Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2021/12909 E. 2022/8144 K. 21.11.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/12909
KARAR NO : 2022/8144
KARAR TARİHİ : 21.11.2022

İNCELENEN KARARIN;
Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Sakarya 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 21.02.2018 tarih ve 2017/306 – 2018/51 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : Sanık hakkında CMK’nın 223/2-e maddesi uyarınca verilen beraat hükmüne yönelik istinaf başvurusu üzerine hükmün kaldırılarak; TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 62/1, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca verilen mahkumiyet hükmü
Temyiz edenler : Sanık ve müdafii

Bölge adliye mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
İlk derece mahkemesince yapılan yargılamanın birinci celsesinde tutuklu iken hakkında tahliye kararı verilen, bu şekilde gerek ilk derece mahkemesince gerekse de bölge adliye mahkemesince yapılan yargılamanın büyük bir bölümünde tutuksuz yargılanan ve duruşmada bizzat hazır bulunma, bu suretle iddia makamının aleyhe argümanlarını öğrenme ve karşılık verme, ikame olunan delilleri inceleme ve görüş bildirme imkanları bulunan sanığın, tahliye edildikten sonra ikamet ettiği yerdeki mahkemeye talimat yazılarak SEGBİS vasıtasıyla duruşmaya katılması ve bu süreçte sanığın yahut müdafiinin bu uygulamaya itirazlarının bulunmaması karşısında, gerekçe gösterilmeden tercih ve icra olunan SEGBİS uygulamasının, yargılamanın geneli açısından sanık aleyhine adil olmayan bir sonuç doğurmadığı değerlendirilerek, sanığın 08.04.2022 tarihli dilekçesinde sunduğu itirazlar yerinde görülmemekle, bu husus bozma sebebi yapılmamışır.
Yapılan yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmanın temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla, sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri sair temyiz taleplerinin reddine;
Ancak,
Bölge adliye mahkemesi tarafından verilen mahkumiyet hükmü kapsamında sanık hakkında belirlenen temel ceza suçun niteliği gereği artırılırken, artırım oranı doğru yapıldığı halde uygulama maddesinin 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 5/1. maddesi yerine 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunun 5. maddesi olarak gösterilmesi suretiyle CMK’nın 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık ve müdafiinin temyiz talepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün belirtilen sebeple BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun CMK’nın 303/1-c. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, bölge adliye mahkemesince verilen hükmün 2. fıkrasından “3713 sayılı Terörle Mücadele Yasasının 5. maddesi” ibaresinin çıkarılarak yerine “3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 5/1. maddesi” ibaresi yazılmak suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Sakarya 5. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 21.11.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.