Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2021/12154 E. 2023/3770 K. 11.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/12154
KARAR NO : 2023/3770
KARAR TARİHİ : 11.05.2023

İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2017/3494 – 2018/595
SUÇ : Terör örgütü propagandası yapmak
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz başvurusunun esastan reddi ile hükmün onanması

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kesin kararın; 24.10.2019 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanunun 29 ncu maddesi ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesine eklenen üçüncü fıkradaki düzenleme gereğince temyize tabi hale gediği, anılan Kanuna eklenen geçici 5 nci maddenin 1/f bendinde belirtilen süre içerisinde temyiz talebinde bulunduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 23.06.2017 tarihli ve 2016/317 Esas, 2017/156 sayılı Kararı ile sanık hakkında terör örgütü propagandası yapmak suçundan 3713 sayılı Kanunun 7 nci maddesinin ikinci fıkrası, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkraları ve 63 üncü maddesi uyarınca 1 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
2. Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 21.02.2018 tarihli ve 2017/3494 Esas, 2018/595 sayılı Kararı ile ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanığın istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
3. Dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 31.08.2021 tarihli ve onama görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz istemi özetle; mahkumiyet kararının Anayasa ve uluslararası hukuk mevzuatı ile güvence altına alınmış olana ifade özgürlüğüne aykırı olup bozulması gerektiğine, düzenlenen etkinlikte HDP il başkanı olması sebebiyle konuşma yaptığına, söz konusu konuşmasında yasadışı bir örgütün eylemlerini ve öldürülen kişilerin eylemlerini öven bir anlam bulunmadığına, açık ve yakın bir şiddet tehlikesi oluşturmayan demokratik anayasal hakkın kullanımının cezalandırılmaması gerektiğine, kararın bozulup sanığın beraatine karar verilmesi gerektiğine ve sair sebeplere ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Yapılan yargılama, toplanan deliller ile tüm dosya kapsamına göre;
Emniyet Görevlilerince Mersin ilinde herhangi bir yasal kuruluşu bulunmayan Mersin Kadın Platformu organizesinde Doğu ve Güneydoğu illerinde yapılan terör operasyonlarını protesto etmek amacıyla 04.02.2016 günü saat 12.00 sıralarında Mersin ili Akdeniz İlçesi Özgür Çocuk Parkında eylem yapılacağı bilgileri alınması üzerine 04.02.2016 günü saat 11.00’de Özgür Çocuk Parkında gerekli önlemlerin alındığı, eylemin yapılacağı alan üzeri ve çevresinde şüpheli paket ve şahıslar ile ilgili yapılan aramada herhangi bir olumsuzluğun olmadığının anlaşıldığı,
Saat 12.00 sıralarında Özgür Çocuk Parkında bayanlardan oluşan grubun toplanmaya başladığı, grup içerisinde bulunan bir erkek ve bir bayan şahıs tarafından parkın İstiklal Caddesi kısmına bakan tarafındaki ağaçların arasına siyah zemin üzerine “Sivil Katliamlar Yapılıyor” yazısı ve (28) adet çeşitli resimlerin bulunduğu pankart asılmış, ayrıca yine aynı bayan tarafından üzerinde “Ölümden Yana Değil Yaşamdan Yanayız KJA” yazılı pankartı parkın güneybatı tarafında bulunan platformun üzerindeki demirlere asıldığı, platform üzerine ses yükseltici cihazlar getirildiği, Sayısı (80) kişiyi bulan grup içerisindeki bayanlar, “Cizrede İnsanlık Bodrumda Enkazın Altında, Katliamlara İnsanlık Sessiz Kalıyor, Biz Kadınlar Ölümden Değil Yaşamdan Yanayız, Cizrede Enkaz Altında Kalan … İnsanlığımız, Su Heval Su Dediler, Sur Silopi Ve Cizrede İnsanlık Kaybediyor, Kürdistanda İnsanlık Ölüyor Haberiniz Var Mı, Kiirdistanda Savaş Suçu İşleniyor Duydunuz Mu, Heval Enkazın Altındayız, Ülkenin Başbakanı Sivil Katliamlar Yok Diyor” ibareli dövizleri açtıkları,
Saat 12.55 sıralarında ses yükseltici cihazların yanına gelen bayan sunucu tarafından kürtçe olarak grubun sözde devrim şehitleri için saygı duruşuna davet edildiği, bir dakika saygı duruşu yapıldıktan sonra grubun “Şehit Namırın” şeklinde slogan attığı, grubun saat 13.05 sıralarında oturma eylemine başladığı, oturma eylemi esnasında grup içerisinde bulunan yöresel giyimli bazı kadınlar tarafından kürtçe konuşmalar yapıldığı, yöresel giyimli bazı kadınların yine kürtçe sözlü konuşmalar yaparak içerisinde “Gerilla” sözlerinin geçtiği kürtçe ağıtlar yakmaya başladığı, saat 13.55 sıralarında Birleşik Devrimci Parti üyesi davası tefrik edilen sanık Ayça Gülçin Yanar tarafından sözlü konuşma yapıldıktan sonra grubun dağılmaya başladığı, grubun saat 14.05 itibari ile tamamen dağıldığı, dağılma esnasında grubun “Biji Bexhudane Cizre” şeklinde slogan attığı,
HDP il eşbaşkanı olan sanık …’ün,
-2016204135536 İsimli görüntünün 21.40 dk da başlayıp, 24.30 dk kadar süre içerisinde; “Merhaba sevgili kadınlar bugün burada Cizre’ye orada oturan kadına bir ses vermek için toplandık ve öncelikle öz savunma direnişinde hayatını kaybeden tüm arkadaşlarımı tüm devrimcileri saygıyla anarak başlamak istiyorum(……).değinerek başlamak istiyorum, bir devlet hakkı var, bu devlet hakkı Türk, Sünni ve erkek bir devlet hakkı ve kendilerinden olmayan herkesi katletmeye endeksli bir devlet hakkı dün Maraş da, Çorumda, Mersinde katledenler bugün Kürdistanda çok daha farklı bir şekilde bir savaş boyutuyla Kürt halkına bir savaş açmış durumda 20……..2015 ten bu yana Suruç katliamından bu yana yüzlerce insanı kaybettik ,Bir Saray uğruna yüzlerce canımız gitti, dün nasıl gezide barikatlarda beraber olduysak ve kobanide kobanenin yeniden inşasında beraber savunduk beraber inşa eden Sosyalist gençler olduysak bugünde Kürdistanda o hendeklerde Kürt halkıyla omuz omuza direnmek tüm Türkiye’nin sosyalistlerinin boynunun borcudur yapması gereken görevdir, bugün devrimci olmak devrimi inşa etmek bunu gerektiriyorsa o hendeklerde olmayı gerektiriyorsa Türkiye’nin sosyalistleride Kürdistan halkıyla beraber o hendeklerde savaşmak durumundadır, bu görevdedir. Bugün katlediyorlar (…….)katlediyorlar, Fatma’yı katlediyorlar, kadınları katlediyorlar yeliz (…..)katlediyorlar ,öyle bir akıl ki katlettikleri kadınların cinsel organlarına ateş ediyorlar, katlettikten sonra böyle bir devlet aklıyla karşı karşıyayız, biz yelizi şirini andık yelizleşip şirinleşeceğiz dediğimiz içinde bize mahkemelerde Terörle Mücadelede soruşturmalar açılıyor, ama işte yine bugün buradayız soruşturmalara rağmen bugün buradayız tekrar diyoruz yelizleşeceğiz, şirin olacağız Fatma olacağız ….. olacağız ve mutlaka dün kobaneyi nasıl beraber savunduysak birlikte olduysak bugünde Kürdistanda Kürt halkıyla beraber omuz omuza mücadele etmek tüm Türkiye Sosyalistlerinin görevidir. Ben tekrardan öz savunma direnişinde hendeklerde hayatını kaybetmiş tüm yoldaşları saygıyla anarak onların önünde saygıyla minnetle eğilerek bitirmek istiyorum. Maonun bir sözü var diyor ki Maon “Karanlığın en zifiri olduğu an ,aydınlığa en yakın andır.” Ve o aydınlığı biz yapacağız, hep beraber yapacağız Türkiyeli ve Kürdistanlı haklar olarak birlikte inşa edeceğiz tekrardan hepinizi saygıyla selamlıyorum.” şeklinde konuşma yaptığı tespit edilmiştir.

Bu bağlamda dosya kapsamına göre, suç tarihi itibariyle ve öncesinde ülkemizin bir bölümünün silahlı mücadele yoluyla ayırmaya yönelik mücadele içerisinde bulunan ve bu doğrultuda hendek kazma eylemleri şeklindeki silahlı saldırıda bulunan terör örgütünün eylemlerini ve bu sırada öldürülen üyelerinin eylemlerini övücü ve ölenleri desteklemeye yönelik eylem ve söylemlerde bulunan sanık …’ün eylemlerinin 3713 sayılı Kanunu’nun 7/2 maddesinde “Terör örgütünün; cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek veya övecek ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik edecek ve sahiplenecek nitelikte olduğu” mahkememizce kabul edilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik bulunmadığı belirlenmiştir.
IV. GEREKÇE
Dairemizin 2021/12158 ve 2021/16607 Esas sayılı dosyaları ile aynı … yapılan incelemede;
Oluş, iddia, mahkeme kabulü, sanığın temyizinin kapsamı ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında;
Sanık hakkında Dairemizin 2021/12158 ve 2021/16607 esasına kayıtlı olup aynı mahkemenin dava dosyalarının da terör örgütü propagandası yapmak suçuna ilişkin olduğu nazara alındığında, dosyaların birlikte incelenerek gerekir ise birleştirilip sanığa atılı eylemlerin gerçekleştiği tarihler dikkate alınarak söz konusu eylemlerin TCK’nın 43. maddesinde belirtilen zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasını gerektiren tek suçu oluşturup oluşturmadığı karar yerinde tartışılarak sanığın hukuki durumunun buna göre takdir ve tayini gerektiğinin gözetilmemesi hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle sanığın temyiz istemleri yerinde görüldüğünden Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 21.02.2018 tarihli ve 2017/3494 Esas ve 2018/595 sayılı Kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
11.05.2013 tarihinde karar verildi.

… … … … …