Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2021/10257 E. 2023/589 K. 09.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/10257
KARAR NO : 2023/589
KARAR TARİHİ : 09.02.2023

T. C.
Y A R G I T A Y
3. C E Z A D A İ R E S İ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L Â M I

İNCELENEN KARARIN;
Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun’un) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.
Sanık müdafiin duruşmalı inceleme talebinin, 7079 sayılı Kanun’un 94 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesinin, 13.02.2018 tarihli ve 2017/15 Esas, 2018/29 sayılı Kararı ile sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 314 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 5 inci maddesinin birinci fıkrası, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesi, 58 inci maddesi dokuzuncu fıkrası, 63 ncü maddesi uyarınca 6 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.
2.İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 10.05.2018 tarihli ve 2018/753 Esas ve 2018/788 sayılı Kararı ile sanık hakkında ilk derece mahkemesince kurulan hükme yönelik, sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
3. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 17.06.2021 tarihli ve bozma görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz istemi; sanığın ByLock kullanıcısı olmadığı, ByLock kullanımına yönelik yapılan tespitlerin yeterli olmadığı, 28.08.2014 – 22.12.2014 tarihleri arasında tutarsız olarak tespit edilen log kayıtları gerekçe gösterilerek cezalandırıldığını, hakkında başka bir delil olmadığı, tek delilin bylock kullanıcısı olduğu iddiası olduğu, verilen kararın hukuka aykırı olduğu ve hakkında beraat kararı verilmesi gerektiğine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Sanık …’in, 25.08.2014 ilk tespit tarihli olarak ByLock kullanıcısı olduğunun saptandığı, BTK’dan gelen kayıtlara göre de sanığın 351…………. IMEI numaralı cep telefonu ile kullanımında bulunan 0553…. numaralı GSM hattı ile 25.08.2014 tarihinden itibaren son kullanım olan 28.12.2014 tarihine kadar ByLock programının servis sağlayan sunucusuna 44 farklı günde toplam 3744 kez olmak üzere yoğun ve sürekli bağlantı kaydının tespiti, sanıkta ele geçen cep telefonunun ByLock kullanıldığı tespit edilen cep telefonu ile aynı cep telefonu olduğunun, bu telefonun kayıtlı bir cihaz olduğunun ve bahse konu ByLock kullanımı tespit olunan gsm hattının sanıktan ele geçen ve ByLock tespit edilen cep telefonunda kullanıldığının dosya kapsamından anlaşıldığı, sanığın da alınan savunmasında ByLock tespiti yapılan GSM hattını kendisinin kullandığını söylediği, bu şekilde; sanığın, münhasıran FETÖ/PDY üyelerinin bir kısmı tarafından kullanılan yukarıda açıklanmış ByLock isimli gizli haberleşme programına dahil olarak kullanımında bulunan GSM hattı üzerinden ByLock sunucusuna 44 farklı günde toplam 3744 kez yoğun ve sürekli şekilde erişim sağladığı gözetilerek, sanığın tüm dosya kapsamıyla FETÖ/PDY terör örgütünün hedef ve çıkarları doğrultusunda örgüt üyesi olarak faaliyet gösterdiği tespiti ile suçtan kurtulmaya yönelik inkara dayalı sanık savunmasına itibar edilmeyerek, sanığın FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün bir üyesi olarak, örgütün ideolojisi ve stratejisi doğrultusunda hareket ettiği kabul edilerek mahkumiyetine hükmedilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik bulunmadığı belirlenmiştir.
IV. GEREKÇE
1. Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onanarak kesinleşen Dairemizin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı Kararında ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle; örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının, her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde, kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olduğunun kabul edildiği dikkate alınarak, somut dosyada sanığın ByLock kullanıcısı olup olmadığının atılı suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında; öncelikle temyiz aşamasında dosya içerisine gönderildiği anlaşılan ve sanığın ByLock kullanıcısı olduğunu bildiren ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme tutanağı ile sanık hakkında aleyhe beyanda bulunduğu anlaşılan Ömer Altunöz’ün teşhis ve beyanlarının CMK’nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunarak diyecekleri sorulduktan sonra değerlendirilme yapılması gerektiğinin gözetilmemesi hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 10.05.2018 tarihli ve 2018/753 Esas, 2018/788 sayılı Kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
09.02.2023 tarihinde karar verildi.