Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2021/12045 E. 2023/119 K. 18.01.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/12045
KARAR NO : 2023/119
KARAR TARİHİ : 18.01.2023

TUTUKLU

İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2021/394 E., 2021/520 K.
SUÇ : Silahlı terör örgütüne üye olma
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Bayburt Ağır Ceza Mahkemesinin, 16.10.2020 tarihli ve 2020/141 Esas, 2020/178 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 314. maddesinin ikinci fıkrası, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 5. Maddesinin birinci fıkrası, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 62. maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkrası, 58. Maddenin dokuzuncu fıkrası ve 63. maddesi uyarınca 9 Yıl 4 ay 15 … hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına, cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve mahsuba karar verilmiştir.
2. Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesinin, 23.12.2020 tarihli ve 2020/1021 Esas, 2020/2039 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükmüne yönelik olarak;
a) Sanık hakkında düzenlenen 18.05.2017 havale tarihli ve 2017/3217 Esas sayılı ana iddianameye ilişkin olarak; 5271 Sayılı Kanunun 147. Maddesi uyarınca sanığın yasal hakları hatırlatılıp usulüne uygun olarak savunmaları tespit edilmeden; yalnızca 05.01.2017 tarih ve 2017/59 Esas sayılı iddianamesiyle açılan incelemeye konu dosya ile birleştirilmesine karar verilen ilk derece mahkemesinin 2017/257 Esas 2017/220 Karar sayılı dosyasına konu iddianamenin duruşmada okunması ve savunmasının bu iddianame üzerinden alınması ile sanığa 5271 Sayılı Kanunun 226. maddesine aykırı olarak ek savunma hakkı tanınmadan sanık hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 314. maddesinin ikinci fıkrası, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 5. Maddesinin birinci fıkrası, uygulanması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
b) Sanık hakkındaki temel cezanın alt sınırdan makul oranda uzaklaşılarak belirlenmesi gerektiği gözetilmeyip, yazılı şekilde uygulama yapılarak fazla ceza tayini,
c) İddianamenin tamamı yada en azından başlık ve düzenleyen Cumhuriyet savcısının talepleri ile imzasının bulunduğu son kısımları ile sanıkla ilgili bölümlerinin aslı ya da onaylı örneğinin dosyaya alınması gerektiğinin gözetilmeyerek, kim tarafından düzenlendiği anlaşılamayan iddianameye dayanılarak yargılama yapılıp hüküm kurulması; nedeniyle sanık ve müdafii ile o yer Cumhuriyet savcısının istinaf başvurularının kabulü ile 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
3. Bayburt Ağır Ceza Mahkemesinin, 17.02.2021 tarihli ve 2021/14 Esas, 2021/23 sayılı Kararı ile sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 314. maddesinin ikinci fıkrası, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 5. Maddesinin birinci fıkrası, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 62. maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkrası, 58. Maddenin dokuzuncu fıkrası ve 63. maddesi uyarınca 7 Yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına, cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve mahsuba karar verilmiştir.
4. Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesinin, 28.04.2021 tarihli ve 2021/394 Esas, 2021/520 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık ve müdafiinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
5. Dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 09.09.2021 tarihli ve bozma görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz istemi özetle, FETÖ’nün 26 Mayıs 2016 tarihinde Milli Güvenlik Kurulu Kararı terör örgütü sayıldığı, sanığın eylemlerinin bu tarih öncesine ait olduğu, FETÖ’nün hangi tarihte terör örgütü listesine alındığına dair Emniyet Genel Müdürlüğü’ne sorulmadığını, eylemlerin yasal olduğu ve müvekkilin fiillerindeki amaç ve saikteki suç işleme kastının olmadığı, olarak ByLock’un hukuka aykırı delil olduğu, münhasıran örgüt tarafından kullanılan uygulama olmadığı, ByLock programına ilişin dijital verilerin Ankara Cumhuriyet Başsavcılığından istenmeden bilirkişi incelemesi yaptırılmadan karar verildiği, dernek üyeliğinin ve SGK kaydının delil olarak değerlendirilemeyeceği, banka hesap hareketlerinin rutin nitelikte maaş hesabı olduğu, tanık beyanlarının gerçeği yansıtmadığını, tanıkların sanık hakkında beyanda bulunmalarında hukuki menfaatlerinin olduğu, etkin pişmanlıktan faydalanmak amacıyla beyanda bulunduklarını, sanıkla tanıkların yüzleştirilmediğini, sanığın yokluğunda alınan tanık beyanlarının hükme esas alındığını, adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini, yurt dışına çıkış yapmasının örgütsel olduğuna dair delil olmadığını, anayasal seyahat özgürlüğü çerçevesinde olan faaliyetlerinin delil olarak kabul edilemeyeceğini, sanığın kod ismi kullanmadığını, kimseden para toplamadığını, terör örgütü üyeliğinin yasal unsurlarının oluşmadığı, kanunsuz suç ve ceza olmaz ilkesine aykırı değerlendirme yapıldığı, suçun manevi unsurunun gerçekleşmediği, alt sınırdan uzaklaştırmayı gerektirecek bir durumun olmadığını, eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulduğunu, atılı suçun maddi ve manevi unsurlarının oluşmadığına ve sair sebeplere ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Tüm dosya kapsamına göre; … il imamı A. I. tarafından verilen sohbetlere katılmak,örgüt evlerinde bulunan öğrencilerin faaliyetlerini çeteleye kaydetmek suretiyle örgütsel bağlılığı artırmaya yönelik kontroller yapmak, örgüt içerisinde gezi, kamp gibi organizasyonları düzenlemek, örgütün önde gelen şahıslarıyla birlikte yurt dışı gezilerine katılmak, örgütsel anlamda esnaf mütevellilerinden sorumlu bölgeci olarak görev yapmak, … ilindeki yurda müzahir Özel … Yurdunda örgüt içi tayinle gitmek, örgüt içi evlilik yapmak, pek çok tanık beyanından da anlaşılacağı üzere …kod adını kullanmak, deşifre olmamak ve hedef saptırmak amacıyla E. K. isimli şahıs adına çıkarılmış GSM hattı üzerinden bylock isimli programı aktif olarak kullanmak, bylock mesajlarından anlaşıldığı üzere bu programı güvenli örgütsel iletişimi artırmak amacıyla başkalarının telefonuna yüklemek, yine bylock yazışmalarından anlaşılacağı üzere örgütsel bağlılığı artırmak için örgütten olan şahısları yine örgütten olanlarla evlendirmek anlamına gelen katalog evlilik için çalışmalar yapmak, soruşturmalar kapsamında ifadesi alınanlardan hareketle ifadesi alınacaklara inkara yönelik ifade vermeleri konusunda tavsiye ve telkinlerde bulunmak, telefonu sıfırlayan program indirerek soruşturmalar kapsamında örgüt aleyhine olan delilleri yok ederek önlem almak, bozma sonrası dosyaya temin edilen bylock tespit ve değerlendirme tutanağından anlaşılacağı üzere ikinci bir bylock hesabı kullanmak, örgütsel anlamda sorumlu olduğu esnaf mütevellilerinden himmet adı altında örgüte yardım parası toplamak, yine örgüte maddi destek sağlamak amacıyla mütevellileri kurban derisi ve Zaman gazetesi ve Sızıntı dergisine abone bulmak için görevlendirmek, 17-25 Aralık sürecinden sonra Bank … isimli bankanın maddi anlamda zora girmesi sebebiyle destek olmak için talimat döneminde olan 30.01.2014 tarihinde 47,06 gramlık 12.09.2014 tarihinde 34.60 gramlık altın hesabı, 27.01.2014 tarihinde 13.000,00TL tutarında katılım hesabı açmak ve 2014 yılı içerisinde hesaba 22.235,00TL tutarında para yatırmak suretiyle örgüte maddi destek sağlamak, 2016 yılına kadar örgüte müzahir kurumlarda çalışmayı sürdürmek şeklindeki süreklilik, yoğunluk, çeşitlilik içeren eylemleri sebebiyle FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile organik bir bağ kurup hiyerarşisine dahil olduğu ve bu kapsamda faaliyet yürüttüğü kanaatine varılmıştır.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından sanık hakkındaki temel cezasının alt sınırdan daha fazla uzaklaşılarak belirlenmesi gerektiği gözetilmeyerek eksik ceza tayini, aleyhe istinaf talebi bulunmaması nedeniyle eleştiri konusu yapılarak; kararda belirtilen eleştiri dışında bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmıştır..
IV. GEREKÇE
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan inceleme sonunda;
a) Tebliğnamade sanık hakkında Antalya 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 2021/50 esas sayılı dosyasında “silahlı terör örgütü kurma ve yönetme” suçundan derdest dava dosyasının olduğunu, sanığın üzerine atılı suçun temadi etmesi nedeniyle ve özellikleri itibarıyla öncelikle her iki dosyanın birleştirilmesi, aksi takdirde anılan dosyanın onaylı bir örneğinin dosya içerisine konulmasından sonra sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiğinden bahisle bozma talep edilmişse de;
Sanık hakkında Antalya 8. Ağır Ceza Mahkemesi 2021/50 Esas sayılı dosyasında silahlı terör örgütü kurma ve yönetme suçundan açılan davanın tefrik edilerek Antalya 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 2021/145 esasına kaydedilerek görülen davada, iddianameye konu eylemler nedeniyle sanık hakkında dairemiz tarafından incelemeye konu dava dosyasında sanığın eylemlerin aynı olması nedeniyle dava açıldığı gerekçesiyle; Antalya 8. Ağır Ceza Mahkemesi 2021/145 esas 2021/196 karar sayılı kararıyla davanın reddine karar verildiği, verilen kararın 04.09.2021 tarihinde kesinleştiği, UYAP üzerinden yapılan incelemede de sanık hakkında derdest dava dosyasının bulunmadığı anlaşıldığından, tebliğnamede bu hususta bozma isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.
b) Amacı, yapılanması ve faaliyet yöntemlerine ilişkin ayrıntıları, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 Esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Yargıtay (Kapatılan) 16. Ceza Dairesinin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında ve Dairemizin müstakar kararlarında açıklandığı üzere, FETÖ/PDY, cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının öngördüğü düzeni ortadan kaldırmayı ve yerine başka bir düzen getirmeyi amaçlayan bir terör örgütüdür.
c) Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onanarak kesinleşen Yargıtay (Kapatılan) 16. Ceza Dairesinin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 Esas, 2017/3 Karar sayılı kararında ve Dairemizin müstakar kararlarında ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle; örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının, her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespit edilmesi halinde sanığın örgütle bağlantısını gösteren bir delil olarak kabul edilmesi mümkündür.

d) BDDK’nın 29.05.2015 tarihli kararı ile temettü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetimi Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna devredilen ve 22 Temmuz 2016 tarihli kararı ile de 5411 sayılı Bankacılık Kanununun 107. maddesinin son fıkrası gereğince faaliyet izni kaldırılıncaya kadar yasal bankacılık faaliyetlerine devam eden, FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile iltisaklı … Katılım Bankası AŞ’de gerçekleştirilen mutad hesap hareketlerinin örgütsel faaliyet ya da örgüte yardım etmek kapsamında değerlendirilemeyeceği gözetilip, örgüt liderinin talimatı üzerine örgütün amacına hizmet eden ve bankanın yararına yapılan ödeme ve sair işlemlerin, örgüte üye olmak suçu bakımından örgütsel faaliyet, tek başına ise örgüte yardım etmek olarak kabul edilebileceği belirlenmiştir.
e) Mahallinde hukuka uygun olarak ikame olunup usulünce tartışılan delillere ve dosya kapsamına göre, sanığın kullandığı tespit edilen, 167283 ID numaralı ByLock Tespit ve Değerlendirme tutanağı içeriğine göre ByLock iletişim sistemini örgütsel iletişim amacıyla kullanan, örgütün … il yapılanmasında mütevelli heyetinde sohbet imamı ve büyük bölge sorumlusu olarak faaliyet yürüten, himmet toplayan, örgüt içi evliliklere aracı olan, örgüt içi evlilik yaptığı tespit edilen, öğrencileri örgüte müzahir evlere yerleştiren, örgüte müzahir evleri denetleyen, örgüt liderinin çağrısına uygun olarak Bank … da işlem yapan sanığın, anılan örgütün hiyerarşik yapısına organik bağla katılıp süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluluk arz eden faaliyetlerde bulunmak suretiyle üyesi olduğuna dair ilk derece mahkemesi kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Ancak; ilk derece mahkemesi kabulünde belirtilen örgütsel faaliyetleri dışında örgüt içinde çeşitli görevler aldıktan sonra; son olarak … il imam yardımcısı olarak faaliyet yürüten sanık hakkında alt sınırdan uzaklaşılmadan hüküm kurulmuş olması nedeniyle istinaf mahkemesince yapılan eleştiri doğru bulunmuştur.
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, temyiz dilekçesinde ileri sürülen esasa müessir olabilecek savunmaların özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, belirtilen eleştiri dışında yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla, incelenen hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesinin, 28.04.2021 tarihli ve 2021/394 Esas, 2021/520 sayılı Kararında sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Bayburt Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
18.01.2023 tarihinde karar verildi.