyanlarını destekler nitelikte beyanda bulunarak “o dönem cemaat olarak bildiği FETÖ/PDY terör örgütü ile 2011-2012 yıllarında lise dönemlerinde arkadaşı vasıtasıyla tanıştığını, askeri okula hazırlanırken ders çalışmak maksadıyla cemaat evlerine gittiğini, burada ders çalıştığını, dini içerikli sohbetlerin yapıldığını, …’in videolarının izlettirildiğini, ara sıra bu eve gidip geldiğini, lise son sınıfta cemaatin yönlendirmesiyle cemaatle bağlantılı olmayan bir dersaneye gittiğini, 2012 yılında gittiği evin abisi … kod isimli kişinin yönlendirmesiyle astsubaylık sınavlarına girdiğini ve kendi çabasıyla bu sınavı kazandığını, … kod isimli kişinin kendisini … kod isimli kişi ile tanıştırdığını ve … ile görüşmeye başladıklarını, dini içerikli sohbetlerin yapıldığını …’in kitaplarının okunduğunu, bu dönemde … kod isimli kişinin … kod ismini kullanmasını söylediğini fakat kendisinin bu ismi kullanmadığını, 2014 yılı Mayıs ayında … personel sınıfına dahil olduğunu ve …’in kendisini … kod isimli kişiye devrettiğini, … ile görüşmelerini devam ettirdiğini, …’da kaldıkları eve … kod isimli örgüt elemanının da gelip gittiğini, …’in kendisinden himmet istediği olduğunu ancak evlilik hazırlığı içerisinde olduğu için himmet vermediğini, ayrıca …’in kendisine Üveys kod ismini verdiğini fakat bu kod ismini kullanmadığını, 2015 yılı Haziran ayında … iline atandığını, …’a gelmeden önce …’da … kod isimli şahısla tanıştırıldığını, kendisiyle …’ta bu kişinin ilgileneceğinin söylendiğini, … ile buluştuğunda kendisini bir eve götürerek …olarak teşhis ettiği … kod isimli bir şahısla tanıştırdığını ve bu şekilde birkaç defa aynı eve sohbet amacıyla gittiğini, 2015 yılı sonuna doğru … kod isimli …vasıtasıyla … kod isimli … ile tanıştığını, bundan sonra bu kişinin de sohbet yapmaya başladığını birkaç ay sonra da … kendisini … kod adlı …’a devrettiğini, görüşmelerinin bu kişiyle devam ettiğini, bir defa da … isimli şahsın evine sohbete gittiklerini, en son 15 Temmuz’dan sonra Kasım ayında … ve … isimli örgüt elemanlarının evine geldiklerini, ayaküstü konuştuklarını, darbenin cemaat tarafından yapıldığını ve bir daha kendileriyle görüşmek istemediğini ilettiğini, tamamen dini duygularla bu yapının içerisine girdiğini, lise dönemlerinde maddi durumunun iyi olmadığını, her şeyi de Allah rızası için yapmalarını söylediklerini, bu nedenle yanıldığını ” belirtmek suretiyle ikrarda bulunduğu, birçok şahsı teşhis ettiği ve etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istediği anlaşılmakla;
Tüm bu deliller hep birlikte değerlendirildiğinde; sanığın FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün kuruluş amaçlarını, faaliyet ve eylemlerini benimsediğini gösterir şekilde örgütün amaçları doğrultusunda yoğunluk, süreklilik ve çeşitlilik arz eden eylem ve faaliyetlerde bulunduğu, neticeten FETÖ/PDY silahlı terör örgütü üyesi olduğu sonucuna varılmış, temel ceza belirlenirken sanığın ikrarında da sabit olduğu üzere asker olarak astsubaylık görevini icra ederken 17/25 Aralık 2013 süreci sonrası da dahil olmak üzere darbe girişimine kadar örgüt mensubu şahıslar ile irtibatını devam ettirmesi, örgütün sohbetlerine istikrarlı bir şekilde katılması, uzun süre örgüt içinde kalması, hakkındaki delillerin çeşitli ve nitelikli bulunması ve sair hususlar dikkate alınarak teşdiden 7 yıl ceza tayin edilmiş, sanığın soruşturma ve kovuşturma aşamasında alınan beyanlarında bilgisi dahilinde bulunan örgüt mensuplarıyla ilgili ayrıntılı ve inandırıcı bilgiler verip bu doğrultuda teşhisler yapması, bu bilgilerin devam eden veya yeni başlayan soruşturma ve kovuşturmalara katkı sunacağının anlaşılması nedeniyle TCK’nin 221. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlığın yasal koşullarının oluştuğu değerlendirilerek bilgilerin kapsamı ve önemi neticesinde sanığın cezasından 2/3 oranında indirim yapılmasına karar verilmiştir.
2. Sanık … Hakkında
… Gençlik ve Spor Hizmetleri İl Müdürlüğünde bilgisayar öğretmeni olarak görev yapmakta iken FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile iltisaklı olduğu gerekçesiyle hakkında kamu davası açılan sanık …’ın; 0530 291 80 21 numaralı hat ile örgütün gizli haberleşme programı olan Bylock isimli programı kullandığı, terör örgütü finans kaynağı olarak bilinen … … isimli bankada aktif hesabının bulunduğu, sanığın sanığın hesap hareketleri incelendiğinde hesap açılış tarihi 09.10.2007 olan … … hesabında 2013 yılının Aralık ayında 0 TL bulunmakta iken 17/25 Aralık 2013 sürecinden sonra özellikle de FETÖ/PDY terör örgütü elebaşı …’in talimatı ile aynı tarihlere tekabül eden 2014 yılı Ocak ayında örgütün finans ayağı olan … … hesabına 263,60 TL para yatırdığı ve devam eden aylarda 2014 Şubat ayında 318,26 TL, 2014 Mart ayında 897,14 TL şeklinde hesap hareketliliğinin 2015 yılı Eylül ayına kadar devam ettiği, FETÖ/PDY soruşturması kapsamında şüpheli Muammer Peksoy’un ifadesinde; ” 2015 yılı yaz döneminde … iline tayin olduğunu, … ilinde bulunduğu süre içerisinde kendisinin de yer aldığı Askeri yapılanma içerisinde bulunan şahıslardan bir tanesinin de; … kod adı ile tanıdığı kendisi gibi örgüt içerisinde öğretmen konumunda bulunan Askeri personellerle ilgilenlerden birinin ise … isimli şahıs olduğunu, bu şahısların … ilinde kendisinin de yer aldığı FETÖ/PDY Askeri yapılanmasında sorumlu kişiler olduğunu” ifade ederek sanığı teşhis ettiği, FETÖ/PDY şüphelisi …’in ifadesinde ” … ilinde göreve başladıktan sonra … kod adlı şahısla görüştüğünü yine bu şahsın tanıştırması ile … ve … kod isimli iki ayrı şahısla tanıştığını bu şahısların … ilinde görev yaptığı süre zarfında kendisi ile görüştüğünü , … kod adlı şahsın bu şahısların üzerinde bir konumda olduğunu bu şahıslarla haftada yada iki haftada bir görüştüğünü kendisine dini sohbetlerle birlikte … sohbetleri verdiklerini , kendisinden himmet ve kurban bağışı adı altında para talep ettiklerini beyan ettiği ve yaptırılan fotoğraf teşhisinde gösterilen şahsı … kod adı ile tanıdığını, bu şahsın da … ilinde görev yaptığı süre içerisinde kendisi ile haftada bir yada iki haftada bir kez görüştüğünü , bu şahsın … kod adlı … isimli şahsın altında bir görevi olduğunu, kendisinden himmet talep eden şahıslardan olup, darbe sonrası bundan sonra kimse kimseyi tanımıyor diyen şahıs olduğunu” belirterek sanık …’ı teşhis ettiği, FETÖ/PDY şüphelisi … …’ın ifadesinde özetle ” 2015 yılı sonlarında … kod adlı şahsın kendi evinde bulunduğu esnada kendisini … olarak tanıtan gerçek ismini bilmediği kısa boylu, ayağı aksak, kendisinin aslen Andırınlı olduğunu ve memur olarak Gençlik Spor İl Müdürlüğünde çalıştığını söyleyen şahısla tanıştırdığını…. kendisine hitaben …’nin yanında benim olmadığım zamanlarda …’yle görüşürsün dediğini, bunun dışında … ile hiç görüşmediğini” beyan ederek … kod adlı şahsı sanık … olarak fotoğrafından teşhis ettiği, FETÖ/PDY şüphelisi Oğuzhan Küçüktüvek’in ifadesinde; “…, ifadesini okumuş olduğunuz …’ı ismen bilmiyordum ancak bu kişinin fotoğraflarını görünce … kod adlı Müdür Yardımcısı konumundaki kişi olarak teşhis ettim, … ” şeklinde ifadede bulunarak yaptırılan teşhiste sanığı teşhis ettiği, FETÖ/PDY şüphelisi …’nın ifadesinde; “… … kod adlı … ile bir iki kez görüştüğünü, dini konular üzerine sohbet verdiğini ve … ile ilgili konuştuğunu, … Hoca efendi bu durumlara çok üzülüyor dediğini, bu durumların geçici olduğunu söyleyip dua edelim dediğini, …” şeklinde ifadede bulunduğu yaptırılan teşhiste sanığı teşhis ettiği, ayrıca FETÖ/PDY soruşturması kapsamında şüpheli …’in ifadesinde “…’da çalıştığım sürede yurtta kalırken belli başlı beş-altı kişinin bu örgüt faaliyetlerinde görev üstlendiğini fark ettim.Bunlardan biri …’dı.Beni asla özel hayatına dahil etmezdi.Evine götürmezdi ve gizli toplantılar yaptığını görüyordum” şeklinde sanık hakkında beyanda bulunduğu, ayrıntılı olarak irdelendiği üzere tanık beyanlarının birbirini doğruladığı ve beyanların birbirleriyle uyumlu, çelişkisiz olduğu, dosya kapsamından sanığın örgüt içerisindeki konumuna ve faaliyetlerine yönelik ikrarda bulunarak ve birçok şahsı teşhis ederek etkin pişmanlık kapsamındaki hükümlerden faydalanmak istediğini beyan ettiği anlaşılmakla;
a)FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün 17-25 Aralık süreci ile birlikte devlet organlarıyla çatışma içerisine girdikten sonra kendini gizlemek için aldığı tedbirler kapsamında, örgüt üyelerinin birbirleri ile haberleşmek için ByLock programı kullandıklarının bilindiği, bu kapsamda sanığın ByLock programını, 35907705307997 IMEI numaralı telefon makinesi ile 0530 (..) (..) (..) numaralı telefon hattından 14.08.2014 tarihinde kullandığının tespit edildiği,
Ayrıntıları dosyada bulunan ByLock raporunda açıklandığı üzere; terör örgütünün hiyerarşik yapısına dahil olmayan, irtibat halinde olmadığı, güvenilir bulmadığı, denetlemediği kaynaklardan bilgi kabul etmeyeceğinin bilindiği, bu kapsamda sıradan bir vatandaşın temin edip kullanma imkanı olmayan ve sadece FETÖ/PDY terör örgütü mensuplarınca haberleşme amacıyla kullanıldığı bilinen ByLock isimli programı, sanığın kendisine ait hat ile kullanmak suretiyle örgütün hiyerarşik yapısına dahil olduğunun anlaşıldığı,
Sanığın ByLock kullanıp kullanmadığına ilişkin alınan savunmasında, örgütün gizli haberleşme programı olan ByLock programını …’da bulunduğu sırada bir şahsın telefonuna yüklemesiyle bir iki ay kullandığını, programı … kod adlı …’nun telefonuna yüklediğini, daha sonra bu programı kullanamayınca … kod adlı şahsın sildiğini belirttiği, dolayısıyla sanığın ByLock programını kullandığı ikrarında bulunduğu, dosyaya sanığa ait HTS kayıtlarına ilişkin belgenin geldiği, HTS kayıtlarına göre sanığın aynı hat ve aynı IMEI numaralı telefon cihazıyla 14.08.2014 – 20.12.2014 tarihleri arasında ByLock sunucusuna ait olduğu tespit edilen IP numaralarıyla internet bağlantısı kurduğunun tespit edildiği (1238 sayfadan ibaret tespite ilişkin evrakların bir kısmından çıktı alınarak dosyaya konulmuştur ), ByLock içeriklerine ilişkin … İl Emniyet Müdürlüğü KOM Şube Müdürlüğüne yazılan müzekkereye cevaben görüşme dökümlerinin henüz gelmediğinin bildirildiği, Bylock içeriklerini beklemenin yargılamanın esasına etki etmeyeceği ve yargılamaya hız kazandırmayacağı anlaşıldığından içeriklerin gelmesinin beklenmesine gerek duyulmadığı,
b) Sanığın alınan savunmasında özetle, ” örgüt ile üniversitede tanıştığını, örgüte ait yurtta ve sonrasında cemaat evlerinde kaldığını, kaldığı evlerden birinde ev abisi olarak görevlendirildiğini, ev abiliği yaptığı evde ibadet yapıldığını, …’in kitaplarının okunduğunu ve ders çalışıldığını, örgüte ait kurumlarda çalıştığını, … ilinde örgüte müzahir dersanede çalışırken kendisine … müstear (kod) adının verildiğini, evine örgüte mensup askerlerin misafir olarak getirildiğini birkaç saat veya bir gece evinde misafir kalarak gittiklerini, askerlerden himmet talep etmediğini ancak himmet bırakan olursa evine asker getiren ve askerlerden sorumlu olan … kod isimli İsmet Işık’a verdiğini, 2014 yılı başlarında kendini … olarak tanıtan …olarak teşhis ettiği şahsın bundan sonra senin müstear (kod) adın … olsun dediğini ve … kod adını kullandığını, … ilinde çalıştığı sürece dört … ile tanıştırılıp bunlarla ilgilenmesinin istendiğini, bu şahıslardan bazen himmet alıp … kod adlı şahsa verdiğini, 2016 yılı Mart ayının ilk haftasında …’a tayin olduğunu ve kendisini … kod adlı şahsın selamıyla … kod adlı şahsın aradığını görüştüklerini, 2016 yılı Mayıs ayında … … kod isimli bir … ile kendisinin olmadığı zamanlarda ilgilenmesini istediğini, bu astsubayın teşhis ettiği … … isimli şahıs olduğunu, … …’a hitaben “ben olmadığım zamanlarda yine burada … ile görüşürsünüz” dediğini tamam dediklerini fakat sonrasında … ile hiç görüşmediklerini, 2016 yılı … ayında … kod adlı …’nın ve … kod adlı …’in evinde dini amaçlı yapılan programa katıldığını, programda dini içerikli kitaplar okuduklarını, yine … kod isimli şahısla birlikte … kod adlı … … olarak teşhis ettiği …’in evine gittiklerini, … kendisini … ile tanıştırarak … hitaben “… abin, bundan sonra sıkılma, abin arada bir gelir onunla görüşürsün, ben de uğrarım” dediğini ve … içip evden ayrıldıklarını, bu olaydan sonra iki üç kez … ile …’in evinde görüştüğünü, aynı şekilde … kod isimli şahsın ilgilenmesi için … isimli … … ile kendisini … olarak tanıştırdığını, yine … ayı içerisinde … vasıtasıyla … isimli genç bir … ile tanıştığını, … ile 15 Temmuzdan önce iki defa dışarıda görüştüğünü, … bir sefer … kod adlı …’nın evine de götürdüğünü, bu evde … ile kısa bir görüşme yaptığını, … çok isteksiz olduğunu ve benimle görüşmeyin dediğini 15 Temmuz darbe girişiminden sonra Kasım ayı gibi … evine geldiğini, … ile birlikte … ikametine gittiklerini, … ikametinin zilini çalıp … dışarıya çağırdıklarını ve yarım saat ayak üstü görüştüklerini, … bu işte şüphelerim var artık benimle görüşmeyin dediğini, sonrasında … ile hiç görüşmediğini, … ve … ile görüştükleri aynı gece …’ın evine de … ile birlikte gittiklerini, tüm bu faaliyetleri gerçekleştirirken kendisinin … kod adlı …’ten talimat aldığını” beyan etmek suretiyle tanık beyanlarını destekler nitelikte FETÖ/PDY terör örgütü hiyerarşisi içerisinde askeri personelle ilgilenmek ile görevli olduğuna dair ikrarda bulunduğu anlaşılmakla;
Tüm bu deliller hep birlikte değerlendirildiğinde; sanığın FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün kuruluş amaçlarını, faaliyet ve eylemlerini benimsediğini gösterir şekilde örgütün amaçları doğrultusunda yoğunluk, süreklilik ve çeşitlilik arz eden eylem ve faaliyetlerde bulunduğu, neticeten FETÖ/PDY silahlı terör örgütü üyesi olduğu sonucuna varılmış, temel ceza belirlenirken sanığın ikrarında da sabit olduğu üzere örgütün gizli yazışma programı olan Bylock programını kullanması, örgüt içerisinde … ve … kod adlarını kullanması, örgüt hiyerarşisinde öğretmen olarak tabir edilen konumda bulunarak askerlerle ilgilenen kişi olması, askerlere sohbet vermesi gibi örgüt içerisinde önemli ve aktif görevlerde yer alması, uzun süre örgüt içinde kalması, hakkındaki delillerin çeşitli ve nitelikli bulunması, … Asyaya yatırdığı para miktarı ve sair hususlar dikkate alınarak teşdiden 7 yıl ceza tayin edilmiş, sanığın soruşturma ve kovuşturma aşamasında alınan beyanlarında bilgisi dahilinde bulunan örgüt mensuplarıyla ilgili ayrıntılı ve inandırıcı bilgiler verip bu doğrultuda teşhisler yapması, bu bilgilerin devam eden veya yeni başlayan soruşturma ve kovuşturmalara katkı sunacağının anlaşılması nedeniyle TCK’nin 221. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlığın yasal koşullarının oluştuğu değerlendirilerek bilgilerin kapsamı ve önemi neticesinde sanığın cezasından 1/2 oranında indirim yapılmasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından, “hüküm fıkrasının A-1 ve B-1 bendlerindeki “…3713 sayılı TMK’nın 7/1. maddesi yollamasıyla…” ibaresinin çıkartılması dışında bir isabetsizlik bulunmadığı belirlenmiştir.
IV. GEREKÇE
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, dosya kapsamına göre yapılan incelemede;
Mahkemece suç vasfının tayin ve tespitine ilişkin, denetime imkân verir şekilde değerlendirme yapıldığı, sanık …’ın; silahlı terör örgütün askeri mahrem yapılanması içerisinde öğretmen vasfı ile yer alıp örgütün gizli yazışma programı olan ByLock programını kullanması, örgüt içerisinde … ve … kod adlarını kullanması, örgüt talimatı doğrultusunda … … isimli örgüt finans kuruluşuna para yatırması ve tüm dosya kapsamıyla uyumlu olarak sanığın eylemlerinin 5237 sayılı Kanun’un 314 üncü maddesinin ikinci fıkrası kapsamında kaldığının kabul edildiği, sanık …’in; FETÖ/PDY ile iltisaklı evlerde kalarak askeri sınavlara hazırlanıp 2012 yılında Arstsubay Meslek Yüksekokulunu kazandığı, daha sonra asker olarak astsubaylık görevini icra ederken 17/25 Aralık 2013 süreci sonrasından darbe girişimine kadar örgüt mensubu şahıslar ile irtibatını devam ettirdiği ve örgütün sohbet adı verilen toplantılarına katıldığı, anlaşılan sanıklar hakkında;
Sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1. Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 08.04.2008 tarih ve 9-18-78 sayılı kararında açıklandığı üzere; etkin pişmanlık hükümlerinin amacı, bir yandan terör ve örgütlü suçlarla mücadele bakımından stratejik önemi nedeniyle en etkili bilgi edinme ve mücadele araçlarından olan örgütün kendi mensuplarını kullanmak, diğer taraftan da suç işlemeyi önlemek, mensup olduğu kanun dışı örgütün amaçladığı suçun işlenmesine engel olanları ve işlediği suçtan pişmanlık duyanları cezalandırmayarak ya da cezalarında belli oranlarda indirim yaparak yeniden topluma kazandırmaktır. 5237 sayılı Kanun’un 221 inci maddesinin dördüncü fıkrasının ikinci cümlesinden yararlanabilmek için; failin yakalandıktan sonra bilgisi ölçüsünde örgüt içerisindeki konumuyla uyumlu şekilde kendisinin ve diğer örgüt üyelerinin eylemleri, örgütün yapısı ve faaliyetleriyle ilgili yeterli ve samimi bilgi vererek suçtan pişmanlığını söz ve davranışlarıyla göstermesi gerekmektedir. Bu bilgi maddenin üçüncü fıkrasında aranan, örgütü çökertecek nitelikteki bilgi değildir. Verilen bilginin önemi cezanın belirlenmesinde dikkate alınmalıdır (Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 12.05.2015 tarih, 2015/1426 esas 2015/1292 karar 26.10.2015 tarih, 2015/1565-3464 K.).5237 sayılı Kanun’un 221 inci maddesinin dördüncü fıkrasının ikinci cümlesi kapsamında etkin pişmanlıkta bulunulduğunun kabulü halinde bu suçtan dolayı verilecek cezada 1/3’ten 3/4’e kadar bir indirim yapılacağı öngörülmektedir. Buna göre belirlenen cezadan en az 1/3, en fazla 3/4 oranında bir indirim yapılacaktır. Bu iki sınır arasında yapılacak indirim, verilen bilginin niteliği, örgütün yapısı ve faaliyetleri çerçevesinde işlenen suçlarla ya da diğer örgüt mensuplarının tespiti ile ilgili olmak üzere elverişlilik derecesi, ceza soruşturması ya da kovuşturmasının hangi aşamasında etkin pişmanlıkta bulunulduğu gibi kıstaslar nazara alınarak mahkeme tarafından takdir ve tayin edilecektir.
Bu açıklamalar ışığında, somut olay değerlendirildiğinde;
Silahlı terör örgütüne üye oldukları ve 5237 sayılı Kanun’un 221 inci maddesinin dördüncü fıkrasının ikinci cümlesinde öngörülen etkin pişmanlık şartlarını taşıdığı kabul edilen sanıkların incelenen dosya kapsamı ve delillere göre, yakalandıktan sonra soruşturma ve kovuşturma aşamalarında örgütte kaldıkları süre ve konumlar itibarıyla, örgütün yapısı, örgütsel faaliyetleri ve örgüt mensupları ile ilgili verdikleri bilgilerin faydalılık derecesi ve etkin pişmanlıkta bulundukları aşama gözetilerek, 5237 sayılı Kanun’un 314 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 3713 sayılı Kanun 5 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca verilen cezalarda üçte birden dörtte üçe kadar indirim öngören 5237 sayılı Kanun’un 221 inci maddesinin dördüncü fıkrasının ikinci cümlesi gereğince adalet ve hakkaniyete uygun, üst sınırdan indirim yapılması gerekirken fazla cezaya hükmedilmesi,
2. Kabul ve uygulamaya göre de;
a. Etkin pişmanlık hükümleri gereği ceza indirilirken uygulama maddesinin 5237 sayılı Kanun’un 221 inci maddesinin dördüncü fıkrasının ikinci cümlesi yerine anılan Kanun’un 221 inci maddesinin dördüncü fıkrası olarak gösterilmesi,
b.Örgüt mensubu olduğu kabul edilen sanıklar hakkında verilen cezanın, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilirken uygulama maddesi olarak karar yerinde sadece TCK’nın 58/9. maddesinin gösterilmesi gerekirken, anılan maddenin atıf maddesi olarak kabulü ile uygulama yeri bulunmayan 5237 sayılı Kanun’un 221 inci maddesinin beşinci, 5275 sayılı Kanun’un 107 nci maddesinin son ve 108 inci maddesinin dördüncü fıkraları gereğince tekerrür uygulanmasına karar verilmesi,
c. Terör örgütüne üye olmak suçundan mahkumiyetine karar verilen ve etkin pişmanlık hükümlerinden faydalandığı anlaşılan sanıklar hakkında 5237 sayılı Kanun’un 221 inci maddesinin beşinci fıkrası uyarınca bir yıl süreyle denetimli serbestlik tedbirine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, nedenleriyle sanık hakkında kurulan hükümde hukuka aykırılık bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle sanık … müdafii ile sanık … ve vasisinin temyiz istemleri yerinde görüldüğünden … Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 13.02.2018 tarihli ve 2017/2084 Esas, 2018/320 sayılı Kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi uyarınca … 3. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için … Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
02.05.2023 tarihinde karar verildi.