Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2021/12158 E. 2023/3772 K. 11.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/12158
KARAR NO : 2023/3772
KARAR TARİHİ : 11.05.2023

İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Terör örgütü propagandası yapmak
HÜKÜM : İstinaf başvurularının düzeltilerek esastan reddi kararı
TEMYİZ EDENLER : Sanık … müdafii ve Sanık …
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Düzeltilerek Onama
İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kesin kararın; 24.10.2019 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanunun 29 uncu maddesi ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesine eklenen üçüncü fıkradaki düzenleme gereğince temyize tabi hale gediği, anılan Kanuna eklenen geçici 5 inci maddenin 1/f bendinde belirtilen süre içerisinde temyiz talebinde bulunduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 30.03.2017 tarihli ve… sayılı Kararı ile sanıklar hakkında terör örgütü propagandası yapmak suçundan 3713 sayılı Kanunun 7 nci maddesinin ikinci fıkrası, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 62 nci maddesi, 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi delaletiyle 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 52 nci maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca 6000 TL adli para cezası ile cezalandırılmalarına karar verilmiştir.
2. Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 15.06.2017 tarihli ve… sayılı Kararı ile ile sanıklar hakkında;
Sanıklara hükmolunan hapis cezası 5237 sayılı TCK’nun 50/1-a maddesi uyarınca seçenek yaptırım olarak adli para cezasına çevrilirken, aynı Yasa’nın 52/3 üncü maddesi uyarınca öncelikle hapis cezasının … olarak karşılığının belirlenmesi gerektiği gözetilmeden doğrudan adli para cezasına dönüştürülmesi;
Usul ve yasaya aykırı, sanıklar … ile sanık … müdafiinin istinaf istemleri bu nedenle yerinde ise de; yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu aykırılık, 5271 sayılı CMK’nun 280/1-a ve 303 üncü maddesinin 1 inci fıkrasının (f) bendi uyarınca düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, hüküm fıkrasının hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine ilişkin bendi çıkartılıp yerine;
“Sanıklara hükmedilen hapis cezasının sanıkların kişiliği, sosyal ve ekonomik durumlarına, yargılama sürecinde duydukları pişmanlığa ve suçun işlenmesindeki özellikler dikkate alınarak TCK’nun 50/1-a maddesi uyarınca 350 … ADLİ PARA CEZASINA ÇEVRİLMESİNE,
Sanıkların ekonomik ve sosyal durumu dikkate alınarak hükmolunan … adli para cezasının TCK’nın 52/2 nci maddesi uyarınca 1 günü 20.00 TL’den olmak üzere sanıkların sonuç olarak 6.000,00 TL ADLİ PARA CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA” cümlelerinin eklenmesi suretiyle,” İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık … ile sanık … müdafiinin istinaf başvurularının düzeltilerek esastan reddine karar verilmiştir.
3. Dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 08.09.2021 tarihli ve düzeltilerek onama görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık …’ün temyiz istemi özetle; mahkumiyet kararının Anayasa ve uluslararası hukuk mevzuatı ile güvence altına alınmış olana ifade özgürlüğüne aykırı olup bozulması gerektiğine, olay tarihinde HDP il başkanlığı yaptığına ve bu nedenle basın metnini okuduğuna, herhangi bir şekilde suç teşkil eden söz davranışta bulunmadığına, açık ve yakın bir şiddet tehlikesi oluşturmayan demokratik anayasal hakkın kullanımının cezalandırılmaması gerektiğine, kararın bozulup sanığın beraatine karar verilmesi gerektiğine ve sair sebeplere ilişkindir.
Sanık … müdafiinin temyiz istemi özetle; yerel mahkeme tarafından eksik inceleme ve dosya içeriği ile uyuşmayan gerekçe ile hukuka aykırı bir karar verildiğine, dosyadaki görüntü kayıtlarının bilirkişi tarafından incelemesi yapılmışsa da bilirkişinin bağımsız olmayıp emniyette görevli olduğuna, sanığın katılmış olduğu basın açıklamasının bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiğine, bahsi konu sloganın terör örgütünün şiddet içerikli eylemlerini övecek, meşru gösterecek ve teşvik edecek nitelikte olmadığına, ifade ve düşünce özgürlüğü kapsamında kaldığına ve kararın bozulmasına gerektiğine ve sair sebeplere ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Yapılan yargılama, toplanan deliller ile tüm dosya kapsamına göre;
12.02.2016 günü saat:17.50 sırlarında Forum Avm Atıf Yılmaz Meydanında toplanan yaklaşık 100 kişilik grubun “Dün Özgecan’a tecavüz edip katleden zihniyet, bugün Cizre’de-HDP’li kadınlar” yazılı pankartı açtığı, “Korkmadık korkmayacağız, Çıplaklığımız onurumuz onurumuz özgürlüğümüzdür, Kadını katledip çıplak bedeni ile poz vermek kahramanlık değil korkaklıktır” yazılı dövizler taşındığı, ayrıca grup tarafından “Cizre halkı yalnız değildir, jin jin azadi, kadın yaşam özgürlük, katil devlet işbirlikçi akp, kadın cinayetleri politiktir, kadına uzanan eller kırılsın” şeklinde sloganlar atıldığı,
Saat:18.13 sıralarında grup içerisinde bulunan sanık … tarafından bir konuşma yapıldığı, konuşmanın ardından sanık … Kahiloğuları tarafından gruba, “Direne direne kazanacağız, biji berhurdane YPG, savaşa hayır barış hemen şimdi, her yer Cizre her yer direniş katil devlet hesap verecek” şeklinde slogan atılan olayla ilgili olarak soruşturma başlatıldığı,
Soruşturmaya konu olayla ilgili olarak kaydedilen görüntülerin yapılan incelemesinde;
Sanık …’ün; kaydedilen 1 nolu görüntünün 08.55 saniyesinde basın açıklamasını okuduğu PKK/KCK terör örgütünün Suriye kadın kolu olan YPJ’yi övücü ve sahiplenici “biji berxwedana YPJ(yaşasın YPJ direnişi)” şeklinde slogan attığının tespit edildiği,
Sanık …’nın; kaydedilen 1 nolu görüntünün 08.46 saniyesinde PKK/KCK terör örgütünün suriye kadın kolu olan YPJ’yi övücü ve sahiplenici “Biji Berxwedana YPJ(yaşasın YPJ direnişi)” şeklinde slogan attığının tespit edildiği,
Sanıkların basın açıklamasına katıldıkları ancak iddianamede belirtilen sloganları atmadıkları yönündeki savunmaları doğrultusunda yargılama sırasında gerek mahkeme heyetince izlenen görüntü kayıtları ile gerekse de alınan bilirkişi raporu ile sanıkların iddianamede belirtilen “Biji Berxwedana YPJ(yaşasın YPJ direnişi)” şeklinde slogan attıklarının anlaşıldığı,
Sanıkların attıkları tespit edilen sloganlarda geçen YPJ ‘ye yönelik Emniyet Genel Müdürlüğünün yazı cevabında; KCK/Rojava yapılanması KCK sistematiğine bağlı olarak 4 ülkede faaliyet gösteren PKK terör örgütünün sözde Batı Kürdistan (Suriye) olarak adlandırdığı bölgede faaliyet gösteren bir alt örgütlenmesi olduğu, yapılanmanın KCK modeline uygun olarak yapılandığı, siyasi ve diplomatik boyutunu PYD( Demokratik Birlik Partisi), sosyal taban ve halk meclisi boyutunu TEV-DEM (Batı Kürdistan Demokratik Toplum Hareketi), silahlı mücadele ve savunma boyutunu YPG/YPJ’nin (Halk Savunma Birlikleri/Kadın Savunma Birlikleri) oluşturduğu, bu kapsamda YPG/YPJ yapılanmalarınında PKK/KCK terör örgütünün silahlı yapılanması olan HPG ile fikri ve organik bağı bulunduğu ve Yargıtay 16.Ceza Dairesinin 2015/3513 esas sayılı kararı ile ülkemizde terör örgütü olarak kabul edildiğinin bildirildiği anlaşılmış olmakla;
Bu bilgiler ışığında incelenen dosya kapsamında sanıkların Mersin ilinde alış veriş merkezinin bahçesinde toplanarak sanık … tarafından yapılan basın açıklamasının akabinde “Biji Berxwedana YPJ (yaşasın YPJ direnişi)” şeklinde slogan atmalarının karar tarihi itibariyle silahlı faaliyetlerine yoğun şekilde devam eden terör örgütü PKK/KCK’nın silahlı yapılanması olan HPG ile fikri ve organik bağı bulunan ve Yargıtay 16.Ceza Dairesinin 2015/3513 Esas sayılı Kararı ile ülkemizde terör örgütü olarak kabul edilen YPJ’nin (Kadın Savunma Birlikleri) eylem ve faaliyetlerini destekleyici, teşvik edici nitelikte olduğu, bu nedenle düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilemeyeceği, basın açıklmasının yapıldığı yer de dikkate alındığında propaganda suçu açısından bir çok kişinin hedef alındığı anlaşıldığından sanıkların eylemlerine uyan 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 7/2 nci maddesi gereğince cezalandırılmalarına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
Bölge Adliye Mahkemesi tarafından;
“Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve Mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre yerinde görülmeyen sair istinaf istemlerinin reddine,
Ancak;
Sanıklara hükmolunan hapis cezası 5237 sayılı TCK’nun 50/1-a maddesi uyarınca seçenek yaptırım olarak adli para cezasına çevrilirken, aynı yasanın 52/3 üncü maddesi uyarınca öncelikle hapis cezasının … olarak karşılığının belirlenmesi gerektiği gözetilmeden doğrudan adli para cezasına dönüştürülmesi;
Usul ve yasaya aykırı, sanık … ile sanık … müdafiinin istinaf istemleri bu nedenle yerinde ise de; yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu aykırılık, 5271 sayılı CMK’nun 280/1-a ve 303 üncü maddesinin 1. fıkrasının (f) bendi uyarınca düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, hüküm fıkrasının hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine ilişkin bendi çıkartılıp yerine;
“Sanıklara hükmedilen hapis cezasının sanıkların kişiliği, sosyal ve ekonomik durumlarına, yargılama sürecinde duydukları pişmanlığa ve suçun işlenmesindeki özellikler dikkate alınarak TCK’nın 50/1-a maddesi uyarınca 350 … ADLİ PARA CEZASINA ÇEVRİLMESİNE,
Sanıkların ekonomik ve sosyal durumu dikkate alınarak hükmolunan … adli para cezasının TCK’nın 52/2 nci maddesi uyarınca 1 günü 20.00 TL’den olmak üzere sanıkların sonuç olarak 6.000,00 TL ADLİ PARA CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA” cümlelerinin eklenmesi suretiyle,” istinaf başvurularının düzeltilerek esastan reddine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
Sanık … yönünden Dairemizin 2021/12154 ve 2021/16607 Esas sayılı dosyaları ile aynı … yapılan incelemede;
a) Sanık … hakkında terör örgütü propagandası yapmak suçundan verilen mahkumiyet kararına yönelik yapılan incelemede;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, temyiz dilekçelerinde ileri sürülen savunmaların özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, 12.02.2016 günü Mersin Forum Avm Atıf Yılmaz Meydanında gerçekleşen basın açıklamasına katılan ve PKK/KCK terör örgütünün suriye kadın kolu olan YPJ’yi övücü ve sahiplenici “Biji Berxwedana YPJ(yaşasın YPJ direnişi)” şeklinde slogan attığı tespit edilen sanığın mahkumiyetine yönelik vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu; ancak Yargıtay tarafından düzeltilmesi mümkün görülen “Sanıklara hükmedilen hapis cezasının sanıkların kişiliği, sosyal ve ekonomik durumlarına, yargılama sürecinde duydukları pişmanlığa ve suçun işlenmesindeki özellikler dikkate alınarak TCK’nın 50/1-a maddesi uyarınca 300 … ADLİ PARA CEZASINA ÇEVRİLMESİNE şeklinde hükmolunması gerekirken yazılı şekilde 350 … adli para cezasına hükmolunması” dışında bir hukuka aykırılık bulunmamıştır.
b) Sanık … hakkında terör örgütü propagandası yapmak suçundan verilen mahkumiyet kararına yönelik yapılan incelemede;
Oluş, iddia, mahkeme kabulü, sanığın temyizinin kapsamı ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında;
I- Sanık hakkında Dairemizin 2021/12154 ve 2021/16607 Esasına kayıtlı olup aynı mahkemenin dava dosyalarının da terör örgütü propagandası yapmak suçuna ilişkin olduğu nazara alındığında, dosyaların birlikte incelenerek gerekir ise birleştirilip sanığa atılı eylemlerin gerçekleştiği tarihler dikkate alınarak söz konusu eylemlerin TCK’nın 43 üncü maddesinde belirtilen zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasını gerektiren tek suçu oluşturup oluşturmadığı karar yerinde tartışılarak sanığın hukuki durumunun buna göre takdir ve tayini gerektiğinin gözetilmemesi,
II- Kabul ve uygulamaya göre de;
Sanık hakkında hükmedilen hapis cezasının sanığın kişiliği, sosyal ve ekonomik durumuna, yargılama sürecinde duyduğu pişmanlığa ve suçun işlenmesindeki özellikler dikkate alınarak TCK’nın 50/1-a maddesi uyarınca 300 … adli para cezasına çevrilmesine hükmolunması gerekirken yazılı şekilde 350 … adli para cezasına hükmolunması, hukuka aykırı görülmüştür.
V. KARAR
A-Gerekçe bölümünün (a) başlığında açıklanan nedenle sanık … müdafiinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 15.06.2017 tarihli ve 2017/1662 Esas, 2017/1505 sayılı Kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 303 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği hükmün ilgili paragrafının çıkarılarak “Sanıklara hükmedilen hapis cezasının sanıkların kişiliği, sosyal ve ekonomik durumlarına, yargılama sürecinde duydukları pişmanlığa ve suçun işlenmesindeki özellikler dikkate alınarak TCK’nın 50/1-a maddesi uyarınca 300 … ADLİ PARA CEZASINA ÇEVRİLMESİNE” ibaresinin eklenmesi suretiyle, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B-Gerekçe bölümünün (b) başlığında açıklanan nedenle sanık … temyiz istemi yerinde görüldüğünden Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 15.06.2017 tarihli ve 2017/1662 Esas, 2017/1505 sayılı Kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
11.05.2023 tarihinde karar verildi.

… … … … …